İstanbul Mahkemesi 94 Numaralı Sicil (H. 1222-1223 / M. 1807-1809) cilt: 85, sayfa: 204 Hüküm no: 169 Orijinal metin no: [21b-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Alacamescid’de Mustafa Ağa’nın tasarrufunda olan ve yıkılmaya yüz tutmuş menzil duvarının yıkılarak yeniden inşa olunması Alacamescid’de kârgîr menzil keşfi Ma‘rûz Sâdır olan fermân-ı âlîlerine imtisâlen kıbel-i şer‘den mürsel keşif nâibimiz ve Habbâzzâde Mahmud Efendi ve bi’l-ma‘iye rü’yete memûr Haremeyn-i şerîfeyn müfettişi müderrisîn-i kirâmdan fazîletlü Mehmed Fikri Efendi tarafından mürsel Kâtib es-Seyyid Mehmed Nureddin hâssa mi‘mârı hulefâsından Ali Rıza Bey ve es-Seyyid Salih Halîfeler ile İstanbul’da Alacamescid civârında Çakırağa mahallesi’nde vâki‘ nezâret-i dâ‘îlerinde âsûde Şükrullah Efendi ve Dârü’s-sa‘âdeti’ş-şerîfe Ağası nezâretlerinde âsûde Haremeyn-i şerîfeyn Evkāfı’yla mahlût Hasan Paşa kerîmesi menzili demekle ma‘rûf kârgîr menzil bahçesine varıp cerîdede mazbûtü’l-esâmî Müslimîn huzûrlarında akd-i meclis-i kavîm eylediklerinde zikr olunan Şükrullah Efendi Vakfı’nın kāimmakām-ı mütevellîsi Muhzırlar Kethudâsı Ahmed Ağa tarafından mürsel vekîli Çukadâr Hüseyin Ağa ve Haremeyn-i şerîfeyn mütevellîsi Kâtib-i Dârüssa‘âde Hafız Mustafa Efendi tarafından mürsel vekîli Teberdâr el-Hâc Memiş Ağa hâzır oldukları hâlde ashâb-ı arzuhâl mahalle-i mezbûre ahâlsinden Şeyh Mehmed Sadık Efendi ve Za‘îm Mehmed Ağa ve Hüseyin Ağa ve Mustafa Ağa ve Mehmed Ağa ve Selim Ağa ve el-Hâc Mehmed Ağa nâm kimesneler meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda derûn-ı arzuhâlde mezkûrü’l-ism menzil-i mezkûra mutasarrıf olan Mustafa Ağa b. Ahmed mahzarında mezbûr Mustafa Ağa’nın bi’l-icâreteyn mutasarrıf olduğu menzilin bahçesinin Âişe Hanım’ın menzili tarafında vâki‘ taş duvarın bâlâsından kadden üç zirâ‘ ve tûlen dört zirâ‘ terbî‘an on iki zirâ‘ mahâlli ile yine vakf-ı mezbûrdan mezbûr Za‘îm Mehmed Ağa’nın menzili ittisâlinden tarîk-i âmda kâin mezbûrun mesdûd kapı üzerine kadar mahâlli inhidâma meyil edip münşak olmağla muhâtarası olduğu mütehakkık olup münhedim olacağı zâhir olmağla mezbûr Za‘îm Mehmed Ağa’nın menzilini tahrîb ve tarîk-i âmdan mürûr ve ubûr eden kimesneler dahi nice hasâret olacağı zâhir ve âşikâr olmağla duvar ba‘de’l-keşf ve’l-mu‘âyene tecdîd ve ta‘mîr olunmak matlûbumuzdur deyü ba‘de’d-da‘vâ ve’l-keşf ve’l-mu‘âyene, mezbûrûn ile meclis-i şer‘a gelip muvâcehelerinde ba‘de’l-inhâ mi‘mârân-ı mezbûrânın misâhaları üzere kadden on bir zirâ‘ ve on altı parmak kaddinde taş duvarın üzerinde yedi zirâ‘ on altı parmak kaddinde mahâlli hedm ve tûlen on bir buçuk zirâ‘ ve arzan vasatından bir zirâ‘ altı parmak olmak üzere binâ ve inşâ olunmak iktizâ eylediğini mi‘mârân-ı mezbûrân haber vermeleriyle mûcebince mezbûr Mustafa Ağa duvar-ı mezkûru ber-minvâl-i muharrer tecdîd ve ta‘mîre ta‘ahhüd eyledim dedikde ahâli-i mezbûrûn dahi tasdîk ve bu vechile kat‘-ı nizâ‘ eyledikleri İstanbul Mahkemesi’nden huzûr-ı âlîlerine i‘lâm olundu. Fî 26 Zilhicceti’ş-şerîfe sene 1222.