Bab Mahkemesi 11 Numaralı Sicil (H. 1081 / M. 1670-1671) cilt: 53, sayfa: 177 Hüküm no: 162 Orijinal metin no: [33b-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Macar asıllı cariye Muammere’nin vefat eden sahibi Kara Mehmed Beşe tarafından vasiyetle azat edildiğini ispat etmesi
İşbu açık kaşlı sarı elâ gözlü Macariyyetü’l-asl tahmînen sinni on seneye bâliğa olup nefsinden ta‘bîre kādire olan sâhibetü hâze’l-kitâb Muammere bt. Abdullah meclis-i şer‘-i hatîrde bundan akdem mahmiye-i İstanbul’da Mustafa Bey mahallesi sükkânından olup Girid cezîresinde vefât eden Kara Mehmed Beşe’nin zevce-i metrûkesi ve vârisesi olup merkūme Muammere müteveffât-ı mezbûrun câriye-i memlûkesi olmak üzere vâzı‘atü’l-yed olan Saliha bt. Abdullah nâm hatunun hâlâ zevci ve zikri âtî husûsda murâfa‘a-i şer‘a ve redd-i cevâba vekîli olduğu yine mahalle-i mezbûre sükkânından Beşir Beşe b. Abdullah ve Mustafa Halîfe b. Mehmed nâm kimesneler şehâdetleri ile sâbit olan İmam Mehmed Efendi b. Hasan mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip ben müteveffâ-yı mezbûr Kara Mehmed Beşe’nin câriye-i memlûkesi olmak ile târîh-i kitâbdan dört sene mukaddem beni tedbîr-i mutlak ile müdebbere etmiş idi, hâlâ mezbûr Kara Mehmed Beşe vefât edip sülüs malı benim kıymetime kâfî ve vâfî olup ben sâir harâir-i asliyât gibi hürre olmuş iken zevce-i metrûkesi müeccele-i mezbûre bana zevci mezbûrun terekesinden olup rık olmak üzere nâ-hak vaz‘-ı yed etmişdir, vekîl-i mezbûrdan suâl olunup yedi üzerimden kasr ve sebîlim tahliye olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl ve akībe’l-inkâr ve ba‘de talebi’l-beyyine udûl-ı Müslimînden dergâh-ı âlî yeniçerilerinden Otuzuncu Bölüğe mahsûs oda ahâlîsinden Mehmed Beşe b. Ali mahalle-i mezbûre sükkânından Ahmed Ağa b. Zülfikar nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka, târîh-i kitâbdan dört sene mukaddem mezbûr Kara Mehmed bizim huzûrumuzda evsâf-ı mezkûre ile mevsûf olan câriye-i memlûkesi işbu Muammer’i tedbîr-i mutlak ile müdebbere edip ve merkūmenin kıymetine tereke-i müteveffâ-yı mezbûrun sülüsü dahi vâfî ve kâfî olmağla hâlâ mezbûre Muammer sâir harâir-i asliyât gibi hürre olmuşdur, biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde gıbbe ri‘âyeti şerâiti’l-kabûl şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle ba‘de’l-hükm mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’l-yevmi’s-sâdis min-Recebi’l-müfred li-sene ihdâ ve semânîn ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Ahmed Ağa b. Zülfikar, Mehmed Beşe b. Ali, Musa Beşe b. İshak, Şükrullah b. Mustafa, Ahmed Çelebi b. Ali, Mustafa Çelebi el-kazzâz
|