İstanbul Mahkemesi 10 Numaralı Sicil (H. 1072-1073 / M. 1661-1663) cilt: 51, sayfa: 374 Hüküm no: 378 Orijinal metin no: [48a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Şaban’ın Leh asıllı kölesi İbrahim b. Abdullah’ı azat ettiği
Itk-nâme.
Mahmiye-i İstanbul’da Mollagürânî kurbünde Tahtaminâre mahallesinde sâkin Dergâh-ı âlî yeniçerilerinin Orta Câmi‘-i şerîfinde hâlâ kayyûmbaşı olan el-Hâc Şaban b. ( ) nâm kimesne tarafından da‘vâ-yı câ’i’z-zikre vekîl olup Ahmed Beşe b. Osman ve Ali b. Abdi nâm kimesneler şehâdetleri ile şer‘an vekâleti sâbite olan dâmadı İbrahim Beşe b. Abdullah meclis-i şer‘de işbu orta boylu açık kaşlı gök elâ gözlü Lehiyyü’l-asl bâ‘isü’l-vesîka İbrahim b. Abdullah mahzarında bi’l-vekâle üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip mezbûr İbrahim müvekkilim mezbûr el-Hâc Şaban’ın silk-i mülkünde münselik abd-i müşterâsı iken târih-i kitâbdan üç sene mukaddem müvekkilimin mülkünden ayak ve firâr eylemiş idi hâlâ mezbûru meclis-i şer‘a ihzâr eyledim suâl olunup müvekkilim mezbûr için bana teslîm olunmak murâdımdır dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr İbrahim cevâbında fi’l-hakīka ben müvekkil-i mezbûr el-Hâc Şaban’ın ber-vech-i muharrer abd-i müşterâsı olup lâkin târih-i vesîkadan on sene mukaddem Hâcc-ı Şerîfe teveccüh ve azîmet eyledikde mahmiye-i mezbûrede Uzunçarşı’da Çıkrıkçılar içinde huzûr-ı Müslimînde beni i‘tâk ve tahrîr ve Müslimîni işhâd eylemiş idi deyü def‘le mukābele edecek akībe’l-istintâk ve’l-inkâr mezbûr İbrahim’den sıdk-ı makālini mübeyyin beyyine taleb olundukda ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden olup sûk-ı mezbûrda vâki‘ Çıkrıkçı tâifesinden Mehmed b. Ali ve Hüseyin b. Oruç nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup istişhâd olunduklarında fi’l-vâki‘ müvekkil-i mezbûr el-Hâc Şaban târih-i vesîkadan on sene mukaddem Hâcc-ı Şerîfe azîmet eylediğinde zikrolunan Çıkrıkçılar sûkı içinde mezbûr İbrahim huzûrunda i‘tâk ve tahrîr ve bizi işhâd eyledi biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz, şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iye eylediklerinde mezbûrânı tezkiye için cânib-i şer‘den Abdülkadir Efendi b. Mehmed el-Burûsî irsâl ol dahi mahallerine varıp şâhidân-ı mezbûrânın keyfiyet-i hâllerin suâl eyledikde sûk-ı mezbûr ahâlîsinden Kethudâ Ali Beşe b. Nasuh ve Seyyid Mehmed Çelebi b. Seyyid İsmail ve Osman Çelebi b. Muharrem nâm kimesneler şâhidân-ı mezbûrân âdiller olup makbûlü’ş-şehâde olduklarını alâ-tarîkı’ş-şehâde haber verdiklerini mevlânâ-yı mezbûr ile ma‘an irsâl olunan el-Hâc Veli b. Ali ile meclis-i şer‘a gelip ihbâr eylediklerinde şâhidân-ı mezbûrânın şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince mezbûr İbrahim’in ıtkına hüküm olunup mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fi’s-sâdis aşer min-Ramazani’l-mübârek li-sene isneteyn ve seb‘în ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Vehkerci? Osman Çelebi b. Muharrem, Şaban b. Ali, Çıkrıkçı el-Hâc Süleyman, Çıkrıkçı Mustafa Çelebi b. Mehmed, Siyavuş Bey b. Abdullah.
|