|
Rumeli Sadareti Mahkemesi 56 Numaralı Sicil (H. 1042-1043/M. 1633) cilt: 14, sayfa: 133 Hüküm no: 112 Orijinal metin no: [22a-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Nasuh Efendi’den intikal eden ebniyenin Aişe Hatun bt. Sinan Çavuş’a satıldığı
Mahmiye-i İstanbul’da Hüseyin Ağa mahallesinde sâkin iken bundan akdem vefât eden merhûm Nasuh Efendi’nin verâseti zevce-i metrûkesi Saliha bt. Mehmed Çavuş nâm hâtuna ve sulbiye sagīre kızı Aişe’ye münhasıra olduğu şer‘an zâhir olup ve mezbûre Saliha men lehü’n-nasb olan hâkim kıbelinden sagīre-i mezbûrenin tesviye-i umûruna li’l-ihtiyâc vasî nasb olunduğu şer‘an mütehakkık oldukdan sonra mezbûr Saliha Hâtun tarafından husûs-ı âti’l-beyânı ikrâra vekîl olup hasm-ı câhidü’l-vekâle mahzarında bimâ hüve nehcü’s-sübût şer‘an vekâleti sâbite olan Mehmed Ağa b. ( ) meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde, mahalle-i mezbûre sâkinlerinden iken bundan akdem mağsûben katl olunan Laz Deli Hüseyin Bey’in sulbiye sagīre kızı Rukiye’nin cânib-i şer‘den mansûb vasîsi ve menzil-i âti’l-beyâna vâzı‘atü’l-yed olduğu şer‘an sâbit olan yine müteveffâ-yı mezbûrun zevce-i metrûkesi ve sagīre-i mezkûrenin vâlidesi fahrü’l-muhadderât Aişe Hâtun bt. Sinan Çavuş tarafından tasdîk-i âti’l-beyâna vekîl olup, hasm-ı câhidü’l-vekâle mahzarında mezbûreyi ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân olan fahrü’l-akrân Mehmed Ağa b. Sinan ve Ahmed Ağa b. Mustafa nâm kimesneler şehâdetleri ile şer‘an vekâleti sâbite olan Habib Efendi [b.] İbrahim mahzarında bi’l-vekâle ikrâr-ı sahîh-i şer‘î ve i‘tirâf-ı sarîh-i mer‘î kılıp, bundan akdem mezbûr Nasuh Efendi mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafı Camcı Ahmed Beşe b. ( ) mülkü ve bir tarafı yine müvekkile-i merkūmeye ve vasî olduğu sagīre-i mezbûre mülkü ve iki tarafı tarîk-i âm ile mahdûd mukaddemâ mezbûr Nasuh Efendi’nin zevcesi ( ) nâm hâtunun vakfı olup, ma‘mûlün bih kitâb-ı vakfında vefâtından sonra bey‘ ve semeni ile akār-ı âhar iştirâ oluna deyü şart eylediği menzilde müteveffâ-yı mezbûr Nasuh Efendi’nin zevcesi vâkıfe-i mezkûre izniyle ba‘zı ebniye ihdâs edip vefât eyledikde, ebniye-i merkūme zevce-i metrûkesi müvekkile-i mezbûre Saliha Hâtun ve sulbiye kızı mezbûre Aişe’ye intikāl eyledikde, ihdâs eylediği ebniyeyi takvîm için cânib-i şer‘den ta‘yîn olunan Mevlânâ Mehmed b. Mehmed el-kadı ve hâssa mi‘mârlarından Üstâd Muslu Çelebi b. Hüsameddin el-Eyübî ve Üstâd Hüsrev b. Abdullah nâm kimesneler takvîm-i sahîh-i şer‘î ile seksen yedi bin sekiz yüz elli akçeye tahmîn-i sahîh ile tahmîn ve takvîm eyleyip hüccet-i şer‘iyye tahrîr olunmuş idi. Ve mukaddemâ müvekkile-i mezbûre Saliha Hâtun kendinin hisse-i şer‘iyyesi mukābelesinde meblağ-ı mezbûr seksen yedi bin sekiz yüz akçeden on yedi bin beş yüz akçesini ahz u kabz etmeğin, hâlâ meblağ-ı bâkī yetmiş bin üç yüz elli akçeyi dahi müvekkile-i mezbûre Aişe Hâtun yedinden bi’t-tamâm ve’l-kemâl ahz u kabz edip, hudûd-ı mezkûre ile mahdûd olan menzilde ve ebniyesinde kat‘â alâkam ve medhalim kalmamışdır dedikde, vekîl-i mesfûr Mehmed Ağa’nın minvâl-i meşrûh üzre cârî ve sâdır olan ikrâr[ını] vekîl bi’t-tasdîk olan mezkûr Habib Efendi vicâhen tasdîk ve şifâhen tahkīk edicek, mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Tahrîren fi’l-yevmi’s-sânî min Saferi’l-hayr li sene selâsin ve erba‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Mehmed Efendi b. Ali el-İmâm, Ahmed Ağa b. Mustafa el-müteferrika, Ömer Bey b. Hasan el-Cündî, el-Hâc Mehmed b. Veli, İsâ b. Mehmed, el-Hâc Hüseyin b. el-Hâc Ali, Hasan b. Nesimî, Hasan b. Murad, Mehmed b. Abdullah, Yakub b. Abdünnebî, Mahmud Bey b. Abdülmennân, Hasan b. Abdullah el-Cündî, Yusuf Bey b. Abdullah el-Cündî.
|