.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Eyüb Mahkemesi (Havass-ı Refia) 74 Numaralı Sicil (H. 1072 - 1073 / M. 1661 - 1662)
cilt: 28, sayfa: 285
Hüküm no: 289
Orijinal metin no: [64a-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Sâliha bt. Himmet’in vefat eden kocasının kız kardeşinin oturduğu oda hususundaki davasının reddi

Medîne-i Hazret-i Ebâ Eyyûb el-Ensârî -dâme fî rıdvâni’l-Bârî-’de Zeyneb mahallesinde sâkine Gülizar bt. Müstecab nâm hâtun mahfil-i kazâda li ebeveyn karındaşı olup bundan akdem vefât eden Ömer b. Müstecab nâm müteveffânın zevce-i metrûkesi ve sulbî sagīr oğlu Hüseyin’in tesviye-i umûru için kıbel-i şer‘den mansûb vasîsi olan Sâliha bt. Himmet nâm hâtun mahzarında üzerine takrîr-i da‘vâ edip karındaşım müteveffâ-yı mezbûr hâl-i hayâtında mahalle-i mezbûrede vâki‘ lede’l-ahâlî ve’l-cîrân ma‘lûmetü’l-hudûd mülk menzilini iştirâ eylediğinde menzil-i mezbûrun cânib-i kıbelîsinde vâki‘ bir bâb tahtânî odasını bana iki bin nakd-i râyic fi’l-vakt akçeye tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ile bey‘ ve teslîm ve kabz-ı semen edip ben dahi vech-i muharrer üzre iştirâ ve tesellüm ve kabz ve kabûl edip ile’l-ân mârrü’z-zikr odaya ben mutasarrıfe iken hâlâ vasiyy-i mezbûr benim mârrü’z-zikr odaya mülkiyyet üzre tasarrufuma mâni‘ olur, suâl olunsun deyicek gıbbe’s-suâl ve akībe’l-inkâr müdde‘iye-i mezbûreden müdde‘âsını mübeyyine beyyine taleb olundukda, udûl-i ricâlden mahalle-i mezbûrede sâkin Mehmed Beşe b. İsmail ve Düğmeci mahallesi sâkinlerinden Hüseyin b. Ramazan nâm kimesne li ecli’ş-şehâde makām-ı kazâya hâzırân olup istişhâd olunduklarında, fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr Ömer hâl-i hayâtında mülk-i müşterâsı olan menzilin cânib-i kıbelîsinde vâki‘ bir bâb tahtânî odayı hemşîrem mezbûre Gülizar’a iki bin fıddî nakd-i râyic fi’l-vakt akçeye bâtten bey‘ ve teslîm ve kabz-ı semen eyledim deyû bizim huzûrumuzda ikrâr ve bizi işhâd eylemiş idi biz bu müteveffâ-yı mezbûrun vech-i muharrer üzre olan ikrârına şâhidleriz, şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde şâhidân-ı mezbûrânı ta‘dîl ve tezkiyye için kıbel-i şer‘den mevlânâ Hamza Efendi irsâl olunup ol dahi mahalleteyn-i mezbûreteyne varıp şâhidân-ı mezbûrânı sırren ve alenen ta‘dîl ve tezkiyye eylediğinde cemm-i gafîr ve cem‘-i kesîr şâhidân-ı mezbûrânın hüsn-i hâllerini haber verdiklerinde mevlânâ-yı mezbûr mahallinde tahrîr, ba‘dehû meclis-i şer‘de alâ vukū‘ihî inhâ ve takrîr edicek şâhidân-ı mezbûrânın şehâdetleri makbûle olmağın vasiyy-i mezbûr bî-vech ta‘arruzdan men‘ birle mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sânî min Zilka‘deti’ş-şerîfe li sene isneteyn ve seb‘în ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Ahmed Çelebi b. ( ), Mehmed b. Mahmud, Hüseyin b. Hasan, Ali Çavuş b. Cafer, Eyüb Çelebi el-Mukayyid ve gayruhüm mine’l-hâzırîn.