.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Rumeli Sadareti Mahkemesi 56 Numaralı Sicil (H. 1042-1043/M. 1633)
cilt: 14, sayfa: 230
Hüküm no: 243
Orijinal metin no: [47a-3]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mahmud Bey b. Mehmed ve Mehmed Beşe b. Ali’nin üzerindeki mukâtaaların muhasebesi

Mahmiye-i Kostantıniyye’de vâki‘ yava-i gebrân ve ispençe ve resm-i bennâk mukāta‘asına berât-ı âlîşân ile ber vech-i iştirâk mutasarrıf olan bâ‘isiyyü’l-kitâb Mahmud Bey b. Mehmed el-Cündî ve Mehmed Beşe b. Ali er-Râcil meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde, mukāta‘a-i merkūmun sâbıkan nâzırı olup bundan akdem Uncubaşı olan Mehmed Çavuş nâm kimesne mahzarında takrîr-i kelâm edip, mukāta‘a-i merkūmenin bir senesi bundan akdem ümenâ uhdesinde sekiz buçuk yük akçeye iltizâmda iken yedimizde olan berât-ı âlîşânda mastûr olduğu üzre mukāta‘a-i merkūmenin tevâbi‘-i kadîmesinden olan sultânlar hâsları ve vüzerâ hâsları ve evkāf-ı selâtîn karyeleri re‘âyâsının yava olanlarının rüsûm-ı mu‘tâdesi cem‘ ve tahsîl olunmak şartı ile bin kırk iki senesi Recebü’l-müreccebi gurresinden bin kırk üç Recebü’l-harâmı gurresine değin bir senesi on yük akçeye ber vech-i iştirâk ikimize der-uhde olunup, ber vech-i peşîn yedimizden iki yük akçemiz alınmakla mukāta‘a-i merkūmeyi ibtidâsından sekiz ay mutasarrıf olup zikr olunan havâss-ı merkūme ve evkāf-ı selâtîn karyeleri re‘âyâsının rusûmunu cem‘ etmek mümkün olmadığından mâ‘adâ tahvîlimiz tamâmına dört ay dahi var iken merkūm Mehmed Çavuş mukāta‘a-i merkūmeyi bize zabt ettirmeyip iki ay kendi zabt etmekle, hâlâ muhâsebemiz makbûzumuzdan görülüp ve yahud mukāta‘a-i mezbûre müddet-i merkūme tamâmına değin zabt ettirilip tahvîlimiz tamâmında görülmek iktizâ etmiş iken mezbûr Mehmed Çavuş muhâsebemizi on yükden görmek ister, men‘ olunmak taleb ederiz dediklerinde, gıbbe’s-suâl mezbûr cevâbında, mukāta‘a-i merkūmenin bir senesi mukaddemâ ümenâ uhdesinde sekiz buçuk yük akçeye iltizâmda iken berât-ı âlîşânda mastûr olan şurût ve kuyûd icrâ olunmak üzre merkūmân Mahmud Bey ve Mehmed Beşe’ye ber vech-i iştirâk on yük akçeye der-uhde olunduğuna ve tahvîlleri tâmamına dört ay kalmağın mukāta‘a-i merkūmeyi mezbûrlara zabt ettirip iki ay kendisi zabt ve tasarruf ettiğine mu‘terif olıcak, bu sûretde taraf-ı mîrîye ve şerîkân-ı merkūmâna gadr olmamak için mezbûrân Mahmud Bey ve Mehmed Beşe mukāta‘a-i mersûmeyi tahvîlleri tamâmına değin zabt edip [47b] zikr olunan berât-ı âlîşânda mastûr olan şurût ve kuyûd üzre zabt ederler ise tahvîlleri ahırında muhâsebeleri on yük görülüp ve eğer şurût-ı merkūme mûcebince mümkün olmaz ise muhâsebeleri bâlâda zikr olunduğu üzre ümenâ-i sâbıka muhâsebâtı üzre görülmek için tarafeyne tenbîh olunup, mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Tahrîren evâhiri Rebî‘ilâhir li sene selâsin ve erba‘în ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Fahrü’l-emâcid Mehmed Çavuş, Zahrü’l-a‘yân İbrahim Ağa kethüdâ-yı sipâhiyân, Pîrî Ağa kethüdâ-yı defterdâr, İbrahim Çavuş el-Mübâşir, Mehmed Bey b. el-merhûm Hüseyin Paşa, Mustafa Bey b. Ali er-Râcil, Veli Ağa b. Mustafa.