|
Eyüb Mahkemesi (Havass-ı Refia) 74 Numaralı Sicil (H. 1072 - 1073 / M. 1661 - 1662) cilt: 28, sayfa: 244 Hüküm no: 248 Orijinal metin no: [54b-1] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Zaîm Ali Ağa’nın tüfek, kılıç ve bazı eşyalarını Hasan b. Abdullah’ın çalmış olduğu
Vilâyet-i Anadolu’da hâlâ Söğüdcük nâm mahalde ze‘âmeti zabtı için mütemekkin olan fahrü’l-akrân Ali Ağa kıbelinden zikr-i âtî eşyâyı taleb ve ahz ve kabz ve kendisine îsâle ve inde’l-hâce lede’l-hükkâmi’l-kirâm mürâfa‘a ve muhâsamaya ve kabz ve îsâli mütevakkıf olduğu umûrun küllîsine vekîl olup hâlâ başmukāta‘acı tevâbi‘inden Hüseyin b. İbrahim ve Mehmed b. Abdülkādir şehâdetleriyle şer‘an vekâleti sâbite olan Ali Bey b. Osman nâm vekîl meclis-i şer‘de medîne-i Hazret-i Ebâ Eyyûb el-Ensârî’de çoban odalarında sâkin Hasan b. Abdullah mahzarında üzerine bi’l-vekâle takrîr-i da‘vâ edip bundan akdem mesfûr Hasan müvekkile-i mezbûrun hizmetkârı olmağla târih-i kitâbdan üç sene mukaddem mahmiye-i İstanbul’da Unkapanı’nda Hacı İbrahim Paşa sarayı’nda Mustafa Ağa yanında mütemekkin iken müvekkilim mezbûr marîz ve sâhib-i firâş olmağın merkūm Hasan bir sabâh müvekkilim mezbûr mülkünden bir cevherdâr tüfenk ve bir siyah acem kılıcı ve bir neftî iskarlet düğme ve bir kırmızı kalpak ve bir çift kırmızı diz çakşırı ve bir kırmızı bogasi çiltiyân [çintiyân] ve bir don ve bir gömleğimi hafiyyeten ahz ve firâr etmeğin hâlâ bulup mezbûru buyruldu-yı şerîf ile ihzâr-ı şer‘ eylemişdir suâl olunup alıverilmek matlûbumdur deyicek mezbûr Hasan zikr olunan tüfenk ile kılıçdan mâ‘adâsını ahz eyledim deyû ikrâr, tüfenk ile kılıcı inkâr ile cevâb vermeğin vekîl-i mezbûrdan müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda, udûl-i ricâlden Numanzâde Efendi tevâbi‘inden Hüseyin Çelebi b. Mehmed ve Hasbahçe’de Çeşme odası yoldaşlarından İbrahim b. Bayram nâm bostânî li ecli’ş-şehâde makām-ı kazâya hâzırân olup isre’l-istişhâd târih-i mezbûrda, biz mezbûr Mustafa Ağa’ya hizmet ederken merkūm Hasan bir sabâh zikr olunan tüfenk ile kılıcı alıp giderken görüp işbu tüfenk ve kılıcı kande getirirsin deyû suâl eylediğimizde ağam açmağa gönderdi deyip gidip firâr eylemişdir biz bu husûsa bu vech üzre şâhidleriz, şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olmağın eşyâ-i mezkûrenin aynıları mevcûd ise aynılarını değil ise kıymet-i şer‘iyyelerini müvekkil-i mezbûr için vekîl-i merkūma teslîme mezbûr Hüseyin’e tenbîh birle mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Tahrîren fi’l-yevmi’s-sâdis ve’l-ışrîn min Şevvâli’l-mükerrem li sene isneteyn ve seb‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Hüseyin b. Hasan, Mehmed Çelebi b. Musli, Seyfullah Ağa zâbit-i medîne-i mezbûr, Receb Bey Kethüdâ, Hüseyin Çelebi b. Tayyib ve gayruhüm mine’l-hâzırîn.
|