İstanbul Mahkemesi 22 Numaralı Sicil (H. 1107-1108 / M. 1695-1697) cilt: 57, sayfa: 270 Hüküm no: 170 Orijinal metin no: [59a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Kırımlı Mustafa b. Oruc’un vereselerinin terekedeki hisselerini vasîden alıp getirmeleri için Süvariyan Ağası İbrahim b. Ali ile Mehmed b. Murtaza’yı vekil tayin ettikleri Diyâr-ı Kırım’da hâlâ Kerş kadısı olan Hüseyin Efendi b. Burhaneddin b. Ali imzâsıyla mümzâ ve hatmiyle mahtûm târih-i kitâb senesi Şa‘bâni’l-mu‘azzam’ı gurresi târih ile müverrah nakl-i şer‘î vârid olup mazmûnu Taman kazâsına tâbi‘ Kayni? nâm karye sâkinelerinden Miyâse ve Fâtıma bintey Oruc b. Çero nâm hatunlardan vech-i âtî üzere da‘vâ-yı sahîha-i şer‘iye ile mesbûk istişhâd-ı şer‘î sudûrundan sonra udûl-i Müslimînden ve kasaba-i Kerş ahâlîsinden olup ve zât-ı mezbûretânı ma‘rifet-i şer‘iye ile ârifân Mehmed Seyyid Efendi b. Abdülcabbar b. Mehmed ve Ataullah Efendi b. Mehmed Efendi b. Receb nâm kimesneler nakl ve tahvîl için mahâll-i cerh ve ta‘dîle h[â]zırân olup herbiri şöyle edâ-i şehâdet-i şer‘iye eylediler ki fi’l-asl karye-i mezbûre ahâlîsinden olup hâlâ Babadağı muhâfazasında olan düstûr-ı mükerrem sa‘âdetlü Yusuf Paşa hazretlerinin etbâ‘ından olmağla kasaba-i İsakcı’da fevt olup terekesi vasîsi yedinde mazbûta idiği mesmû‘umuz olan el-Hâc Mustafa b. Oruc b. Çero müsteşhidân-ı mezbûretân Miyâse ve Fâtıma ile li-ebin karındaşlar olup babaları ismi Oruc ve vâlideleri Canberay bt. Mehmed ve cedleri ismi Çero maskat-ı re’sleri karye-i mezbûredir müteveffâ-yı mezbûr el-Hâc Mustafa’nın verâseti ancak karındaşları müsteşhidân-ı mezbûretân Miyâse ve Fâtıma’ya münhasıradır gayrı vârisi ve terekesine müstahıkk-ı âhar olduğu ma‘lûmumuz değildir biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet ederiz deyü herbiri edâ-i şehâdet-i şer‘iye eylediklerinde gıbbe’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle oldukdan sonra <> mezbûre Miyâse tereke-i müteveffâ-yı mezbûrdan kendiye isâbet eden hisse-i şer‘iyesini vasîyy-i mezbûrdan ve sâir vâzı‘u’l-yed olanlardan taleb ve [da]‘vâ ve ahz u kabza ve kendiye îsâle zevci el-Hâc Mehmed b. Murtaza nâm kimesneyi ve merkūme Fâtıma dahi kezâlik tereke-i mezbûreden hisse-i şer‘iyesini vasîyy-i mezbûrdan ve sâir vâzı‘u’l-yed olanlardan taleb ve da‘vâ ve ahz u kabza ve kendiye îsâle zevci Süvâriyân Ağası İbrahim b. Ali’yi herbiri vekîl nasb u ta‘yîn edip mezbûrândan herbiri dahi vekâlet-i mezbûreyi kabûl ve merâsimini edâya ta‘ahhüd eylediğini hâvî bulunmağın nakl-i mezkûr <> vekîlân-ı mezbûrân talebleriyle dîvân-ı kāimmakām-ı hazret-i sadrazamîde ma‘kūd meclis-i şer‘-i şerîf-i âlîde tereke-i müteveffâ-yı mezbûra vâzı‘u’l-yed olan vasî Hüseyin Ağa b. Süleyman muvâcehesinde feth u kırâet ve istintâk olundukda vasîyy-i mezbûr cevâbında tereke-i müteveffâ-yı mezbûra bi’l-vesâye vaz‘-ı yedini ikrâr lâkin nakl-i mezbûrun mevlânâ-yı mezbûr kıbelinden vürûdunu inkâr edicek müdde‘iyân-ı mezbûrândan nakl-i mezbûrun mevlânâ-yı mezbûr kıbelinden vürûduna beyyine taleb olundukda udûl-i Müslimînden ve zeyl-i nakl-i mezbûrda mastûrü’l-esâmî olan şuhûd tarîkinden olup hâlâ mahrûse-i Galata’da Yağkapanı kurbünde sâkin Yakub Reis b. Mehmed ve mahmiye-i İstanbul’da Suluhan’da müsâfiren sâkin el-Hâc Ali Ağa b. Mehmed nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i mezbûra hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka işbu nakl-i mezbûru hâlâ Kerş kadısı olan mûmâ-ileyh Hüseyin Efendi b. Burhaneddin b. Ali bizim huzûrumuzda ba‘de’l-kırâet imzâ edip ve mühürleyip ve hatt u hatmine bizi işhâd eyledi hâlâ nakl-i mezbûrun zeylinde olan hat ve zahrında olan hâtem mûmâ-ileyh Hüseyin Efendi’nin hatt u hatmidir biz nakl-i mezkûr hâlâ Kerş kadısı olan mûmâ-ileyh Hüseyin Efendi kıbelinden vürûduna bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü herbiri edâ-i şehâdet-i şer‘iye eylediklerinde gıbbe’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle ba‘de’l-hükm ve’t-tenbîh mâ hüve’l-vâki‘ bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’s-sâmin aşer min-şehri Ramazani’l-mübârek li-sene seb‘a ve mie ve elf. Şuhûdü’l-hâl: Umdetü erbâbü’t-tahrîr ve’l-kalem Yusuf Efendi Tezkire-i evvel, zübdetü ashâbi’t-tastîr ve’r-rakām Hâfız Efendi Tezkireî-i sânî, fahrü’l-eşbâh ve’l-a‘yân ( ) Ağa Ser-çavuşân, fahrü’l-akrân Muhzır Ağa