.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Galata Mahkemesi 32 Numaralı Sicil (H. 1015 - 1016 / M. 1606 - 1607)
cilt: 36, sayfa: 174
Hüküm no: 213
Orijinal metin no: [53a-1, Arapça]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Mehmed Bey b. Ali Paşa’nın Çerkez asıllı câriyesini âzad ettiği

Hüseyin Bey b. Hasan ve Anber Ağa b. Abdullah nâm kimesneler, vilâyet-i Anadolu’da vâki‘ Trabzon kasabasında vefât eden merhûm-i mebrûr Ali Paşa’nın oğlu umdetü’l-emâcid Mehmed Bey kıbelinden vekâleti nehc-i şer‘î üzre sâbit olan vekîl Hayrünnisâ bt. Mustafa nâm hâtun mahzarında, esmer, açık kaşlı, iri kara gözlü, uzun boylu, Çerkeziyyetü’l-asl ve kaşının üstünde eser-i cerh bulunan hâfızatü hâze’l-kitâb Ceyhun bt. Abdullah’dan sâdır olan da‘vâ-yı sahîha-i şer‘iyyede gıbbe’l-istişhâd şöyle şehâdet ettiler ki, müteveffâ-yı mûmâ-ileyh, kendisine rıkkını i‘tirâf eden ve lehine şâhidlik yapılan câriye-i memlûkesini -hasbeten lillâhi’l-azîm ve taleben li merzâti rabbihi’r-rahîm yevme yestezıllü’l-mer’ü tahte zılli sadakātihî ve Hz. Peygamberin “Kim müslüman bir köleyi âzâd ederse Allah ta‘âlâ onun her uzvuna mukābil âzâd edenin bir uzvunu cehennem ateşinden kurtarır.” hâdisine ri‘âyeten âzâd etmişdi. Şehâdetleri ba‘de şerâiti’l-kabûl inde’ş-şer‘ mu‘teber ve makbûl olmağın mûcebince hükm edildi. Câriye-i mezbûre bu sûretle sâir harâir-i asliyyât-ı mükellefât gibi hürre oldu ve efendisi üzerine sâbit olan hakk-ı velâdan gayrı üzerinde kimesnenin hakkı kalmadı. Cerâ zâlike ve hurrire fi’l-yevmi’s-sâdis min şehri Cumâdelûlâ sene sitte aşere ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Zülfikār b. Abdullah, Rıdvan b. Abdullah, Derviş b. Abdullah ve gayruhüm