.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Bab Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H. 1077 / M. 1666 - 1667)
cilt: 17, sayfa: 812
Hüküm no: 1059
Orijinal metin no: [126b-4]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Beytülmâl tarafından el konulan terekenin mirasçılara intikali

Vilâyet-i Rumeli’nde bi’l-fi‘l kasaba-i Mostar kadısı olan Ahmed Efendi b. Hüseyin b. Mehmed kıbelinden ünvânı ile mu‘anven hat ve hatmini hâvî bin yetmiş yedi senesi Ramazân-ı şerîfi gurresi ile müverrah Abdülmümin Efendi b. el-Hâc Osman yediyle nakl-i şer‘î vârid olup mazmûnunda kasaba-i Mostar’da vâki‘ el-Hâc Memi mahallesi sükkânından Abdülmümin Efendi b. el-Hâc Osman ve anası Sâkine bt. Mustafa’dan da‘vâ-yı sahîha-i şer‘iyye ile mesbûk istişhâd-ı şer‘î sudûrundan sonra udûl-i müslimînden olup kasaba-i mezbûrede vâki‘ Köse Hoca mahallesi sâkinlerinden el-Hâc Ahmed Ağa b. el-Hâc Hüseyin b. Ali ve el-Hâc Memi mahallesinden İbrahim Çelebi b. el-Hâc Osman b. Musa nâm kimesneler nakl ve tahvîl için mahall-i cerh ve ta‘dîlde edâ-i şehâdet-i şer‘iyye edip fi’l-asl kasaba-i mezbûrda vâki‘ el-Hâc Memi mahallesi ahâlîsinden olup Dârü’l-hilâfeti’l-aliyye Kostantıniyye’de vâki‘ sa‘âdetlü ve devletlü Vâlide Sultan hazretlerinin câmi‘-i şerîfi kurbunda sâkin iken bundan akdem vefât edip muhallefâtı mahmiye-i mezbûrede beytülmâl emîni yedinde mazbûta olan bostânî Grabucazâde demekle ma‘rûf Ahmed Bey müsteşhide-i merkūme Sâkine’nin oğlu ve müsteşhid-i mezbûr Abdülmümin Efendi’nin li ebeveyn karındaşıdır, babaları ismi el-Hâc Osman, anaları ismi mesfûre Sâkine ve cedleri ismi Ali ve maskat-ı re’sleri kasaba-i mezbûrda vâki‘ el-Hâc Memi mahallesidir müteveffâ-yı mezbûrun verâseti merkūm Abdülmümin Efendi’ye ve anası mezbûre Sâkine’ye münhasıra olup anlardan gayrı vârisi ve muhallefâtına âhar müstahık olduğu ma‘lûmumuz değildir cümle muhallefâtı müsteşhidân-ı mezbûrâna irs-i şer‘î ile intikāl etmeğin muhallefât-ı mezbûreyi vaz‘-ı yed eden beytülmâl emîninden ve sâir vâzı‘ü’l-yed olanlardan hak taleb ve da‘vâ ve ahz u kabz vardır biz bu husûsa vech-i meşrûh üzre şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri hayyiz-i kabûlde vakı‘a oldukdan sonra mezbûre Sâkine müteveffâ-yı mezbûrun muhallefâtından bi hasebi’ş-şer‘ kendiye âid olan sülüs hisse-i şer‘iyyesini vâzı‘ü’l-yed olanlardan taleb ve da‘vâ ve ahz u kabz ve kendiye îsâle ve kabz ve îsâl mütevakkıf olduğu umûra ve lede’l-hükkâmi’l-kirâm mürâfa‘aya hâmil-i hâze’l-kitâb oğlu mezbûr Abdülmümin Efendi’yi kendi tarafından vekîl ve nâib-i menâb nasb ve ta‘yîn edip ol dahi vekâlet-i mezkûreyi kabûl ve hidemât-ı lâzımesini edâya müte‘ahhid olduğu bulunmağın kitâb-ı mezbûr nâkil-i mezbûr Abdülmümin Efendi’nin …? hâlâ şıkk-ı evvel defterdârı kāimmakāmı olup müteveffâ-yı mezbûr Ahmed Bey’in vârisi olmayıp terekesi beytülmâle âid olmak zu‘mu ile terekesine vâzı‘ [134a] ü’l-yed olan emîrü’l-ümerâ’i’l-kirâm Mehmed Paşa mahzarında dîvân-ı hazret-i kāimmakām-ı sadr-ı a‘zamîde akd olunan meclis-i şer‘-i âlîde feth ve kırâat ve istintâk olundukda müşârün-ileyh Mehmed Paşa vech-i muharrer üzre tereke-i müteveffâ-yı mezbûra vaz‘-ı yedini ikrâr lâkin kitâb-ı mezbûrun mûmâ-ileyh Ahmed Efendi’nin kıbelinden vârid olup zeylinde olan hat ve hatmi mûmâ-ileyh Ahmed Efendi’nin hat ve hatmi olduğunu inkâr etmeğin mezbûr Abdülmümin Efendi’den kitâb-ı mezbûr mûmâ-ileyh Ahmed Efendi’nin kıbelinden vârid kitâbı ve zeylinde olan hat ve hatmi dahi mûmâ-ileyh Ahmed Efendi’nin hat ve hatmi olduğuna beyyine taleb olundukda zeyl-i kitâbda mastûrü’l-esâmî olup yol şâhidleri olan Ömer Beşe b. Hürrem ve Zülfikār b. İbrahim nâm kimesneler li ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-hakīka kitâb-ı mezbûru kasaba-i Mostar kadısı olan mûmâ-ileyh Ahmed Efendi b. Hasan b. Mehmed bizim üzerimize kırâat edip isimlerimizi zeylinde yazıp huzûrumuzda imzâ ve mühürleyip hat ve hatmine bizi işhâd eyledi, biz kitâb-ı mezbûrun mûmâ-ileyh Ahmed Efendi kıbelinden vârid kitâb ve zeylinde hat ve hatmi olduğuna şâhidleriz, şehâdet dahi ederiz deyû her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettiklerinde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiyye şehâdetleri makbûle olup mûcebince mezbûrân Abdülmümin Efendi ve Sâkine’nin vech-i muharrer üzre verâsetlerine ve mezbûr Abdülmümin Efendi’nin vâlidesi mezbûre Sâkine tarafından vekâletine hükm olundukdan sonra tereke-i müteveffâ-yı mezbûru merkūm Abdülmümin Efendi’ye teslîme müşârün-ileyh Mehmed Paşa’ya tenbîh olunmağın mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’l-hâmis aşer min Şevvâli’l-mükerrem li sene seb‘a ve seb‘în ve elf.


Şuhûdü’l-hâl: Umdetü’l-emâsil ve’l-eşbâh İsmail Ağa b. Serçavuşân-ı dergâh-ı âlî, emîrü’l-ümerâ’i’l-kirâm Şaban Paşa Şıkk-ı sânî defterdârı, fahrü’l-akrân Eyüb Ağa b. ( ) Kethüdâ-yı hazret-i efendi, çukadâr Hasan b. Abdullah.