Eyüp Mahkemesi 138 Numaralı Sicil (H. 1129-1131 / M. 1717-1718) cilt: 61, sayfa: 245 Hüküm no: 196 Orijinal metin no: [68a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. El-Hac Mustafa b. Hüseyin’in terekesinden ortağı Ali Çelebi’nin hakkını talebi Husûs-ı âti’l-beyânın mahallinde istimâ‘ ve tahrîri iltimas olunmağın savb-ı şer‘-i enverden Mevlânâ Mustafa Efendi b. Hüseyin irsâl olunup ol dahi medîne-i Ebâ Eyyüb Ensârî -aleyhi rahmetü Rabbihi’l-Bârî-’de Arakıyyecibaşı mahallesinde sâkin iken bundan akdem vefât eden el-Hâc Mustafa b. Hüseyin’in ile’l-vefât sâkin olduğu menzile varıp zeyl-i vesîkada muharrerü’l-esâmî Müslimîn huzûrlarında akd-i meclis-i şer‘-i şerîf ettikde müteveffâ-yı mezbûrun hayâtında kurşuncu[lu]k san‘atında şerîki olduğunu iddi‘â eden işbu bâ‘isü’l-kitâb Ali Çelebi b. İsmail nâm kimesne meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda müteveffâ-yı mezbûrun sulbî sagīr oğlu Mehmed ile sulbiye sagīre kızı Rukiye’nin tesviye-i emrlerine bâ-hüccet-i şer‘iyye vasiyy-i muhtârları olmağla müteveffâ-yı merkūmun terekesine ve zikri âtî mâl-ı şirketlerine bi’l-vesâye vâzı‘u’l-yed olan Mehmed Ağa b. İbrahim mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûr el-Hâc Mustafa b. Hüseyin b. Abdullah bin yüz otuz senesi Şa‘bânü’l-mu‘azzamı gurresinde mâlından altı bin akçe ifrâz ve ben dahi mâlımdan altı bin akçe ve birbirine halt ve hâsıl olan nemâsı beynimizde münâsefeten iktisâm olunmak üzere kurşunculuk ticâretinde şirket-i inân ile şerîkler olup hatta müteveffâ-yı mezbûr hayâtında fevtinden üç ay mukaddem vech-i muharrer üzere altı bin akçe kendi re’s-i mâlı ve altı bin akçe benim re’s-i mâlım olduğu[nu] huzûr-ı Müslimînde ikrâr ve iştihâd edip akd-i şirket ber-vech-i muharrer beynimizde kāim iken mezbûr el-Hâc Mustafa fevt olmağla akd-i mezbûr münfesih olduğuna binâen re’s-i mâlım olan meblağ-ı merkūm altı bin akçemi ve ba‘de’l-muhâsebe nemânın nısfını dahi mâl-ı şirketimizden ifrâz ve bana teslîm olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-sû’âl vasiyy-i mezbûr cevâbında tereke-i müteveffâ-yı mezbûra ber-vech-i muharrer vaz‘-ı yedini ikrâr edip müdde‘î-i mezbûrun müdde‘âsını inkâr edicek müdde‘î-i mezbûrun müdde‘âsına mutâbık mübeyyine taleb olundukda [68b] udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden medîne-i mezbûrede Otakçıbaşı mahallesi sâkinlerinden Yusuf Ağa b. Mustafa ve Hasan Çelebi b. Mustafa li-ecli’ş-şehâde meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr el-Hâc Mustafa b. Hüseyin b. Abdullah hâl-i hayâtında fevtinden üç ay mukaddem ber-vech-i muharrer altı bin akçe kendi re’s-i mâl[ı] ve altı bin akçe işbu müdde‘î-i mezbûr Ali Çelebi’nin re’s-i mâlı olup ber-vech-i muharrer nemâsı beynlerinde münâsefeten taksîm olunmak üzere kurşunculuk ticâretinde şirket-i inân ile şerîkler olduğu huzûrumuzda ikrâr ve bizi işhâd eyledi biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyu her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın gıbbe’t-tahlîfi’ş-şer‘î mûcebiyle ba‘de’l-hükm vâki‘ [hâli] mevlânâ-yı mezbûr mahallinde ketb ü tahrîr ba‘de ma‘an ba‘s olunan Çukadâr el-Hâc Mustafa b. Mehmed ve es-Seyyid Mustafa b. Sefer ile meclis-i şer‘a gelip alâ-vukū‘ihi inhâ ve takrîr etmeğin mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketbolundu. Fi’l-yevmi’s-sânî min-Muharremi’l-harâm li-sene ihda ve selasîn ve mi’e ve elf Şuhûdü’l-hâl: İmâm Mehmed Efendi b. Yusuf, Müezzin Süleyman Efendi b. Mehmed, İbrahim Çelebi b. Mehmed, el-Hâc Mustafa b. Maksud, Ali Çelebi b. Maksud