.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 94 Numaralı Sicil (H. 1222-1223 / M. 1807-1809)
cilt: 85, sayfa: 195
Hüküm no: 159
Orijinal metin no: [20a-5]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Firar eden Hüseyin, Yuvan ve Biyon’un borçları nedeniyle tasarruflarında olan Bıçakçı fırını gediğinin Abdi b. Abdullah’a satılması

Bıçakcı fırını ve değirmen mâddesi

Ma‘rûz

Sâhib-i arzuhâl habbâz tâifesinden Abdi b. Abdullah nâm kimesne evvelâ Çarşamba günü Arz Odas’nda huzûr-ı hazret-i kāimmakām-ı âlî-makāmda ve ba‘dehû du‘âhânemizde ma‘kūd meclis-i şer‘-i münîrde Habbâzân Kethudâsı İbrahim Ağa ve Uncular Kethudâsı es-Seyyid Mustafa Ağa ve sâir nizâm ustaları hâzır oldukları hâlde yine tâife-i merkūmeden derûn-ı arzuhâlde mezkûreyi’l-ism Fazlı Beşe b. Hüseyin ve Receb b. İsmail ve Mehmed b. İbrahim nâm kimesneler muvâcehelerinde İstanbul’da Çukurbostan kurbünde kâin Bıçakcı fırını demekle arîf bir bâb habbâz fırını ve ona merbût beş horoslu bir bâb değirmen derûnlarında mevcûd beyne’l-hıref gedik ta‘bîr olunur yirmi re’s bârgir ve sâir âlât-ı lâzıme-i ma‘lûmeyi bundan akdem gedik-i merkūmun mâlikleri ve beher şehr otuz beşer guruş icâre ile müstecirleri olan Hüseyin nâm kimesne ile Yuvan ve Biyon nâm zimmîlerin cânib-i mîrîye zehâir semenlerinden deynleri olup müflisen firâr ve gaybet-i munkatı‘a ile gāibler ve mârrü’z-zikr fırın ve değirmenleri müddet-i vâfireden beri mesdûd ve mu‘attal kalmağla gedik-i mezkûru semen-i misliyle âhara bey‘e ve kabz-ı semene ve dâyinlerine edâya kıbel-i şer‘den vasî nasb olunan kethudâ-yı merkūm İbrahim Ağa meclis-i şer‘-i münîrde uncular kethudâsı merkūm ve nizâm ustalarından es-Seyyid İsmail Ağa ve Bediroğlu İsmail Ağa ve zimmîlerden İstefan ve Agob hâzır oldukları hâlde esnâf-ı merkūmûn muvâcehelerinde mârrü’z-zikr fırın ve değirmen derûnlarında mevcûde beyne’l-hıref gedik ta‘bîr olunur yirmi re’s bârgir ve sâir âlât-ı lâzımeyi tarafeynden bi’l-îcâb ve’l-kabûl bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ile sekiz bin üç yüz on bir guruşa merkūm İbrahim Ağa bi’l-vesâye bana bey‘ ü temlik ve teslîm eylediğinde, ben dahi iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz ü kabûl ve semeni olan meblağ-ı merkūmu merkūm Hüseyin ile Yuvan ve Biyon zimmîlerin cânib-i mîrîye olan deynlerine mahsûben beher sene tamamında beşer yüz guruş taksîte rabt ve cânib-i mîrîye edâ etmek üzere ihâle ve taksît-i evveli olan beş yüz guruşun kabzına memûra edâ ve teslîm etmemle bâkīsi olan yedi bin sekiz yüz on bir guruşunu sene be-sene edâ ve teslîmine ta‘ahhüd ve eğer meblağ-ı mezkûru edâ edemez isem nizâm ustalarından el-Hâc Hasan Ağa [20b] ve Fazlı Ağa ve Nazım Beşe ve Ömer Beşe ve İsmail Beşe ve Karamanlı İsmail Beşe ve Yedikuleli Ali Beşe’den herbiri ber-vech-i taksît deyn-i mezkûrun edâsına bi’l-emr ve’l-kabûl kefîl ve zâmin oluruz deyü takrîrlerinde kemâ-hüve hakkıhî ben dahi tasdîk etmemle sâlifü’l-beyân fırın ve değirmen-i mezkûrun derûnlarında kâin yirmi re’s bârgir ve sâir âlât-ı lâzımesine ben ol-vechile mâlik olup bâ-emr-i âlî küşâdıma izin ve ruhsat verilmiş iken işbu mezbûrûn Fazlı ve Receb ve Mehmed bi-gayrı vechin gedik-i mezkûra tasaddî etmeleriyle suâl olunup te‘addîleri men‘ ü def‘ olunmak matlûbumdur deyü ba‘de’d-da‘vâ ve’l-istintâk, ancak mezbûrân Fazlı ve Mehmed cevâblarında hâl minvâl-i meşrûh üzere olduğunu bi-tamamihi ikrâr ü i‘tirâf edip, lâkin merkūm Abdi fırın ve değirmen-i mezkûru ber-vech-i muharrer iştirâ ve temellük etdikden sonra bi’l-cümle nizâm ustaları ma‘rifetiyle merkūm Abdi mâlik olduğu yirmi re’s bârgirden ancak beşer bârgir hisselerini bizlere semen-i evlâ hesâbı üzere bin beşer yüz altmış ikişer guruşa bey‘-i bâtt-ı sahîh-i şer‘î ile bey‘ ve temlik ve teslîm bizler dahi iştirâ ve temellük ve tesellüm ve kabz ve kabûl eyleyip her ne mikdâr cânib-i mîrîye ve kapan tüccârına olan deynlerini hissemize göre edâ ve teslîme müte‘ahhid olduk dediklerinde müdde‘iyân-ı mezbûrânın müdde‘âlarına mutâbık beyyine taleb olundukda İsmail b. Mehmed ve Hafız Mehmed Ağa b. Abdullah nâm kimesneler şehâdetleriyle vech-i şer‘î üzere bi’l-muvâcehe ba‘de’l-isbât ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle zikr olunan âlât-ı lâzımeden beş re’s bârgir hissesini mezbûr Fazlı’ya ve beş re’s bârgir hissesini merkūm Mehmed’e ba‘de’l-hükm ve’t-tenbîh ve’t-teslîm merkūmân Fazlı ve Mehmed dahi ber-vech-i muharrer mâlik oldukları beşer re’s bârgir hisselerinin dörder bârgir hisselerini yedlerinde ibkā mâ‘adâ birer re’s bârgir hisselerini tarafeynden bi’l-îcâb ve’l-kabûl bâtten ve sahîhan işbu merkūm Receb Beşe b. İsmail’e kezâlik semen-i ûlâsı hesâbı üzere yedi yüz seksen bir guruşa bey‘ ü temlik ve teslîm eylediğimizde ol dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve temellük ve tesllüm ve kabz ü kabûl edip her ne mikdâr cânib-i mîrîye ve tüccâra olan deynini hissesine göre edâ ve teslîme mezbûr Receb Beşe ta‘ahhüd eylediği İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu.]

Fî-selh-i Za sene 1222.