.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Eyüp Mahkemesi 138 Numaralı Sicil (H. 1129-1131 / M. 1717-1718)
cilt: 61, sayfa: 144
Hüküm no: 100
Orijinal metin no: [35b-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Abdurrahman oğlu Abdullah Efendi terekesinden zevcesinin mehr-i müeccelini talebi

Havâss-ı aliyye kazâsı muzâfâtından Terkos nâhiyesine tâbi‘ Sert nâm karye ahâlîsinden olup mahmiye-i İstanbul’da Bekçiler mahallesinde sâkin iken bundan akdem düyûnu terekesinden ezyed olduğu hâlde vefât eden Abdullah Efendi b. Abdurrahman b. Mehmed’in zevce-i menkûha-i metrûkesi olup zâtı Abdurrahman Çelebi b. Hüseyin ta‘rîfleriyle mu‘arrefe olan işbu râfi‘atü’l-kitâb Afife Hatun bt. Mustafa meclis-i şer‘-i şerîfden vasî ve kayyım nasb olunan Mustafa Çelebi b. Şa‘ban mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip zevcim müteveffâ-yı mezbûr Abdullah Efendi b. Abdurrahman b. Mehmed tezevvüc murâd ettikde târîh-i kitâbdan sekiz sene mukaddem beni seksen guruş mehr-i müeccele tesmiyesiyle huzûr-ı Müslimînde tezevvüc ve kabûl edip akd-i nikâh kāim iken meblağ-ı mezbûrun yirmi guruşunu hâl-i huyûtunda kendine hibe edip ol dahi meclis-i hibede ittihâb ve kabûl etmekle ancak zimmetinde altmış guruş hakkım kalıp meblağ-ı bâkī-i mezbûru bana kable’l-edâ fevt olmağla terekesinden taleb ederim suâl olunup alıverilmesi matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl ve’l-inkâr müdde‘iye-i mezbûreden sıdk-ı makāline beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden mahmiye-i İstanbul’da Davud Paşa mahallesi sâkinlerinden mu‘arrefân-ı mezbûrân Abdurrahman Çelebi b. Ca‘fer ve Mehmed Çelebi b. Hüseyin nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr Abdullah Efendi b. Abdurrahman b. Mehmed tezevvüc murâd ettikde târîh-i kitâbdan sekiz sene mukaddem işbu müdde‘iye-i mezbûreyi seksen guruş mehr-i müeccel tesmiyesiyle huzûrumuzda tezevvüc ve nikâh edip akd-i mezbûr beynlerinde kāim iken vefât eyledi biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyu her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın gıbbe’t-tahlîfi’ş-şer‘î mûcebiyle ba‘de’l-hükm mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketbolundu.

Fi’l-yevmi’s-sânî min-Saferi’l-hayr li-sene selâsîn ve mi’e ve elf.

Şuhûdü’l-hâl: Şeyh Mehmed Efendi b. Şeyh Abdullah, Molla Mustafa b. el-Hâc İbrahim, Hüseyin Efendi b. Abdürrezzak, Abdullah Çelebi b. Şa‘ban.