İstanbul Mahkemesi 10 Numaralı Sicil (H. 1072-1073 / M. 1661-1663) cilt: 51, sayfa: 577 Hüküm no: 674 Orijinal metin no: [83b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Valide Sultan’a ait mülk arsa ile Cafer Ağa Vakfı’na ait arsanın değiştirilmesi Hüccet-i istibdâl-i Hazret-i Vâlide Sultan [be]-vakf-ı arsa-i hâliye-i Cafer Ağa der-mütevellî Süleyman Ağa. Sultanü’l-muhadderâti’l-mu‘azzama bürhânü’l-muvakkarâti’l-mufahhama aliyyetü’z-zât safiyetü’s-sıfât sahibü’l-hayrât ve’l-hasenât râgıbetü’s-sadakāt ve’l-meberrât zâtü’l-aliyy ve’s-sa‘âdât nâdiretü’l-edvârı’l-felekiyye bârikatü’l-envârı’l-melekiyye matla‘u ‘izzeti’s-saltanati’s-seniyyeti’l-kāhire sadefü dürretü’l-hilâfeti’l-kāhire Hazret-i Vâlide Sultan -dâmet ismetühâ- taraf-ı bâhirü’ş-şereflerinden kethudâlıkları şeref-i hizmeti ile şeref-yâb olan umdetü ashâbi’l-izzi ve’l-ikbâl kıdvetü erbâbü’l-câh ve’l-celâl zü’d-devleti’l-kāhire ve’l-‘izzetü’l-bâhire hâvi’l-mekârim ve’l-ihsân el-mahfûfu bi-sunûf-i avâtıfi’l-meliki’l-mennân ‘izzetlü Hazret-i Hasan Ağa b. ( ) hazretleri mahmiye-i İstanbul’da Cafer Ağa Vakfı’na hâlâ mütevellî olan Süleyman Ağa b. Abdullah meclis-i şer‘a hâzırân olup “Men benâ lillâhi mesciden benâ’llâhu beyten fi’l-cenneti” hadîs-i şerîfinin mazmûnuna mâ-sadak olmak için Adliye ta‘bîr olunup hâlâ müceddeden binâ olunan câmi‘-i şerîf kurbünde vakf-ı mezbûr vakfından olup bin yetmiş Zilka‘desi’nin on altıncı gününde vâki‘ olan harîk-i kebîrde muhterik lede’l-ahâlî ma‘lûmü’l-hudûd arsa-i hâliye ile mûmâ-ileyhâ Vâlide Sultan hazretlerine mahmiye-i merkūmede Kâtib Kasım mahallesinde vâki‘ lede’l-ahâlî ma‘lûmü’l-hudûd hükm-i şer‘î ve hatt-ı hümâyûn ile temlîk olunan Meryem Ana Kenîsesi tarîk-i âm tarafından tûlen ve arzan be-hesâb-ı şatrancî dört yüz yetmiş sekiz zirâ‘ arsa ile istibdâl murâd etdiklerinde kıbel-i şer‘den Mevlânâ Mu‘îd Mustafa Efendi irsâl olunup ol dahi hâssa mi‘mârlardan Üstâd Hasan ve zeyl-i rakīmde isimleri mastûr ebniye ve sukūf ahvâline vukūf ve şu‘ûru olan bî-garaz Müslimîn ile arsa-i merkūme-i memlûke üzerine varıp akd-i meclis eyledikde mi‘mâr-ı mezbûr arsa-i memlûke-i merkūmeyi mütevellî-i merkūm huzûrunda mesâha edip ber-vech-i muharrer dört yüz yetmiş sekiz zirâ‘ bulunup her zirâ‘ı ikişer yüz akçeden doksan beş bin altı yüz akçedir ve ecr-i mislî beher yevm dokuzar akçedir ve arsa-i mevkūfenin dahi üzerine varıp ba‘de’l-mesâha tûlen ve arzan dört yüz elli dört zirâ‘ olup her zirâ‘ı yüzer akçeden kırk beş bin iki yüz akçedir ve ecr-i misli beher yevm dörder akçedir arsa-i memlûke rey‘ ve galle ve kıymet cihetinden arsa-i mevkūfeden evfer ve ekser olduğunu haber verdiklerinden sonra vâki‘ hâli mevlânâ-yı mezbûr mahâllinde tahrîr ve ba‘dehû ma‘an irsâl olunan Osman Çelebi ve Hasan Çelebi ile meclis-i şer‘a gelip ber-minvâl-i muharrer istibdâl min-külli’l-vücûh cânib-i vakfa nâfi‘ olduğunu ihbâr edip bâ-fermân-ı âlî muvakkı‘-ı sadr-ı kitâb olan âlim-i âmil, fâzıl-ı kâmil, şerîh-i muâdil efendi hazretleri arsa-i memlûke-i merkūmeyi arsa-i mevkūfe-i muhterika ile istibdâline izin verip onlar dahi mübâdele edip [84a] ber-vech-i şer‘î istibdâl tamam oldukdan sonra müşârün-ileyh Hasan Ağa hazretleri meclis-i mezbûrda takrîr-i kelâm edip istibdâl-i mezbûr üzere arsa-i mevkūfe mûmâ-ileyhâ Vâlide Sultan hazretlerinin mülkü olmuş iken mütevellî-i mezbûr ke’l-evvel vakıf olmak üzere vaz‘-ı yed eder suâl olunup kasr-ı yedlerine tenbîh olunmasını taleb ederim dedikde gıbbe’s-suâl mütevellî-i mezbûr cevâbında vâkıf istibdâli şart etmedikçe istibdâl sahîh olmamağla ol arsayı ke’l-evvel vakıf için zabt [ve] vaz‘-ı yed ederim dedikde müşârün-ileyh Hasan Ağa hazretleri i‘âde-i kelâm edip fi’l-vâki‘ kazıyye minvâl-i muharrer üzeredir lâkin hâkimü’ş-şer‘i’ş-şerîf min-ciheti’r-rey‘ ve’l-galle ekser ve efver olan bedel ile bâ-fermân-ı âlî istibdâli tecvîz edecek nakz ve nakīzına mecâl muhâldir deyü istibdâl-i mezbûrun sıhhatine hüküm taleb etdikde hâkim-i müşârün-ileyh -esbağallâhu ni‘amehû aleyh- hazretleri dahi istibdâl-i mezbûrun sıhhatine ve bedel verilen arsa-i memlûkenin vakfiyetine ve vakıf olan arsanın mülkiyetine âlimen bi’l-hilâf alâ-kavli men-yerâhu mine’l-eimmeti’l-müctehidîn hükm-i sahîh-i şer‘î ve kazâ-i sarîh-i mer‘î kıldıktan sonra arsa-i memlûke vakıf oldu. Fi’l-yevmi’s-sâbi‘ aşer min-Şevvali’l-mükerrem li-sene isneteyn ve seb‘în ve elf. Şuhûdü’l-hâl: es-Sâbıkūn.