.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 78 Numaralı Sicil (H. 1216-1217 / M. 1801-1803)
cilt: 82, sayfa: 437
Hüküm no: 509
Orijinal metin no: [74b-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Halil b. Ömer’in vârislerinin miras taksiminde anlaştıkları

Maraz-ı mevt da‘vâsından 150 guruş üzerine kat‘-ı nizâ‘

Ma‘rûz

İstanbul’da Gedikpaşa kurbünde Dîvân-ı âlî Mahallesi’nde sâkin iken bundan akdem fevt olan eskiciler kethüdâsı Halil b. Ömer b. Abdullah nâm kimesnenin verâseti zevce-i menkûha-i metrûkesi Fâtıma bt. Mustafa nâm Hatun ile li-ebeveyn ammi oğlunun oğlu Süleyman b. Mustafa ve âhar li-ebeveyn ammi oğlunun oğlu dergâh-ı âlî yeniçerilerinin elli dördüncü bölük çorbacısı ve hâlâ asesbaşı Mehmed Sâdık Ağa b. Memiş b. İsa’ya münhasıra olup müteveffâ-i mezbûrun sülüs vasiyeti olmağla tashîh-i meselesi bi-hükmi’s-sülüs on iki sehmden olup dört sehmi sülüs vesâyâsına ve iki sehmi zevce-i mezbûreye ve üçer sehmi mezbûrân Mehmed Sâdık Ağa ve Süleyman Beşe’den her birine isâbeti tahakkukundan sonra sâhib-i arzuhâl mezbûr Mehmed Sâdık Ağa Çarşamba günü arz odasında huzûr-ı âsafânelerinde ba‘dehû duahânemizde ma‘kūd meclis-i şer‘-i enverde zikri âtî gedik tâ‘bir olunur âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmenin nısf-ı şâyi‘ine vâzı‘u’l-yed olan derûn-ı arzuhâlde mezkûrü’l-ism Mustafa Beşe b. Mustafa muvâcehesinde İstanbul’da Parmakkapı kolluğu karşısında çeşme ittisâlinde kâin bir bâb eskici dükkânı derûnunda mevcûde beyne’l-hıref gedik tâ‘bir olunur ma‘rifet-i şer‘le mu‘âyene olunan âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmenin mecmû‘u mûrisimiz müteveffâ-i mezbûrun hayatında müstakillen yedinde mülkü iken bin iki yüz on dört senesi Rebî‘ülevvelinde fevtinden yirmi gün mukaddem maraz-ı mevtinde âlât-ı lâzıme-i merkūmenin nısf-ı şâyi‘ini semen-i mislinden yedi yüz altmış guruş noksanına ecnebî olan merkūm Mustafa Beşe dört yüz guruş muhayât ile bey‘ ve teslîm ettikden sonra yirmi gün mürûrunda fevt oldukda terekesinin sülüsü ber-vech-i muharrer muhâyâtına müsâ‘id olduğu defter-i kassâmından müstebân olup lâkin mücerred bey‘-i mezkûr maraz-ı mevtinde ve gabn-ı fâhiş ile olduğuna binâen bey‘ini tutmam âlât-ı lâzıme-i mezkûrenin nısfından ber-tashîh-i mezkûr üç sehm hisse-i irsiyyemden keff-i yedine merkūm Mustafa Beşe tenbîh olunmak murâdımdır deyü takrîr-i meşrûhum üzere mûrisim müteveffâ-i mezbûrun terekesinin sülüsü ber-minvâl-i muharrer muhâyâtına müsâ‘id olduğunu ben mu‘terif iken bey‘i tutmam deyü tasaddî eylediğim da‘vâ-yı mezkûrem şer‘an mesmû‘a ve mu‘tebere olmadığı bana tefhîm olunup lâkin mezbûr Mustafa Beşe beni tatyîb için kat‘an li’n-nizâ‘ rızâsıyla malından teberru‘an bana yüz elli guruş def‘ ve teslîm ben dahi kabz ve istihlâk etmemle bi’l-cümle husûs-ı mezkûra ve meblağ-ı müstehlek-i merkūmun istirdâdına müte‘allika âmme-i de‘avîden her birimiz âharın zimmetini kabûlü hâvi ibrâ ve iskāt edip kat‘-ı münâza‘a eyledik deyü ikrâr ve tasdîkleri İstanbul mahkemesinde ba‘de’t-tescîl huzûr-ı âlîlerine i‘lâm olundu.

Fî-28 min-Receb sene [1]217