Evkaf-ı Hümâyûn Müfettişliği 1 Numaralı Sicil (H. 1016-1035 / M. 1608-1626) cilt: 45, sayfa: 143 Hüküm no: 81 Orijinal metin no: [25a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
el-Hac Mustafa b. Abdullah’ın vakfettiği ev ile Mehmed Paşa b. Sinan’ın evinin mübadelesi
Cerâ mâfîhi mine’l-istibdâl ve’l-ibdâl inde ahveci’l-fukarâ ile’l-meliki’l-müte‘âl ve ene’l-fakīr Mehmed b. Hızır el-müvellâ bi-kazâ-i Üsküdar ve Şile ve Yoros me’mūren bi-hâze’l-emri bi-emri men lehü’l-emrü’l-âlî meddallahu eyyâme nüfûzihi mede’l-eyyâm ve’l-leyâlî
Oldur ki,
Sâhib-i izz ü iclâl erbâb-ı mecd ü ikbâl menât-ı nizâm-ı âlem medâr-ı umûr-ı cumhûr-ı ümem mümehhid-i mekā‘id-i şer‘-i mübîn müşeyyid-i kavâ‘id-i dîn-i metîn râfi‘-i a‘lâm ve adl ü insâf dâfi‘-i zılâm-ı zulem ve i‘tisâf sârım-ı samsâm sümeyda‘-i kamkām bercîs-i [burc-ı] ihtişâm nâhid-i evc-i ihtirâm vezîr-i asâf-re’y müşîr-i kâr-fermâ-yı utârit-fıtrat-ı müşterî-ziynet el-mahfûf bi-sunûfi avâtıfü’l-melikü’l-mennân Mehmed Paşa b. el-merhûm Sinan hazretlerinin cenâb-ı şerîflerinden husûs-ı âti’z-zikre ikrârın tasdîka tarîk-i şer‘î ile vekâleti sâbite olan kıdvetü’l-emâcid ve’l-ekârim hâvi’l-mehâmid ve’l-ekârim Abdurrahman Çelebi b. el-merhûm Mehmed mahzarında merhûm el-Hâc Mustafa b. Abdullah’ın mütevellîsi Hızır b. Abdullah nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîfde ikrâr u i‘tirâf edip mahrûse-i İstanbul’da Sinanağa mahallesinde iki yer evini ve bir kapı üstünde çardağı ve bir tahta-pûşu ve bir kuyuyu ve bir kenîfi ve bir sofa ve muhavvatayı ve eşcâr-ı müsmire ve gayr-ı müsmireyi müştemil olup bir tarafı Âişe Hatun bt. ( ) ve bir tarafı Ya‘kub Bey b. Abdullah mülkü ile ve bir tarafı tarîk-i âm ve bir tarafı Ömer Çelebi b. Yahya mülküyle mahdûd olup arsası bennâ zirâ‘ı ile tûlen ve arzen beş yüz altmış üç zirâ‘ olan menzili Tabbâh el-Hâc Mustafa nâm kimesne vakfedip süknâsını evvelâ kendiye ba‘dehû zevcesi Hümâ bt. Abdullah’a ba‘demâ kendinin evlâdına ve evlâd-ı evlâdına neslen ba‘de neslin ve fer‘an ba‘de aslin münkariz olunca ba‘de’l-inkırâz mezkûrun kız karındaşı oğlu İshak’a kezâlik bunun dahi evlâdına ve evlâd-ı evlâdına neslen ba‘de neslin ve fer‘an ba‘de aslin münkariz olunca ba‘de’l-inkırâz utekālarına ba‘de’l-inkırâz Medîne-i Münevvere Evkāfı’na ilhâk olunup ecr-i misli ile icâreye verilip hâsıl olan icâre evkāf-ı mezbûre mesâlihine sarf oluna ve tebdîl ve tağyîr mâdâm ki hür ola kendinin elinde ola ve her kim sâkin olursa rakabesi onun üzerine ola ve her kim ekmekçi başı