İstanbul Mahkemesi 18 Numaralı Sicil (H. 1086-1087/M. 1675-1676) cilt: 18, sayfa: 443 Hüküm no: 465 Orijinal metin no: [124b-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Zeyneddin Çelebi b. Sâlih’in ev ve arsasını Fâtıma bt. Mehmed Beşe’ye sattığı
Mahmiye-i İstanbul’da Molla Ahaveyn mahallesi sâkinlerinden Zeyneddin Çelebi b. Sâlih nâm kimesne meclis-i şer‘-i şerîfde bâ‘isetü hâze’l-kitâb Fâtıma nâm hâtunun babası ve tarafından husûs-ı âti’l-beyâna vekîl olduğu zâtını ma‘rifet-i şer‘iyye ile ârifân İmâm Mehmed Efendi b. Ali ve Müezzin Mustafa Efendi b. Ahmed nâm kimesneler şehâdetleri ile şer‘an sâbit olan Mehmed Beşe b. Mustafa nâm kimesne mahzarında ikrâr ve takrîr-i kelâm edip akd-i âti’z-zikrin sudûruna değin yedimde mülk ve hakkım olup mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan Alacacızâde Hüseyin Çelebi mülkü ve bir tarafdan Abdülbâkī Çelebi vakfı ve bir tarafdan ba‘zan nâzır Mehmed Beşe ve ba‘zan nakkāş Mustafa Çelebi mülkleri ve bir tarafdan üzerinde binâsı mülküm olup zikr-i âtî vakıf arsa ile mahdûd iki bâb fevkānî oda ve bir sofa ve tahtânî bir matbah ve bir su kuyusu ve kenîf ve bahçeyi müştemil mülk menzilimi, cemî‘ tevâbi‘ ve levâhık ile mezbûre Fâtıma’ya tarafeynden îcâb ve kabûlü hâvî şurût-ı müfsideden ârî bey‘-i [125a] bâtt-ı sahîh-i şer‘î ile iki yüz esedî guruşa bey‘ ve teslîm tûlen? on dört ve arzen? dört bi hesâb-ı terbî‘î elli altı zirâ‘ arsasını, merhûme Muhsine Hâtun vakfından icâre-i mu‘accele ve ayda on akçe icâre-i müeccele ile taht-ı tasarrufumda olup üzerinde olan ebniyesi mülküm olup mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan sâlifü’z-zikr menzil ve bir tarafdan müezzine meşrûta menzil ve bir tarafdan tarîk-i âm ile mahdûd fevkānî bir bâb oda ve bir sofa ve bir gasilhâne ve bir kenîfi müştemil menzilin dahi ebniye-i mezkûresi müvekkile-i mezbûre Fâtıma Hâtun’a otuz kıt‘a esedî guruşa bey‘ ve teslîm ve arsasının hakk-ı tasarrufunu izn-i mütevellî ile yirmi dört guruş bedel mukābelesinde ferâğ ve tefvîz ol dahi iştirâ ve tesellüm ve tefevvüz ve kabûl eyledikden sonra semeneyn-i mezbûreyn cem‘an iki yüz otuz guruş ve bedel-i mezbûr yirmi dört guruş min haysi’l-mecmû‘ iki yüz elli dört guruşu mezbûre Fâtıma Hâtun yedinden tamâmen ahz u kabz eyledim ba‘de’l-yevm evvelâ zikr olunan menzilin cümlesi ve sâniyen zikr olunan menzilin ebniyesi müvekkile-i mezbûre Fâtıma Hâtun’un mülk-i müşterâsıdır, keyfe mâ yeşâ’ ve yahtâr mutasarrıfe olsun ve arsa-i mezbûre hakk-ı müfevvezidir emsâl[i] gibi tasarruf eylesin dedikde gıbbe’t-tasdîki’ş-şer‘î mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sânî min şehri Rebî‘ilâhir li sene seb‘a ve semânîn ve elf min hicreti men lehü’l-izzi ve’ş-şeref.
Şuhûdü’l-hâl: el-İmâm Ahmed Efendi b. Ali, Mustafa Efendi b. Ahmed el-Müezzin, Ahmed Ağa b. Mehmed, Alacacızâde Hüseyin Çelebi b. Mehmed, Muharrem Ağa b. Zeyneddin, Hocazâde Mustafa Çelebi b. Hasan, nakkāş Mehmed Çelebi b. Hasan, nakkāş Mustafa Çelebi b. ( ) ve gayruhüm.
|