.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 25 Numaralı Sicil (H. 1179-1180 / M. 1765-1767)
cilt: 76, sayfa: 365
Hüküm no: 427
Orijinal metin no: [181-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Hakim takımı tabir olunan Yanyalı celeplerin İstanbul’a getirmiş oldukları koyunların irade doğrultusunda kasaplara teslim olunması

Bâ-sah

İ‘lâmı mûcebince yirmi bin re’s ağnâmları Kasım’dan on gün sonra ve kusûru Kasım’dan elli gün sonra tevzî‘ ve içlerinden inâd ve muhâlefet ederi olur ise te’dîbini i‘lâm ve mer‘a ve kışla husûsunda kasabbaşı ağa tarafından mesfûrlara mu‘âvenet olunmak [buyruldu].

Fî 15 Ca sene [1]180

Ma‘rûz,

Derûn-ı arzuhâlde mezkûr Eflak cânibinden koyun celb ve Âsitâne’ye îsâl eden Hakîm Takımı ta‘bîr olunur Yanyalı zimmîlerden kasabların iştikâlarına binâen bu dâ‘îlerine ve izzetlü yeniçeri ağası kullarına kasabbaşı ağa ma‘rifetiyle husûsları rü’yet ve getirdikleri koyunların öteden beri olan vakt-i tevzî‘inde kasablar ile mu‘ârazaları müvecceh midir ve içlerinden mu‘ânid ve şerîrleri hangisidir i‘lâm oluna deyü sâdır olan fermân-ı âlîye imtisâlen dâ‘îhânede ağa-yı mûmâ-ileyh ma‘an kasabbaşı ağa ma‘rifetiyle kasab ustaları ve mesfûr zimmîlerin rüesâsı ihzâr ve tarafeyn istintâk olundukda kasablar mesfûrların koyunları derûn-ı Eflak’da Vilaşka nâm mahâlden celb olunmuş kıvırcık koyunu olup ve ağnâm-ı mezkûre şitâya mutîka olmağla gerek bunların ve gerek sâirlerinin ol havâlîden meclûb olan koyunları ibâdullahın zehâir-i şitâiyesinden olduğundan rûz-ı kâsımdan doksan gün sonra tevzî‘ olunagelmişdir, mukaddem alırsak zebh edince beslemeğe kudretimiz ve hıfza mahâllimiz olmamağla mutazarrır olmamız muhakkakdır deyü tazallum ve mesfûrlar dahi Rûz-ı Kasım’dan bir gün te’hîre rızâ dâde olmayıp beynlerin tevfîk mümkün olmadığı ve işbu meclisden mukaddem kasabbaşı konağında ve Ağakapısı’nda dâ‘îhânede ilzâm ve iskânları kābil olmadığı ve mesfûrlar geçen sene ağa-yı mûmâ-ileyh huzûrunda Rûz-ı Kasım’dan doksan gün sonra getirdikleri koyunlarından altmış bin koyun vermek üzere mu‘âhede ile Kasım kapısında kırk bin koyunlarını tevzî‘ ba‘dehû Kasım’dan doksan gün sonra vakt-i ihtiyâcda kendilerden koyun taleb olundukda bizim koyunlarımız ancak ol mikdâr idi mukaddem tevzî‘ etdirmek için bu kizbi ihtiyâr etdik dediklerini ağa-yı mûmâ-ileyh muvâcehelerinde takrîr ve kendileri dahi ikrâr etdikleri ve mecâlis-i mezkûrede koyunlarının adedlerinde kâh yüz binden ziyâde ve kâh yetmiş bin ve kâh seksen bindir deyü tenâkus [182] etmeleriyle kizb ü hîleleri zâhir olup bu sene dahi yine geçen sene gibi mukaddem tevzî‘ etdiririz deyü hîle ve inâtlarına i‘timâden koyunlarını mahâllinden mukaddemce kaldırıp Kırkkilise’ye karîb Eskipoloz nâm mahâlle getirmeleriyle cellâb olduklarına i‘tibâren koyunlarının yirmi bin sakatlarını Rûz-ı kasımdan yirmi gün sonra ve bâkiyesi her ne zuhûr ederse Rûz-ı kasım’dan altmış gün sonra tevzî‘ olunmak üzere kasablara teklîf ve ibrâm olundukda bi’t-tav‘ ve’r-rızâ kabûl etmişler iken mesfûrlar yine ısrâr ve rûz-ı kâsımdan bir gün te’hîre adem-i rızâ gösterdikleri ve kat‘-ı nizâ‘ ve nizâmları fermân-ı âlîlerine mevkūf olduğu takrîr ile ifâde olundukda yirmi bini Kasım’dan on gün sonra ve kusûru Kasım’dan elli gün sonra tevzî‘ ve iktizâ eden kışlak ve mer‘alarında kasabbaşı ağa kulları tarafından i‘ânet olunmak re’y buyrulmağla fermân-ı âlîleri kasabbaşı ağa kullarına îzân ve tefhîm olundukda öteden beri vakt-i şitâda gelen cellâb tâifesinin meks edegeldikleri mahâllerde mesfûrlara kışlak tedârikinde mu‘âvenet etmek üzere ta‘ahhüd edip ve fi’l-hakīka bu sûretde ashâb-ı vukūfun ihbârına göre tarafeynin mutazarrır olmayacakları zâhir olmağla fî-mâ-ba‘d tarafeynin mugālatalarına i‘tibâr olunmayıp re’y buyrulduğu üzere fermân-ı âlîleri sudûruyla kat‘-ı nizâ‘ buyrulmak bâbında emr ü fermân hazret-i men-lehü’l-emrindir.

Fî 15 Cumâdelûlâ sene 1180.