|
Galata Mahkemesi 65 Numaralı Sicil (H. 1051 - 1053 / M. 1641 - 1644) cilt: 39, sayfa: 38 Hüküm no: 4 Orijinal metin no: [2a-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Bâli Çelebi b. Keyvan’ın vefat eden Mehmed b. Ramazan’daki alacağını terekesinden talep ettiği
Mahmiye-i Galata müzâfâtından kasaba-i Tophâne mahallâtından Selime Hâtun mahallesi sükkânından fahrü’l-emâsil ve’l-akrân Bâli Çelebi b. Keyvan meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzimü’t-tevkīrde kasaba-i mezbûre mahallâtından Tomtom mahallesi sâkinlerinden olup bundan akdem vefât eden Fülfül Yazıcı demekle ma‘rûf Mehmed b. Ramazan’ın sagīre kızı Fâtıma’nın tesviye-i umûruna kıbel-i şer‘den mansûbe vasiyy-i merkūm vâlidesi Ümmühân Hâtun bt. Mehmed mahzarında takrîr-i da‘vâ edip târih-i kitâbdan bir buçuk sene mukaddem müteveffâ-yı mezbûr Mehmed zimmetinde kahve bahâsından yüz elli aded guruş-ı kebîr hakkım olup kable’l-edâ fevt olmağın terekesine vâzı‘atü’l-yed merkūme Ümmühân’dan taleb ederim dedikde gıbbe’s-suâl ve’l-inkâr müdde‘î-i mezbûrun müdde‘âsını mübeyyin beyyine taleb olundukda udûl-i müslimînden Hasan Reis b. Musa ve Ahmed Çelebi b. el-Hâc İbrahim nâm kimesneler alâ isri’l-istişhâd minvâl-i mes’ûl üzere edâ-i şehâdet-i şer‘î ve müdde‘î-i mezbûrun müteveffâ-yı mezbûr zimmetinde kahve bahâsından yüz elli kıt‘a guruş-ı kebîr hakkı olduğu bizim ma‘lûmumuz[dur], bu husûsa şâhidleriz, şehâdet dahi ederiz deyû edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde ba‘de ri‘âyeti’ş-şerâit şehâdetleri makbûle olup sonra meblağ-ı mezbûru müteveffâ-yı mezbûrun hâl-i hayâtında taraf-ı şer‘iyyeden bir tarîk ile alıp kabz ve kabûl etmediğine yemîn teklîf olundukda half billâhi’l-aliyyi’l-azîm ettikden sonra meblağ-ı mezbûru edâya ba‘de’t-tenbîh işbu hurûf gıbbe’t-taleb ketb olundu. Cerâ zâlike ve hurrire fi’l-yevmi’s-sâmin min Saferi’l-hayr li sene ihdâ ve hamsîn ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Halil Efendi b. Hüseyin el-İmâm, Hasan Reis b. Musa, Mustafa b. Mehmed, Zülfikār b. Mehmed, Hızır Reis b. Habib ve gayruhüm mine’l-hâzırîn.
|