Beşiktaş Mahkemesi 63 Numaralı Sicil (H. 1061-1062 / M. 1651-1652) cilt: 48, sayfa: 61 Hüküm no: 24 Orijinal metin no: [8a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Yusuf Beşe b. Abdülmennan’ın nukud vakfı
İşbu kitâb-ı sıhhat-nisâbın tahrîr ve inşâsına bâ‘is ü bâdî budur ki mahmiye-i Galata muzâfâtından kasaba-i Beşiktaş’da vâki‘ merhûm Kılıç Ali Paşa Sarayı mahallesinde sâkin fahrü’l-akrân Yusuf Beşe b. Abdülmennan ve vaktâ ki bu dünyâ-yı bî-sebâtın zillet ve fenâsın ve intihâ ve anâsın müşâhede eyleyüp dahi âtî için tedârükün olmağın meclis-i şer‘-i şerîfde meblağ-ı âti’l-beyânı li-ecli’t-tescîl mütevellî nasb u ta‘yîn eylediği mefharü’l-hutebâ Eşref Hoca b. Veli mahzarında niyet-i hâlisa ile ikrâr u i‘tirâf edüp atyeb-i malımdan ve enfes-i menâlimden tâmmü’l-vezn ve kâmilü’l-ayâr altmış iki buçuk riyâlî-i kebîr guruşu vakf ve habs edüp mütevellî-i merkūma teslîm ol dahi tesellüm ve kabûl ve kabz sâir evkāf mütevellîleri gibi bir ay-ı kâmil tasarruf eylediğinden sonra şöyle şart ve ta‘yîn eyledi ki meblağ-ı mezbûr rehn-i kavî ve bâ-kefîl-i melî ile alâ-vechi’l-helâl mütevellîsi yediyle onu on bir buçuk hesâbı üzere istiğlâl ve istirbâh olunup hâsıl olan ribh ve nemâdan her kim mahalle-i mezbûre mescidinde imâm olursa beher yevm ba‘de salâti’l-asr birer sûre-i Nebe’ ya‘ni Amme tilâvet ve kırâ’et eyleyüp sevâbını benim rûhuma hediye eyleyüp iki akçe vazîfeye mutasarrıf ve meblağ-ı bâkī mine’r-ribh vazîfe-i tevliyet ola ve ben hayâtda oldukça bi nefsihî kendim mütevellî olup ba‘de kazâi’l-hicret re’y-i hâkim ile yine saray-ı mezbûr sükkânından bir mu‘temedün-aleyh âdem mütevellî ola ve ahâlî-i mahalle hasbî nâzır ola deyüp meblağ-ı merkūmu şevâgilden ârî olduğu hâlde târih-i kitâbdan bir ay mukaddem mütevellî-i mersûma teslîm edüp ol dahi tesellüm ve kabûl ve kabz eyleyüp mütevellîler sâir evkāfı tasarruf eyledikleri gibi ber vech? mine’z-zamân tasarruf eyleyüp vazîfe-i mu‘ayyenesi olan yevmî akçeyi ahz u kabz eyledi dedikde vâkıf-ı müşârun-ileyhi kelimât-ı meşrûhasında kabûl ve mütevellî-i mersûm bi’l-müvâcehe tasdîk ve bi’l-müşâfehe tahkīk ettikden sonra vâkıf-ı müşârun ileyh inân-ı kelâmını semt-i âhara masrûf kıldı vakf-ı nukūd ve zımnında olan şurût ve kuyûd eimme-i selâse-i nehârîr katlarında bâtıl ve mün‘adim olduğu ecilden meblağ-ı mersûm altmış iki buçuk guruşu mütevellî-i mârrü’z-zikrden istirdâd ederim ve mahsûl-i vakfdan aldığı cihet-i tevliyet deyü aldığı ecr-i misl-i ma‘hûd zâid olmağla onu dahi taleb ederim deyicek mütevellî cevâba mütesaddî olup hâkim-i muvakkı‘-ı sadr-ı kitâb tarafeynin kelâmını ısgā edüp mütevellînin kelâmını tercîh âlimen bi’l-hilâf sıhhat ve lüzûmuna hükm ve muhkem etmekle vakf sahîh ve müseccel ve lâzım ve lâzib oldu. “”Fe-men beddelehû ba‘de mâ semi‘ahû fe-innemâ ismühû ale’llezîne yübeddilûnehû innallâhe semî‘un alîm”
Hurrire fi’l-yevmi’l-ışrîn min-Zilhicce sene 1061.
Şühûdü’l-hâl: Abbas Bey b. İbrahim Bey, Yahya Çelebi b. Perviz, Dilâver Bey b. Abdullah, Mahmud b. Murad, Piyâle Bey b. ( ), Usta Mehmed b. ( )
|