.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 137 Numaralı Sicil (H.1236-1238 / M 1821-1822)
cilt: 86, sayfa: 417
Hüküm no: 403
Orijinal metin no: [83b-3]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Karabet v. Toma’nın, İpek v. Agob’a olan borcunun tecil edildiği

Kereste semeninden 2.600 guruş te’cîl

Ma‘rûz[-ı dâ‘î-i devlet-i aliyyeleridir ki]

Keresteci esnâfından olup kendi nefsinden asıl ve li-ebeveyn er karındaşı İpek v. Agob zimmî tarafından husûs-ı âtîde vekîl olduğu Dülger v. İsbir ve keresteci Artin v. Kirkor zimmîler şehâdetleriyle ber-nehc-i şer‘î sâbit olan sâhib-i arzuhâl Minas zimmî Bakkāl İsmail Ağa b. el-Hâc İbrahim hâzır olduğu hâlde meclis-i şer‘-i münîrde derûn-ı arzuhâlde mastûrü’l-ism Karabet v. Toma zimmî muvâcehesinde ben mâlımdan iki bin guruş ve müvekkilim karındaşım mezbûr İbek zimmî dahi mâlından iki yüz elli guruş ve hâzır-ı mezbûr İsmail Ağa dahi mâlından beş bin guruş ve mersûm Karabet zimmî dahi mâlından bin guruş ifrâz ve birbirine halt ile fâide-i hâsıla beynimizde üç sehm i‘tibâriyle bir sehmi benim ve bir sehmi hâzır-ı mezbûrun ve yarımşar sehmden bir sehmi dahi müvekkilim karındaşım mersûm İpek ve mesfûr Karabet zimmîler beynlerinde iktisâm olunmak üzere İstanbul’da Odunkapısı hâricinde vâki‘ bir bâb keresteci dükkânımda kereste bey‘ u şirâsında bin iki yüz otuz beş senesi Muharreminin yirminci günü akd-i şirket-i inân edüp ba‘dehû otuz altı senesi şehr-i Rebî‘ülâhirinin yirmi birinci gününe gelince on altı ay şerîkler olup ve mersûm Karabet zimmî kabz-mâl olmağla şirket-i mezkûrenin hesâbını rü’yet etmeksizin fesh-i akd-i şirket etmemizle müddet-i mezkûrede olan şirketimizin hesâbını mersûm Minas zimmî istid‘â etmekle sâdır olan fermân-ı âlîlerine imtisâlen kıbel-i şer‘den mürsel Kâtib Hâfız Mehmed Hidâyetullah Efendi’nin İstanbul’da Kırkçeşme kurbünde Koğacılar nâm mahalde hâlâ hâssa mimarı ağa konağında mi‘mar-ı mûmâ-ileyh hulefâsından Ahmed Mümtaz ve Selim Sabit halifeler ile esnâf-ı merkūme kethüdâsı Mustafa Ağa ve Yiğitbaşı Osman Ağa ve el-Hâc Ahmed Ağa b. Ahmed ve sâir cerîdede mazbûtü’l-esâmî Müslimîn huzûrlarında şirket-i mezkûrenin hesâbını sehiv ve galatdan ârî yegān yegān hesâb-ı sahîh ile rü’yet eylediğimizde gerek dükkân-ı mezkûrda mevcûd olan kereste ve gerek ma‘lûmü’l-esâmî kimesneler zimmetlerinde cem‘an yirmi sekiz bin yedi yüz üç guruş otuz beşer paraya bâliğ olmağla meblağ-ı mecmû‘-ı mezkûrun on altı bin altı yüz on yedi guruşu deyn-i müşterek olmak üzere mâl-ı şirketden edâ ve sekiz bin iki yüz elli guruşu dahi re’s-i mâl-i mezkûrumuz içün ihrâc olundukta üç bin sekiz yüz otuz altı guruş otuz beşer paraya fâide-i hâsıla zuhûr edüp ve ben bi’l-asâle ve bi’l-vekâle hissemize isâbet eden zimemâtdan tahsîl etmek üzere mersûm Karabet zimmîyi kabza tevkîl eylediğimde ol dahi ba‘de kabûli’l-vekâle meblağ-ı mezkûr üç bin sekiz yüz otuz altı guruş otuz beşer paradan benim hisseme isâbet eden bin iki yüz yetmiş dokuz guruş ve müvekkilim karındaşım mersûmun hissesine isâbet eden altı yüz otuz dokuz buçuk guruş ve ikimizin re’s-i mâli olan iki bin iki yüz elli guruş ki cem‘an dört bin yüz altmış sekiz buçuk guruşun bin dört yüz [84a] kırk beş guruş on parasını benimle müvekkilim karındaşım mersûm İpek zimmî ma‘an mukaddemâ kabz ve umûrumuza sarfla istihlâk edüp bâkīsi olan iki bin yedi yüz yirmi üç guruş on paranın yüz yirmi üç guruş on parasını rızâmla hat ve tenzîl etmemle mâadâsı olan iki bin altı yüz guruş mesfûr Karabet zimmî kabz ve umûruna sarfla istihlâk etmiş olmağla meblağ-ı bâkī-i merkūm iki bin altı yüz guruşu ve gurre-i şehr-i âtîde dükkân-ı mezkûru tahliye ve bana teslîme mersûm Karabet zimmîye tenbîh olunmak bi’l-asâle ve bi’l-vekâle matlûbumdur deyü da‘vâ ettikte ol dahi cevâbında kaziyye minvâl-i meşrûh üzere olduğunu ikrâr u i‘tirâf ve mablağ-ı bâkī-i mezkûr iki bin altı yüz guruş ile dükkân-ı mezkûr kerestesinden mâ‘adâ husûs-ı şirkete ve zımnında cereyân eden ahz u i‘tâya ve hesâb-ı merkūmda galat vukū‘una ve sâir cemî‘ hukūk-ı şer‘iyyeye müte‘allika âmme-i da‘vâdan tarafeynden her birimiz âharın zimmetini ibrâ-i âmm-ı sahîh-i şer‘î ile bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ibrâ ve iskāt ve her birimiz ber-vech-i muharrer âharın ibrâsını asâleten ve vekâleten kabûl edüp lâkin meblağ-ı bâkī-i merkūm iki bin altı yüz guruşu mersûm Karabet zimmînin hâlâ edâya iktidârı olmayup ber-vech-i âtî te’cîle tâlib oldukda ben dahi işbu târihden doksan bir gün tamamında tamamen bana edâ ve îfâ etmek üzere rızâmla bi’l-asâle ve bi’l-vekâle te’cîl eyledim dedikde mersûm Karabet zimmî dahi ikrârı mûcebince meblağ-ı bâkī-i mezkûr iki bin altı yüz guruşu ber-vech-i muharrer müeccelen edâya ve dükkân-ı mezkûru dahi gurre-i şehr-i âtîde tahliye ile mesfûra teslîme ta‘ahhüd edüp bu vechile kat‘-ı münâza‘a eyledikleri İstanbul Mahkemesi’nden huzûr [-ı âlîlerine i‘lâm olundu.]

Fî 6 Za sene [1]237