İstanbul Mahkemesi 24 Numaralı Sicil (H. 1138-1151/M.1726-1738) cilt: 21, sayfa: 326 Hüküm no: 243 Orijinal metin no: [72a-2] Bu defter İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ortaklığı ile hazırlanmıştır. Bulgurlu karyesi ahalisinin karasığır beslemesine vakıf vazifelilerce engel olunmaması Ma‘rûz-ı dâ‘îleridir ki Ashâb-ı arzuhâl Bulgurlu nâm karye ahâlîleri meclis-i şer‘de karye-i mezbûre mütevellîsi Şerîfe Hayrunnisâ nâm hâtunun vekîl-i müsecceli es-Seyyid İsmail Efendi mahzarında mezbûr İsmail Efendi ile bundan akdem murâfa‘a-i şer‘ olduğumuz[da] kadîmden biz karye-i mezbûrede kara sığır besleyip ve donbay beslemek mu‘tâdımız değil iken ahd-i karîbden beri on bir nefer kimesneler donbay beslemeleriyle bağ ve tarlalar ashâbı mutazarrır ve mütevelliye-i mezbûrenin dahi izni olmamakla ve cümlemiz yedlerimizde olan bağ ve tarlaların öşür ve bedel-i öşrünü cânib-i vakfa verdiğimizden sonra resm-i otlak taleb olunmak hilâf-ı kānûn olduğuna binâen yedimizde iki kıt‘a evâmir-i şerîfe olup ve kimimizin yedinde olan menâzil ebâ an ced arsa ve binâları irsen mülkümüz ve kimimizin şirâen mülkümüz üzre yetmiş seksen seneden beri işbu yedlerimizde olan mübâyaa hüccetleri mantûkunca bilâ nizâ‘ zabt edegelip ve taraf-ı vakıfdan arsaları için mukāta‘a taleb olunmayıp her birimizin mülkiyyet üzre müstened-i şer‘iyyeler ile irsen ve şirâen zabt ve tasarruf edegelip ve zamân mürûr etmekle mütevelliye-i mezbûre yedinde olan fetvâ-yı şerîfe mûcebince vakfın sıhhatinin medârı olan temlîk-i ashâb? ve zikr olunan menâzillerimiz arsalarının vakf-ı müseccel-i sahîh olduğunun sübûtu müte‘azzir olmağla gerek vakıf cânibinden ve gerek her birimizin kadîmden zabt olunageldiği üzre ibkāen mâ kâne alâ mâ kân hilâf-ı kadîm ta‘arruz olunmamak [72b] iktizâ eylediği zâhir oldukdan sonra fîmâ ba‘d hilâf-ı mu‘tâd-ı kadîm donbay beslememek üzre zarar-ı fâhiş olduğuna binâen taraf-ı şer‘den her birimize tenbîh olundukdan sonra mütevelliye-i mezbûre tarafından dahi yedlerimizde olan kara sığır inekleri ve öküzlerimizden hilâf-ı mu‘tâd ve kat‘â otlak akçesi taleb olunmayıp ve hânelerimizden dahi kadîmden icâre-i mu‘accele ve müecceleyi ve yâhud arsası mukāta‘a-i kadîmeli ve binâsı mülk olan menâzilden mâ‘adâ kadîmî icâreleri olmayan menâzillerimiz arsalarından kat‘â nesne taleb etmemek vekîl-i mezbûra dahi şer‘an tenbîh olundukda tarafeynden her birimiz ber vech-i muharrer râzı ve müte‘ahhid olmuşiken, mütevelliye-i mezbûreden gayrı vâkıfın âhar evlâdı tarafından vekâleten yorgancı Ahmed nâm kimesne, fîmâ ba‘d ben size kara sığır ineği dahi besletmem ve bey‘ ü şirâ ettirmem deyû hilâf-ı şer‘ ve hilâf-ı emr-i âlî ednâ bahâne ile her bâr üzerimize Bostancı hasekisi mübâşirler ta‘yîn ve bu gûne cevr ü eziyyetinin nihâyeti olmadığından mâ‘adâ mezbûr yorgancı Ahmed gāyet şedîd ve eşirrâdan olmağla gerek cânib-i vakfın ve gerek cümlemizin ihtilâline bâ‘is olmuşdur deyû teşekkî ve fîmâ ba‘d mezbûr yorgancı Ahmed vekâlete ve yâhud bir tarîkle kat‘â umûr-ı vakfa müdâhale ettirilmemek bâbında müekked fermân-ı âlî iltimâs ettikleri ma‘lûm-ı devletleri oldukda, nefsü’l-emr mezbûr yorgancı Ahmed nüfûs-ı şerîreden olmağla fukarâ-i mezbûrûnun merâmlarına müsâ‘ade ve mezbûr yorgancı Ahmed ber vech-i muharrer kat‘â umûr-ı vakf-ı mezbûra müdâhale ettirilmemek bâbında hükm-i hümâyûn recâ eyledikleri huzûr-ı âlîlerine i‘lâm olundu. Fî 5 Rebî‘ilâhir sene [1]139.