İstanbul Mahkemesi 56 Numaralı Sicil (H. 1201-1203 / M. 1786-1787) cilt: 80, sayfa: 256 Hüküm no: 282 Orijinal metin no: [78a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Kalyonî Hasan Beşe ve Mustafa b. Süleyman’ın üç adet kasap dükkanı gedik hisse ve aletlerini, es-Seyyid Feyzullah Beşe’ye sattıkları Evkâf-ı hümâyûn-ı hazret-i şehriyârîden Birinci Selhhâne’ye merbût olup mahrûse-i Galata’ya muzâfa kasaba-i Tophâne’de Salıpazarı nâm mahalde vâki‘ bir bâb kasab dükkânı derûnunda mevcûde beyne’l-hıref gedik ta‘bîr olunur âlât-ı lâzımenin üç sehm i‘tibârıyla kezâlik Birinci Selhhâne’ye merbût kasaba-i Tophâne’de manavlar içinde vâki‘ âhar bir bâb dükkân derûnunda mevcûd âlât-ı lâzımenin dahî üç sehm i‘tibârıyla kezâlik kasaba-i mezbûrede Galatakapısı ittisâlinde vâki‘ âhar bir bâb dükkân derûnunda mevcûd âlât-ı lâzımenin dört sehm i‘tibârıyla birer sehmleri cem‘an üç sehm mütevellî-i vakf temessüküyle mutasarrıf olan Kalyonî Hasan Beşe b. Osman ve üç buçuk sehmine mutasarrıf Mustafa b. Süleyman meclis-i şer‘-i şerîf-i enverde hâlâ kasabbaşı sa‘âdetlü Mehmed Emin Ağa tarafından vekîli kethüdâ el-Hâc Ali Ağa ve ustalardan el-Hâc Osman Ağa ve İsmail Ağa hâzır oldukları hâlde mârrü’z-zikr üç bâb dükkânın bâkî üç buçuk sehmine mutasarrıf es-Seyyid Feyzullah b. es-Seyyid Abdurrahman mahzarında her biri ikrâr ve takrîr-i kelâm edip ber-minvâl-i muharrer üç bâb dükkân âlât-ı lâzımesinden mutasarrıflar olduğumuz cem‘an altı buçuk sehm hissemizi hüsn-ı rızâ ve tayyib-i ihtiyârımız ile bedel-i ma‘lûm mukâbelesinde müşterekemiz merkûm es-Seyyid Feyzullah’a ferâğ ve tefvîz ol dahî tefevvüz ve kabûl edip ba‘de’l-yevm zikr olunan üç bâb kasab dükkânı derûnlarında mevcûde âlât-ı lâzımelerde bizim kat‘â alâkamız kalmayıp mecmû‘-ı merkûm es-Seyyid Feyzullah Beşe’nin dâhil-i havza-i tasarrufu olmuşdur dedikde gıbbe’t-tasdik merkûm es-Seyyid Feyzullah zikr olunan âlât-ı lâzımelerden merkûmânın hisseleri defter-i vakfdan kendi üzerine nakl ile kayd ve yedine temessük i‘tâsı ricâsında oldukları İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı âlîlerine i‘lâm olundu. Fî 15 [Saferü’l-hayr] sene 1205