İstanbul Mahkemesi 25 Numaralı Sicil (H. 1179-1180 / M. 1765-1767) cilt: 76, sayfa: 370 Hüküm no: 434 Orijinal metin no: [185-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Kâtip Muslihiddin Mescidi Vakfı Mütevellisi İmam Mehmed Efendi’nin Hasibe, Nimetullah ve İbrahim Efendi aleyhindeki menzil davasında anlaşma sağlanması
Kâtib Muslihiddin Mescidi Vakfı’ndan bir bâb menzil
Ma‘rûz,
Mahmiye-i İslambol’da nezâret-i dâ‘îlerinde olan evkāfdan Kâtib Muslihiddin Mescidi Vakfı mütevellîsi arzuhâlde mezkûr İmam Mehmed Efendi b. Mehmed dâ‘îhânede meclis-i şer‘-i hatîrde vakf-ı mezkûreden Mimar Ayas mahâllesinde vâki‘ etrâf-ı erba‘ası Yusuf Paşa Mescidi cidârı ve Mehmed Emin Efendi ahırı ve Âişe Hatun ve Ebe Kadın menzilleri ve tarîk-i âm ile mahdûd menzile Âişe Hanım bt. Ahmed Efendi ferâğından islâsen mutasarrıflar olup kendi tarafından asıl ve arzuhâl sâhibleri Hasibe ve Nimetullah taraflarından ber-vech-i âtî vekîl olduğu zât-ı mezbûretânı ârifân İdris Bey b. Abdi ve Mustafa b. Hüseyin nâm kimesneler şehâdetleriyle sâbit olan hâcegân-ı dîvândan İbrahim Efendi b. Mehmed mahzarında mezbûre Âişe menzil-i mahdûd-ı mezkûru işbu Cumâdelûlâ’nın üçüncü günü benim iznimle mezbûrûn Habibe ve Nimetullah ve İbrahim Efendi’ye ferâğ esnâsında marîza olup üç gün mürûrunda bilâ-veled fevt olup yedimde olan fetvâ-yı şerîfe mantûkunca ferâğ maraz-ı mevtde olup mu‘teber olmamağla mahlûl olmuşdur deyü da‘vâ edip lâkin müdde‘âsına ikāme-i beyyine edememekle ba‘de-vukū‘i’l-münâza‘a beynleri bulunmağla mezbûr İbrahim Efendi taraf-ı vakfa asâleten ve vekâleten dokuz yüz guruş verip ve da‘vâsından taraf-ı vakfı ve zimmet-i mütevellî-i mezbûru ibrâ etdikde mütevellî-i mezbûr dahi nef‘an li’l-vakf meblağ-ı mezkûru ahz u kabz edip ferâğ-ı mezkûra müte‘allıka âmme-i da‘vâdan mezbûretân Habibe ve Nimetullah ve mezbûr İbrahim Efendi’nin zimmetlerini ibrâ-i âm ile ibrâ ve iskāt ve menzil-i mezkûrun yedlerinde islâsen ibkā olunmasını re’y etmekle kat‘-ı nizâ‘ eyledikleri tescîl olunup mübâşiri çavuş kulları iltimâsıyla huzûr-ı âlîlerine i‘lâm olundu.
Fî 22 Cumâdelûlâ sene [1]180.
|