.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Eyüp Mahkemesi 138 Numaralı Sicil (H. 1129-1131 / M. 1717-1718)
cilt: 61, sayfa: 248
Hüküm no: 198
Orijinal metin no: [69a-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Hacı Ahmed Efendi b. Mustafa’nın terekesinden olan menzilin satılması

Medîne-i hazret-i Ebâ Eyyüb Ensârî -radıye anhu Rabbühü’l-Bârî-’de el-Hâc Hüsrev mahallesinde sâkin iken bundan akdem vefât [eden] el-Hâc Ahmed Efendi b. Mustafa b. Abdullah’ın verâseti zevce-i metrûkesi İsmihan Hatun bt. Mehmed ile sulbiye sagīre kızı Ümmü Gülsüm’e münhasıra ve tashîh-i mes’elesi sekiz sehimden olup sihâm-ı mezbûrdan bir sehmi zevcesi mezbûre İsmihan Hatun’a ve yedi sehmi sagīre-i mezbûre Ümmü Gülsüm’e isâbeti tahakkukundan sonra sagīre-i mezbûrun tesviye-i umûruna bâ-hüccet-i şer‘iyye vasiyy-i muhtârı olan Halil Çelebi b. İbr[a]him ile zâtı ba‘de’l-ma‘rifeti’ş-şer‘iyye mezbûre İsmihan Hatun meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde işbu sâhibü’l-kitâb Ali Ağa b. Mustafa ile oğlu Mustafa Çelebi mahzarında her biri bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ikrâr ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûrun düyûn-ı kesîresi olduğundan mâ‘adâ sagīre-i mezbûrenin nafaka ve kisve bahâya eşedd-i ihtiyâcı olup mahalle-i mezbûrda vâki‘ bir taraftan ba‘zan müteveffâ-yı mezbûrun vakıf menzili ve ba‘zan Mustafa Çelebi mülkü ve bir taraftan el-Hâc Mustafa mülkü ve bir taraftan tarîk-ı âmm [ile] mahdûd iki bâb fevkānî oda ve iki dehlîz ve bir matbah ve bir kenif ve gene bir bâb oda ve bir <> kepenk bakkal dükkânı ve bir mahzen ve bir su kuyusu ve zât-ı eşcâr-ı müsmire ve gayr-ı müsmire ve bahçe[yi] muhtevî mülk menzilin tashîh-i merkūm üzere bir sehmi merkūm İsmihan Hatun’a ve yedi sehmi sagīre-i mezbûre Ümmü Gülsüm’e isâbet ve intikāl edip menzil-i mahdûd-ı mezkûr harâba müşrif olup ta‘mîr ve termîme kifâyet eder mâlları olmayıp müteveffâ-yı mezbûrun menzil-i mahdûd-ı mezkûrdan gayrı ism-i mâl ıtlâk olunup terekesi olmamağla zarûret-i düyûn-ı müsbetesi ve sagīr-i mezbûrenin nafaka ve kisve bahâ için menzil-i mahdûd-ı mezkûr Münâdî Mehmed Çelebi yediyle iki ay mikdâr sûk-ı sultânîde mezâd olunup ragabât-ı nâs bi’l-külliye munkatı‘a oldukdan sonra mezbûrân Ali Ağa ve Mustafa Çelebi üzerlerine ale’l-iştirâk mezbûrun iki yüz yirmi guruş semen-i misli idiğini zeyl-i vesîkada muharrerü’l-esâmî Müslimîn ihbârlarıyla mütehakkık oldukdan sonra menzil-i mezbûr bi’l-cümleti’t-tevâbi‘ ve’l-levâhık ve kâffetü’l-menâfi‘ ve’l-merâfık tarafından icâr ve kabûl[ü] hâvî şurût-ı müfsideden ârî bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ile mezbûrân Ali Ağa ve Mustafa Çelebi’ye ale’l-iştirâki’s-seviy meblağ-ı mezbûr iki yüz yirmi guruşa bey‘ ve temlîk ve teslîm anlar dahi ber-vech-i muharrer iştirâk ve temellük ve teslîm ve kabz ve kabûl eylediklerinden sonra semeni olan meblağ-ı mezbûr iki yüz yirmi guruşu mezbûrân Ali Ağa ve Mustafa Çelebi yedlerinden her birimiz bi’l-asâle ve bi’l-vesâye ahz u kabz eyledik ba‘de’l-yevm menzil-i mahdûd-ı mezkûreden bi’l-asâle ve bi’l-vesâye alâka ve medhalimiz kalmayıp mezbûrân Ali Ağa ve Mustafa Çelebi’nin mülk-i müşterâları olmuşdur dediklerinde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketbolundu

Fi’l-yevmi’s-sâmin ve’l-ışrîn min-Muharremi’l-harâm li-sene ihdâ ve selasîn ve mi’e ve elf

Şuhûdü’l-hâl: Süleyman Efendi b. Mustafa, Mehmed Efendi b. Ali, es-Seyyid Hasan b. es-Seyyid Ali, el-Hâc Ali b. İbrahim, Ahmed Bey b. Osman, Hüseyin Ağa b. İbrahim