olursa ol hasbî nâzır ola deyu şart ettiği menzili yine Akbıyık mahallesinde dâhiliyyesi bir fevkānî evi ve kilârı ve tahta-pûşu ve köşkü ve bir matbahı ve bir süflî evini ve otluk damını ve müşterek kapıyı ve hadîkayı ve kenîfi ve kümesi ve muhavvatayı müştemil ve hâriciyyesinde selâmlık ve ahırı ve kenîfi ve muhavvatayı müştemil olup bir tarafı tarîk-i âm ile ve bir tarafı Kamer Hatun eviyle ve bir tarafı Mehmed Çavuş ve Hasan Çelebi ve Gülnâz Hatun evleri ile ve bir tarafı câmeşûybaşı oğlu Mustafa eviyle mahdûd olup bu cümlenin arsası bennâ zirâ‘ı ile sekiz yüz otuz iki zirâ‘ olup müşârun-ileyh paşa hazretlerinin mülk menzili ile emr-i şerîf-i hâkānî ve izn-i münîf-i sultân ile sâlifü’z-zikr olan vekîlleri ile istibdâl eyledim dedikde mukırr-ı mezbûru vâki‘ olan ikrâr u i‘tirâfı müşârun-ileyh vekîl dahi bi’l-müvâcehe tasdîk ve zikr olunan mülk menzili vekâlet-i şer‘iyye ile vakf-ı müstebdel-i mezkûre ibdâl ettikden sonra mezbûr Hızır takrîr-i kelâm edip vakf-ı müstebdel-i mezkûr mülk-i mübeddel-i mezbûrdan enfa‘ ercahdır vakfa gadırdır deyu bazı kimesneler haber vermeğin muhammin taleb ederim dedikde vekîl-i mezbûr Abdurrahman Çelebi dahi cevâb verip asıl i‘tibâr şeref-i galledir istibdâl-i mezkûr nice vecihle enfa‘dır ve mülk-i mübeddel vakf-ı müstebdel-i mezkûrun her vechile ta‘mîr ve termîme ihtiyâcı yokdur asıl menfa‘at budur istibdâlimiz sahîh ve meşrû‘dur deyücek kelâmına muvâfık beyyine taleb olundukda hâssa mi‘mârlardan üstâd Muslihiddin b. Ahmed ve binâ ahvâline vâkıf nice kimesneler fi’l-vâki‘ sâlifü’z-zikr Hızır re’y-i sâkıb ve fekk-i sâib ile vech-i ma‘kūd üzere ettirdiği istibdâl makbûldür zîrâ vakf-ı müstebdel-i mezkûrdan mülk-i mübeddel-i mezbûr vakfa her vechile fâide ve âide cihetinden enfa‘ ve ercahdır rey‘ ve nef‘ cihetinden efdal, ekserdir ve bi’l-cümle min-cemî‘i’l-vücûh nef‘ cihetinden vakf-ı müstebdel-i mezkûrdan efdal ve a‘lâ idiğinde şâibe-i şübhe yokdur her vechile vakfa enfa‘dır deyu bi’l-müvâcehe şehâdet ettiklerinde sonra ahyâr-ı eimme ve ebrâr-ı ulemâ-i ümmetden câiz-i dîn ve imâmın kavli üzere -rıdvânullâhî te‘âlâ aleyhim ecma‘în- zikr olunan ibdâl ve istibdâlin sıhhatine hükmolunduğu ecilden işbu vesîka-i sarîha bi’t-taleb ketb olundu.
Cerâ zâlike ve hurrire fî-evâsıtı evveli’r-rebî‘ayn sene semân ve seb‘în ve tis‘a mi’e.
Şühûdü’l-hâl: Rıdvan Bey b. Abdi an-Mahalle-i Hacı Hasan, Seyyid Ca‘fer Çelebi b. Seyyid Mustafa, el-Hâc Kāim b. Abdullah, Ahmed Bey b. Abdi, Abdi b. Hüsam, Selman Bey bin Abdi et-tabîb
|