.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Evkaf-ı Hümâyûn Müfettişliği 1 Numaralı Sicil (H. 1016-1035 / M. 1608-1626)
cilt: 45, sayfa: 433
Hüküm no: 376
Orijinal metin no: [123a-1, Arapça]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Hasan b. Sadi’nin vakfiyesi

Cerâ mâ-fîhi indî mine’l-vakfi ve’ş-şürûti ve hakemtü bi-sıhhatihî ve lüzûmihî âlimen bi’l-hilâfi’l-cârî beyne’l-eimmeti fî-mes’eleti’l-vakfi ve ene’l-fakīr Ahmed b. Mahmud el-müvellâ bi-Kostantıniyyeti’l-mahmiye hilâfeten -ufiye anhümâ-

Yu‘mel bi-mâ fîhi mâ-lem yezhar münâfîhi zebere’l-fakīr Mustafa b. Ebi’s-su‘ûd el-Kādî bi-Dâri’s-saltani’s-seniyye Kostantıniyyeti’l-mahmiye

Yukzâ bi-muktezâhû inde sübûti fehvâhû zeberehü’l-fakīr Sun‘ullah b. Ca‘fer el-Kādî bi-askeri’l-muzaffer bi-Rumeli -ufiye anhümâ-

Elhamdülillâhi’llezî ce‘ale’l-vakfe zerî‘aten ilâ neyli’s-sevâb ve vesîleten ilâ-hayrin lâ yunkata‘u ilâ-yevmi’l-hesâb ve’s-salâtü alâ-Muhammedin el-hâdî ilâ-sebîli’s-savâb ve ale’l-müttekīn alâ isrihî mine’l-âl ve’l-ashâb ammâ ba‘d. İşbu mazmûnunda vakıf ikrârından bahseden sahîh ve şer‘î bir hüccettir. Sâhibü’l-hayrât ve’l-hasenât Hasan b. Sa‘dî dünyânın fâni âhiretin bâki olduğunu tedebbür edip işbu vakıf ikrârının kendisinden sudûruna kadar silk-i mülk-i sahîhinde ve taht-ı tasarrufunda bulundurduğu, mahmiye-i Kostantıniyye hısnı ebvâbından Ebâ Eyyüb-i ensârî kapısı kurbünde Mustafa Paşa Câmi‘i mahallesinde kâin, fevkānî ve tahtânî ikişer bâb hâneyi, ahırı, muhavvatayı, su kuyusunu ve kenîfi hâvî, hudûdu bir tarafından Andriya v. ( ) mülkü, üç tarafından tarîk-ı âm ile mahdûd bulunan cemî‘ menzilini cümle tevâbi‘i ve levâhıkı ve âmme menâfi‘i ve tarâıkıyla niyet-i sâfiye ve taviyyet-i vâfiye üzere habs ve vakfettiğini ikrâr ve i‘tirâf eyledi. Menzil-i mezbûrda süknâyı evvelâ müddet-i hayâtınca nefsine, ba‘de vefâtihî yarısını Gülşen bt. Abdullah, yarısını Gülahmer bt. Abdullah nâm müdebber câriyelerine, sonra bunların evlâdına, evlâd-ı evlâdına neslen ba‘de neslin ve batnen ba‘de batnin ile’l-inkırâz evlâd-ı evlâd-ı evlâdına, sonra Medîne-i münevvere fukrâsına şart etti. Sonra menzil-i mezbûru tescîl maksadıyla mütevellî nasbettiği Seyyid Mustafa b. Seyyid Cemaleddin nâm kimseye teslîm etti. O dahi tesellüm edip sâir mütevellîler evkāfda nasıl tasarruf ettiler ise öyle tasarruf eyledi. Mütevellî-i mezbûr vâki‘ ikrârı vicâhen ve şifâhen tasdîk etti. Emr-i vakf-ı mezbûr vech-i mastûr üzere tamâm olduğunda vâkıf-ı mezkûr İmâm-ı a‘zam Ebû Hanîfe katında vakfın adem-i lüzûmuna mütemessiken vakfiyyetten rücû‘ edip menzilin mülk-i sahîhine ilhâkını talep ve istirdâd eyledi. Mütevellî, imâmeyn-i hümâmeynin re’ylerine tevfîkan redden imtinâ‘ edince hâkim-i muvakki‘ü’l-kitâb huzûrunda murâfa‘a edip tarafeynden hüküm taleb ettiklerinde hâkim-i mûmâ-ileyh, cânib-i vakfı ihtiyâr edip menzil-i merkūmun vakfiyetinin lüzûmuna -âlimen bi’l-hilâf beyne’l-eimmeti’l-eşrâf- hükmetmekle vakf-ı mezbûr müseccel, müebbed bir vakıf olarak bi’l-ittifâk evkāf-ı lâzimeden oldu. Fe-men beddelehû ba‘de mâ-semi‘ahû fe-innemâ ismühû ale’llezîne yübeddilûnehû inna’llâhe semî‘un alîm. Ve ecrü’l-vâkıf ale’l-hayyi’l-cevâdi’l-kerîm.

Cerâ zâlike ve hurrire fî-evâili şehri Zilka‘deti’l-müşerrefe min-şühûri sene isneteyn ve elf.

Şühûdü’l-hâl: El-hâc Mehmed b. Mustafa, Ahmed b. Mehmed el-müezzin, Mustafa b. Emrullah, el-Hâc Ali b. Mehmed, el-Hâc Murad b. Ramazan, Mahmud b. Hasan el-müezzin, Mahmud Çelebi b. Muharrem, Hasan b. Abdullah, Nasûh b. Arslan, Hasan b. Hamza, Süleyman Efendi el-kādî, İsmail b. İsa, Veli b. İsa, Ali b. Şa‘bân, Mustafa b. Abdullah er-râcil, Emrullah b. Abdurrahman, Şa‘bân b. Ali ve gayrühüm