.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 3 Numaralı Sicil (H.1027/ M. 1618)
cilt: 13, sayfa: 468
Hüküm no: 721
Orijinal metin no: [87b-1]
Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Sadrazam Halil Paşa’nın hâsları reayasının yasal olmayan vergi talebiyle rencide olunmaması

Sadr-ı a‘zam hazretlerinin re‘âyâsına müte‘allikdir. Efâzılu kuzâti’l-Müslimîn evâlî vülâti’l-muvahhidîn me‘âdinü’l-fezâ’il ve’l-yakīn hüccetü’l-hak ale’l-halkı ecma‘în, vâris-i ulûmü’l-enbiyâ ve’l-mürselîn el-muhtâssûn bi mezîdi inâyeti’l-meliki’l-mu‘în İstanbul ve Üsküdar ve Galata ve Hâslar kadıları -zîdet fezâilühum- tevkī‘-i refî‘-i hümâyûn vâsıl olıcak ma‘lûm ola ki, düstûr-ı ekrem müşîr-i efham nizâmü’l-âlem müdebbir-i umûri’l-cumhûr bi’l-fikri’s-sâkıb, mütemmim-i mehâmmi’l-enâm bi’r-re’yi’s-sâ’ib müessis-i bünyâni’d-devleti ve’l-ikbâl, müşeyyid-i erkâni’s-sa‘âdeti ve’l-iclâl el-mahfûf bi sunûfi avâtıfi’l-meliki’l-a‘lâ Vezîriâzam Halil Paşa -edâmallahu te‘âlâ iclâlehû-nun taht-ı kazânızda vâki‘ olan hâsları re‘âyâsının cizye ve ispençe ve yava ve kaçkın ve resm-i bennâk ve mâl-ı gāib ve mâl-ı mefkūd ve beytü’l-mâl-i âmme ve hâssa ve kasabiyye ve masdariyye ve ibrişim ve kul ve hamr masdariyyesi ve avârız-ı dîvâniyye ve kalenderiyye ve resm-i gerdek ve koyun ve mîrî tuz ve acemioğlanı ve ipek ve mankır devşirmesi ve kapıcılar resm-i ve fıçı ve kazma ve kürek akçe ve yağ akçesi ve arpa ve saman ve balık emînleri ve istimâr ve Hızır İlyas akçesi ve ordu-yı hümâyûn talebiyle ve ümenâ ve ummâl ve mültezimîn ve muhtesib ve subaşı ve gayrı işe mübâşir olanlar ta‘addîsi müşârun-ileyhin re‘âyâsına gadr u hayf etmekle, bir def‘a müşârun-ileyh tarafından alınan cizye ve ispençe ve gayrı küllî ve cüz’î mahsûl için ellerine mühürlü temessük alan re‘âyâlarına tekrâr cizye ve ispençe ve bâd-ı hevâ ve zikr olunan hukūk ve rüsûmdan aslâ bir nesne teklîf olunmayıp rencîde olmamaları bâbında mâliye tarafından verilen emr-i şerîf mûcebince, merhûm ve mağfûrun-leh babam Hudâvendigâr -tâbe serâhu- zamânında emr-i şerîf verilip, cülûs-ı hümâyûnum vâki‘ olmakla, ol hükm-i şerîfin tecdîd olması istid‘â olunmağın buyurdum ki, ( ) vardıkda bu bâbda mukaddemâ mâliye tarafından Dîvân-ı hümâyûn’umdan verilen emr-i şerîf mûcebince, bir def‘a mûmâ-ileyh tarafından alınan ispençe ve cizye ve sâir küllî ve cüz’î mahsûlü için ellerinde olan temessüklere muhâlif tekrâr cizye ve ispençe ve bâd-ı hevâ ve zikr olunan hukūk ve rüsûm ve sâir tekâlîfden aslâ bir nesne aldırmayıp, ümenâ ve ummâl ve mübâşirîn-i a‘mâlden bir ferde müşârun-ileyhin re‘âyâsı olagelene muhâlif bir vechile rencîde etdirmeyesiz, memnû‘ olmayanları yazıp arz eyleyesiz, şöyle bilesiz alâmet-i şerîfe i‘timâd kılasız. Tahrîren fî evâsıtı Cemâziyelâhir sene seb‘a ve ışrîn ve elf. Be makām-ı Kostantıniyye.