.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 97 Numaralı Sicil (H.1217-1225 / M. 1802-1810)
cilt: 83, sayfa: 238
Hüküm no: 139
Orijinal metin no: [58a-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Rûz-ı hızırda İstanbul’a getirilecek kuzuların, ahalinin narh fiyatından kuzu eti yiyebilmeleri için, Yedikule’ye götürülüp tek elden dağıtılması, kaçak yollardan kuzu getirilmemesi

Lahm-ı kuzu ve ganem husûsu için fermândır.

Bâ-sahh-ı âlî.

İstanbul Kādısı Fazîletlü Efendi ( ) ve İzzetlü Yeniçeri Ağası

Bir müdde[tde]n beri ba‘zı ilel ü esbâba mebnî Der-aliyye’ye celebler ma‘rifetleriyle vürûd eden ağnamın ekall-i kalîl olmak hasebiyle sekene-i Dârü’s-saltanati’s-seniyye lahm husûsunda muzâyakaya dûçâr olduklarından başka cüz’î ve küllî vârid olan ağnam kassâbâna tevzî‘ ve taksîm olunmak bâ-hatt-ı hümâyûn-ı şevket-makrûn şurût-ı nizâmlarından olduğundan bu husûs dikkat olunacak mevâddan iken sınıf sınıf kassâbân başka başka koyun celb ve gālî bahâ ile ibâdullâha füruht etmekde oldukları zâhir ve el-hâletü hâzihî rûz-ı hızır takarrub eylediğinden ağnam maddesinde ictisâr olunan sâlifü’z-zikr fesâda kuzu husûsunda dahi ictisâr olunmak lâzım gelir ise cesâret edenlerin beher hâl bi’t-taharrî cezâ-yı mâ-yelîkleri icrâsında dakīka fevt olunmayacağı bedîhî ve bâhir olmakdan nâşî husûs-ı mezkûrun vikāye-i şurût-ı nizâmına dikkat lâzıme-i zimmet ve rûz-ı hızırda cemî‘ ibâdullâhın kuzu lahmından hisse-yâb olmaları esbâbının istihsâli vâcibe-i [hâl] ve maslahatdan olduğuna binâen fîmâ-ba‘d evkāf-ı şerîfeye merbût bi’l-cümle kassâbân selhhâneleri ve nizâma merbût Eyüb-i Ensârî ve Kasımpaşa ve Galata kassâbânı ve kalyoncuyân ve Beşiktaş ve Boğaz’ın yemîn ve yesârında ve Üsküdar’da vâki‘ kassâbân [58b] ale’t-tesâvî tevzî‘lerinde mastûr hisselerine göre ancak Yedikule’de kasablar kethudâsı ve ustalarının ve nezâretine me’mûrların muvâcehelerinde hiç ferde gadr ve himâyeden ârî vechile taksîm olunmak ve Der-aliyye civârı ve mahâll-i sâireden gelecek kuzuların cümlesi ta‘yîn olunan mübâşirler ve ashâbı yedleriyle doğru tevzî‘ mahalli olan Yedikule’ye götürülmek ve işbu nizâmın mugāyiri kuzu celb ile kasablar kethudâsının tevzî‘inden ve memhûr tezkiresinden mâ‘adâ bilâ-tezkire kuzu ve koyun Fil Köprüsü ve Belgradköy ve Bahçeköy taraflarından ve Büyükdere havâlîlerinden ve sâir memerden el-hâsıl Yedikule’de vâki‘ tevzî‘ mahâllinden gayri âhar bir yerden kuzu geçirilir ise göremedik gaflet olundu, deyü özürlerine kat‘an havâle-i sem‘-i i‘tibâr olunmayarak ashâbının kuzuları tevzî‘a verilip akçesi cânib-i mîrî için ahz ve kendileri habs ve tedîb olunmak ehemm-i mehâmdan olmak mülâbesesiyle Eyüp ve Kâğıthane ve Alibeyköy ve Topcular ve Davutpaşa ustaları ve saya bölükbaşısı bi’l-ittifâk ta‘yîn ve rûz-ı hızırdan iki gün mukaddem bâlâda zikrolunan mahalleri ve Kemerler ve sâir koyun ve kuzu memerri olan mahalleri zabt u rabtederek hisse-i tevzî‘âtları olan kuzuları kasablar kethudâsının memhûr tezkireleriyle Fil Köprüsü’nden ve İstanbul iskelelerinden mürûr ettirilmesi emrine be-gāyet ihtimâm ve dikkat ve bey‘ için kasabların gizlüce kuzu imrâr eyledikleri icsâs olunup ele geçtikde derhâl kuzuları girift ve ashâbı habs ve tazyîk olunacağından mâ‘adâ müsâ‘ade eden ustalar ve bölükbaşılar bir vechile cevâba kādir olamayacaklarını yakīnen bilip ona göre selâmet-i hâlleri kendilere lâzım ise bi’l-ittifâk her bir mahalli sedd ü bend ile bi-avnihî te‘âlâ ibâdullâhın refâh üzere narh-ı şâhâne <<üzere>> ile kuzu tenâvül eylemeleri husûsuna mezîd sa‘y ü gayret birle tahsîl-i rızâ-yı âlîye bezl-i mâ-hasal-i kudret eylemelerini me’mûrîn-i merkūmûna ber-tafsîl ifâde eylemeleri bâbında bu def‘a Bostancıbaşı Ağa’ya ve Kasabbaşı’ya başka ve işbu tenbîhâtı iktizâ edenlere te’kîd eylemesi için sa‘âdetlü Kaptan Paşa hazretlerine başka, beyâz üzerine evâmir-i aliyye ısdâr olunmuş olmağla imdi siz dahi bi’l-cümle kuzu ashâbını ve mandıracıları ve kassâbân ustalarını ve sâir lâzım gelenleri her mahâlden celb ü ihzâr ile işbu irâde-i kātı‘a ve müfâd-ı emr-i âlîyi gûş-ı hûşlarına yegān yegān ifâde ve tefhîm ederek hilâf-ı emr ü rızâ harekete ictisârdan mücânebet eylemelerini gereği gibi cümlesine tenbîh ve te’kîde müsâra‘at ve dikkat eyleyesiz deyü buyruldu.

Fî 8 S sene [1]221