|
Bab Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H. 1077 / M. 1666 - 1667) cilt: 17, sayfa: 131 Hüküm no: 66 Orijinal metin no: [9b-4] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
İftihar Beşe b. Abdullah’ın, kocası Mehmed Bey b. Receb’e ihtiyaçlarını karşılaması karşılığında hibe ettiği ev eşyalarını geri alması
Efendi hazretleri imzâsıyla Mahmiye-i İstanbul’da Atpazarı kurbunda Manisalı Mehmed Paşa mahallesinde sâkine işbu sâhibetü’l-kitâb İftihar bt. Abdullah nâm hâtun tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl-i müsecceli olan Mehmed Beşe b. Abdülkerim nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîf-i lâzımü’t-tevkīrde müvekkile-i mezbûrenin zevci olup eşyâ-i âtiyyetü’z-zikre vâzı‘ü’l-yed olan Mehmed Bey b. Receb nâm kimesne mahzarında üzerine bi’l-vekâle da‘vâ edip bundan akdem müvekkile-i mezbûre İftihar emvâlinden dört bâfteli Frenk bağı ta‘bîr olunur bir sîm kuşak ve dört yemeni yorgan ve bir beledî döşek ve üç beledî minder ve iki kadife yastık ve bir kebe ve iki beledî yastık ve bir seccâde ve iki güğüm ve iki tencere ve üç sahan ve iki tava ve bir kevgir sahan ve iki leğen ve bir ibrik ve bir baklava tepsisi bu cümle zikr olunan eşyâsını zevc-i mezbûr Mehmed Bey’e beni infâk edip harc ve sarfım bir hoşça görürsen senin olsun deyû hibe ve teslîm ol dahi bu şartla kabûl eylediğine binâen hâlâ müvekkilem hibe-i mezbûresinden rücû‘ etmekle eşyâ-i mezkûreyi vekâletim hasebiyle mezbûr Mehmed Bey’den taleb ederim yedimde olan fetvâ-yı şerîfeye ba‘de’n-nazar suâl olunup alıverilmesi matlûbumdur deyû hâlâ şeyhülislâm müfti’l-enâm keşşâfü’l-müşkilâti’d-dîniyye hallâlü’l-mu‘dilâti’l-yakīniyye hazretlerinin ünvânıyla mu‘anvene fetvâ-yı şerîfeyi ibrâz edip nazar olundukda mazmûn-ı şerîfinde Hind zevci Zeyd’e beni infâk edip harc ve sarfım bir hoşça görürsen senin olsun deyû şu kadar esvâb [ve] eşyâsını Zeyd’den alıp zabta kādir olur mu deyû istiftâ olundukda cevâb-ı bâ savâbında olur deyû buyurulmağın gıbbe’s-suâl mezbûr Mehmed Bey cevâbında müvekkile-i mezbûre eşyâ-i mezkûreyi kendiye şart-ı mezkûr ile hibe eylediğin inkâr etmeğin vekîl-i mezbûrdan müdde‘âsını mütebeyyine beyine taleb olundukda udûl-i müslimînden olup mahalle-i mezbûre imâmı Mustafa Efendi b. Mehmed ve müezzini Mehmed Halîfe b. Mehmed ve ahâlîsinden el-Hâc İbrahim b. Ahmed ve el-Hâc Mustafa b. el-Hâc Veli ve İbrahim Çelebi b. Muslihiddin nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırûn olup isre’l-istişhâd fi’l-vâki‘ müvekkile-i mezbûre İftihar eşyâ-i mezkûresini zevc-i mezbûr Mehmed Bey’e beni infâk edip harc ve sarfım bir hoşça görürsen senin olsun deyû bizim huzûrumuzda hibe ve teslîm ol dahi bu şartla kabûl ve kabz eyledi bu husûsa şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde ba‘de ri‘âyeti şerâiti’l-kabûl şehâdetleri makbûle olmağın ber mûceb-i fetvâ-yı şerîfe eşyâ-i mezbûreyi müvekkile-i mezbûreye teslîm etmek üzre merkūm Mehmed Bey’e tenbîh olunup mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’t-tâsi‘ ve’l-ışrîn min Rebî‘ilâhir li sene seb‘a ve seb‘în ve elf
Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Çelebi ed-Dellâl, İbrahim b. Mehmed, Yusuf b. ( ), Hasan b. Kasım, Şükrullah b. ( )
|