İstanbul Mahkemesi 191 Numaralı Sicil (H. 1000-1027 / M. 1591-1617) cilt: 44, sayfa: 122 Hüküm no: 82 Orijinal metin no: [19a-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Beytülmal emini Mehmed Çavuş’un Abdülkerim Bey üzerine açtığı davadan men olunduğu Mahrûse-i İstanbul’da beytü’l-mâl-i hâssaya bi’l-fi‘il emîn olan fahrü’l-akrân Mehmed Çavuş b. Hüseyin meclis-i şer‘-i şerîfde mahrûse-i mezbûrede Elvanoğlu mahallesinde bundan esbak vefât eden merkūm Âişe Hatun bt. Mustafa’nın verâseti zevci Ömer Ağa b. Abdullah Dilsiz’e ve sagīr oğlu Mehmed b. Cafer’e münhasıra olup sagīr-i merkūm Mehmed’in tesviye-i umûru için kıbel-i şer‘-i şerîfden mansûb vasîsi olan Abdülkerim Bey b. Abdullah mahzarında takrîr-i merâm edip müteveffâ-yı mezbûre Âişe Hatun’un cümle-i muhallefâtından olup mahalle-i merkūmede vâki‘ lede’l-cîrân ma‘lûmü’l-hudûd ve’l-müştemilât mülk menzilin rub‘u zevci ve vârisi ve kendiden sonra vefât edip zâhirde vâris-i ma‘rûfu olmayan mezbûr Ömer Ağa’nın hakk-ı mevrûsu iken vasîyy-i merkūm Abdülkerim Bey bi-gayrı vech-i şer‘î vaz‘-ı yed etmişdir menzil-i merkūmun rub‘u beytü’l-mâl-i mersûm için zabt olmasın taleb ederin suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl vasîyy-i merkūm Abdülkerim Bey cevâb verip fi’l-hakīka menzil-i mahdûd-ı mersûmun rub‘u müteveffâ-yı mezbûre Âişe Hatun’un zevci mezbûr Ömer Ağa’nın hakk-ı mevrûsu idi lâkin mezbûr Ömer Ağa hâl-i hayatında ve kemâl-i akl ve sıhhatinde menzil-i merkūmda olan rub‘ hisse-i şer‘iyesin kelâmı makāmına kāim olan işâreti ile tehârüc vechi üzere on beş bin akçeye sulh edip meblağ-ı merkūm on beş bin akçeyi benim yedimden kabz ve tesellüm etdikde menzil-i mezkûr ve sâir muhallefât sagīr-i mezbûr Mehmed’in mülk-i mahzıdır bi-vechin mine’l-vücûh benim medhalim ve alâkam kalmadı zikr olunan menzile ve sâir muhallefâta müte‘allik da‘vâ ve mutâlebâtdan ibrâ-i âm ile ibrâ eyledim deyü ikrâr eyledim deyü ikrâr etmiş idi dedikde emîn-i merkūm bi’l-külliye inkâr ile mukābele etmeğin mezbûr Abdülkerim Bey’den sıdk-ı makāline beyyine taleb olundukda ahrâr-ı Müslimîn ve sikāt-ı muvahhidînden Mehmed b. Bünyad ve Ali Bey b. Mustafa (…) b. Abdullah ve Mehmed Bey b. Abdullah meclisi-i şer‘-i şerîfe li-ecli’ş-şehâde hâzırûn olup mûmâ-ileyh mahzarında vasîyy-i merkūm Abdülkerim Bey takrîr-i meşrûh ve da‘vâ-yı meşrûhasına mutâbık ve muvâfık edâ-yı şehâdet-i şer‘iye etdiklerinde şehâdetleri gıbbe’t-tezkiye ve’t-ta‘dîl makbûle olup emîn-i müşârün-ileyh da‘vâdan men‘ olundukda mâ-vaka‘a gıbbe’t-taleb kayd-şüd. [Tarih yazılmamıştır.] Şühûdü’l-hâl: Mehmed Bey b. Abdullah ve Mehmed b. Ramazan ve Mustafa b. Abdullah ve Ferhad b. Abdullah ve gayruhum.