İstanbul Mahkemesi 97 Numaralı Sicil (H.1217-1225 / M. 1802-1810) cilt: 83, sayfa: 410 Hüküm no: 290 Orijinal metin no: [112a-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Daha önce ferman gereğince kapatılmış olan Şehremini’ndeki francalacı fırınının yeniden açılmasına izin verildiği Şehremîni nâm mahâlde francalacı fırını küşâdı. Akzâ kuzâtü’l-Müslimîn, evlâ vülâti’l-muvahhidîn, ma‘denü’l-fazli ve’l-yakīn, râfi‘u a‘lâmi’ş-şerî‘ati ve’d-dîn, vârisü ulûmü’l-enbiyâi ve’l-mürselîn, el-muhtassu bi-mezîd-i inâyeti’l-Meliki’l-mu‘în mevlânâ İstanbul Kādısı -zîdet fezâilühû- tevkī‘-i refî‘-i hümâyûn vâsıl olucak ma‘lûm ola ki İstanbul’da Şehremîni nâm mahâlde kâin francalacı fırınına mutasarrıf es-Seyyid Mustafa ve Züleyha Hatun ile Ovannes ve Haçik ve Hazer nâm zimmîlerin fırın-ı mezkûrun küşâdına dâir takdîm eyledikleri arzuhâlleri bâlâsına, merkūmûn şâyân-ı inâyet olmalarıyla zikrolunan fırınların merhameten küşâdı tanzîm olunması husûsunu sen ki mevlânâ-yı mûmâ-ileyh Mehmed Tahir -zîdet fezâilühû-sun; senden isti‘lâm olundukda bundan akdem İstanbul ve havâlîsinde ve mahâll-i ma‘lûmede yedi aded francalacı fırınları ibkā ve mâ‘adâsı bâ-irâde-i aliyye sedd ü bend olunmuş iken bundan akdemce cennet-mekân, firdevs-âşiyân merhûm ve mağfûrun-leh Sultân Abdülhamid Han -tâbe serâh-ün? Beylerbeyi ve Mîrgûnoğlu nâm mahallerde müceddeden ihyâsına muvaffak oldukları cevâmi‘-i şerîfe ve âsâr-ı celîleleri evkāfından mahalleyn-i merkūmeynde iki aded ve Gümrükcü Çiftliği’nde bir aded ve Çelebi Hasan Paşa Vakfı’ndan Kumkapı hâricinde bir aded ve Kethudâ-yı Sadr-ı Âlî-i esbak müteveffâ İbrahim Efendi mahdûmunun Tavuk Pazarı nâm mahâlde bir aded ve Beykoz civârında Kâğıthane nâm mahâlde bir aded cem‘an altı aded francalacı fırınlarının küşâdıyla on üç adede iblâğı husûsunda irâde-i seniyyem ta‘alluk eylediğine binâen şeref-yâfte-i sudûr olan fermân-ı âlî-şânım mûcebince küşâdına ruhsat verilmiş olup ve işbu küşâdı istid‘â olunan İstanbul’da Şehremîni nâm mahâlde kâin francalacı fırını dahi mukaddemâ bâ-irâde-i aliyye mesdûd olan fırınlara dâhil olup lâkin fırın-ı merkūm mutasarrıfları şâyân-ı inâyet olmalarıyla zikrolunan fırının merhameten küşâdı husûsunu i‘lâm etmişsin. İmdi i‘lâmın mûcebince zikrolunan fırın merhameten küşâd olunmak bâbında fermân-ı âlî-şânım sâdır olmuşdur. Buyurdum ki: Hükm-i şerîfim vardıkda bu bâbda sâdır olan emrim üzere amel edip dahi i‘lâmın mûcebince fırın-ı mezkûru küşâd ettirtip mazmûn-ı emr-i âlî-şânımla âmil olasın. Şöyle bilesin alâmet-i şerîfe i‘timâd kılasın. Fî 9 Şa‘bân sene 1223 Be-makām-ı Kostantıniyye