İstanbul Mahkemesi 56 Numaralı Sicil (H. 1201-1203 / M. 1786-1787) cilt: 80, sayfa: 123 Hüküm no: 106 Orijinal metin no: [27a-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Kasap esnafından ölenlerin borçlarını diğer kasap dükkanı gedik sahiplerinin ortaklaşa ödemeleri
Sâdır olan fermân-ı âlîlerine imtisâlen Bağdad ve Eflâk celebânından arzuhâl eden es-Seyyid el-Hâc Mehmed ve el-Hâc İbrahim ile Koca Manto ve Sarı Yani ve Solo ve İstanya ve Kosti ve Sarı Manol ve Soyari ve Nikola ve Keriso ve Kara Yani ve Ostiyan ve Yovan ve Çiko ve Petko ve diğer Ostiyan ve Rado ve Yorgi ve Topal Yorgi ve Preşkova ve diğer Nikola ve Niko ve Todori ve Pavli nâm re‘âyâ meclis-i şer‘-i kavîmde medîne-i Eyüb kasablarının kethüdâları Ebubekir Ağa ve Yazıcı Mehmed Efendi ve ustalarından Mehmed Said Ağa ve Mehmed Emin Beşe hâzırûn oldukları hâlde her biri takrîr-i kelâm edip Âsitâne-i aliyye ve tevâbi‘inde kasab ustalarından biri bizlere ağnâm semeninden deynini kable’l-edâ firâr veyâhûd fevt oldukda düyûnuna vâfiye terekesi yok ise dükkânlarından mutasarrıf oldukları gedikleri bedeli misli ile âhara ferâğ ve bedeli ile bizlere olan düyûnu ba‘de’s-sübût edâ olunmak bâ-emr-i âlî şurût-ı mer‘iyyeden olmağla Hazret-i Ebâ Eyyüb Vakfı’ndan İstanbul’da Karagümrük’de kuyu karşısında vâki‘ bir bâb ve Balat hâricinde dahî bir bâb kasâb dükkânları derûnlarında mevcûde beyne’l-esnâf gedik ta‘bîr olunur âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmenin mutasarrıfı olan es-Seyyid Mehmed bize deyni olan bin üç yüz guruşu kable’l-edâ fevt olup mutasarrıf olduğu gedik-i mezkûrlardan mâ‘adâ terekesi olmamağla şurût-ı mer‘iyye-i mezkûre üzere gedik-i mezkûrları ma‘rifet-i mütevellî-i vakf ile âhara ferâğ ve bedeli ile deyn-i mezkûru ba‘de’s-sübût bize edâ olunmak murâdımızdır dediklerinde mezbûrûn kethüdâ ve ustalar dahî nizâm-ı kadîm ve şurût-ı mer‘iyyeleri minvâl-i muharrer üzere olduğunu tasdîk ve ber-mûceb-i şurût-ı nizâm âlât-ı mezkûreyi bâ-re’y-i mütevellî-i vakf-ı mezkûr âhara ferâğ bedelleri ile deyn-i mezkûru edâya ta‘ahhüd eyledikleri huzûr-ı âlîlerine i‘lâm olundu.
Fî gurre-i Recebü’l-ferd sene 1202.
|