İstanbul Mahkemesi 137 Numaralı Sicil (H.1236-1238 / M 1821-1822) cilt: 86, sayfa: 444 Hüküm no: 432 Orijinal metin no: [89a-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Öküz limanında İsmihan Kaya Sultan vakfından nısf masura içme suyunun Seyyid Ahmed Bey ve Seyyid Süleyman Râşid Efendi sahilhanelerine akmasına müsaade edildiği Öküzlimanı nâm mahalde kâin İsmihan Kaya Sultan vakfından nısf masura su nizâ‘ının mu‘ârazadan meni i‘lâmı Ma‘rûz[-ı dâ‘î-i devlet-i aliyyeleridir ki] Şeyhülislâm-ı esbak merhûm Dürrîzâde es-Seyyid Mehmed Atâullah Efendi kerîmesi Şerîfe Zübeyde Hanım’ın oğlu ve tarafından husûs-ı âtîde vekîl olduğu es-Seyyid el-Hâc Ömer Efendi b. Halil ve diğer el-Hâc Ömer b. Ali nâm kimesneler şehâdetleriyle ber-nehc-i şer‘î sâbit olan müderrisîn-i kirâm-ı zevi’l-ihtirâmdan derûn-ı arzuhâlde ismi mezkûr Şerîf Mehmed Efendi b. es-Seyyid Mehmed Said Efendi bi’l-ma‘iyye rü’yete memûr Haremeyn-i şerîfeyn müfettişi mevâlî-i izâmdan Hatîbzâde fazîletlü es-Seyyid Mehmed Derviş Efendi dâ‘îleri ile Çarşamba günü arz odasında huzûr-ı hazret-i sadâret-penâhîde ma‘kūd meclis-i şer‘-i enverde hâlâ Su Nâzırı Mustafa Hâmid Ağa tarafından mürsel kethüdâ-yı râh-ı âb es-Seyyid Hasan ve hâlâ Haremeyn-i şerîfeyn evkāfı ve mülhakātı mütevellîsi Osman Ağa tarafından mürsel vekîli es-Seyyid Abdülvehhab Efendi hâzır olduğu hâlde sâbıkā liman reisi sâhib-i arzuhâl es-Seyyid Ahmed Bey b. Ahmed muvâcehesinde medîne-i Üsküdar’da Öküz Limanı nâm mahalde kâin merhûme İsmihan Kaya Sultan Vakfı müsakkafâtından ma‘lûmü’l-hudûd bir bâb sâhilhâne ve nısf masura mâî-i lezîz ve Bulgurlu’ya karib mahalde çeşme ve yalı içün getirilen on iki masura mâ-i lezîzden sâhilhânenin ma‘lûmü’l-mikdâr suyu işbu yedimde olan bin yüz yetmiş yedi senesi Rebî‘ülâhiri’nin yirmi beşinci günü târihiyle müverrah bir kıt‘a mülknâme-i hümâyûn mûcebince matbah emini esbak Maktûl Ali Efendi muhallefâtından merhûm Kâtibzâde Mehmed Refî‘ Efendi ve dâmâdı Mehmed Emin Efendi’ye tefvîz ve temlîk olunup ba‘dehû fevt olduklarında sâhilhâne-i merkūmeye ve nısf masura mâ-i lezîzde merhûm-ı mûmâ-ileyh Mehmed Refî‘ Efendi’nin kerîmesi Şerîfe Hamîde ve Molla Hanım mutasarrıfe ve yine sâhilhânenin on iki masuradan ma‘lûmü’l-mikdâr mâ-i lezîz-i merkūmesine mâlike iken sâhilhâne-i merkūmeyi Şeyhülislâm-ı esbak merhûm Şerîfzâde Şerîf Mehmed Molla Efendi’ye ferağ ve tefvîz ettikte işbu yedimde olan bin yüz seksen üç senesi Rebî‘ülâhiri’nin on sekizinci günü târihiyle muvarraha ve ol târihde Üsküdar Kādısı bulunan el-Hâc Mehmed Efendi’nin imzâ ve hatmini hâviye bir kıt‘a hüccet-i şer‘iyyede tahrîr olunduğu üzere sâhilhâne-i mezkûrede mevcûd eşyâ-i ma‘lûmesini semen-i ma‘lûm ve makbûza ve zikr olunan mâlike olduğu on iki masura mâ-i lezîzini dahi dört bin guruş semen-i makbûza ceddim Şeyhülislâm merhûm-ı mûmâ-ileyh Şerîfzâde Şerîf Mehmed Molla Efendi’ye bey‘ ve temlîk ol dahi iştirâ ve temellük edüp ba‘dehû merhûm oldukda verâseti zevceleri Emine Kadın bt. Abdullah ve Âişe Kadın bt. Abdullah ile kebîr oğulları Mehmed Şerîf Efendi ve es-Seyyid Mehmed Said Efendi ve es-Seyyid Mehmed Ebulhayr Efendi ve es-Seyyid Mehmed Ebusaîd Efendi ve Şerîfe Fâtımatü’z-zehra ve Aliyye ve Âdile ve Âbide ve Âişe Hanımlara ba‘de’l-inhisâr mûmâ-ileyhimâ Emine ve Âişe Kadınlar ve mûmâ-ileyhim Mehmed Şerîf Efendi ve es-Seyyid Mehmed Ebulhayr Efendi ve es-Seyyid Mehmed Ebusaîd Efendi ve Şerîfe Fâtımatü’z-zehra ve Aliyye ve Âdile ve Âbide ve Âişe Hanımlar zikr olunan on iki masura mâ-i lezîzden hisse-i ma‘lûmelerini babam mûmâ-ileyh es-Seyyid Mehmed Said Efendi’ye semen-i ma‘lûm ve makbûza ba‘de’l-bey‘ ol dahi merhûm olup verâseti zevcesi vâlidem müvekkile-i mûmâ-ileyhâ ile sulbî oğlu olmamla bana ve diğer sulbî oğulları es-Seyyid Mehmed Eşref ve es-Seyyid Mehmed Ârif Efendilere inhisârı tahakkukundan sonra ben ve karındaşlarım merkūmân zikr olunan sâhilhâne hisselerimizi vâlidem müvekkile-i mûmâ-ileyhâya ferağ ve on iki masura mâ-i lezîz-i mezkûrdan hisse-i ma‘lûmelerimizi semen-i ma‘lûm ve makbûza vâlidemiz müvekkile-i mûmâ-ileyhâya bey‘ edüp ol vechile zikr olunan on iki masura mâ-i lezîz vâlidem müvekkile-i mûmâ-ileyhânın mülkü olup lâkin zikr olunan on iki masura mâ-i lezîzin mesleğinden nısf masurası kanavât ferşiyle zikr olunan sâhilhâne civârında vâki‘ yine sultan-ı merhûme-i mûmâ-ileyhâ vakfı müsakkafâtından mûmâ-ileyh es-Seyyid Ahmed Bey’in mutasarrıf olduğu ma‘lûmü’l-hudûd bir bâb sâhilhânesine bi-gayr-ı hakkın cereyân etmekle suâl olunup keff-i yed ile mâ-i lezîz-i merkūmu terk etmek üzere mûmâ-ileyhe tenbîh olunmak bi’l-vekâle matlûbumdur dedikde mûmâ-ileyh es-Seyyid Ahmed Bey dahi cevâbında vekîl-i müdde‘î-i mûmâ-ileyhin da‘vâ-yı mezkûresini inkârından gayrı mâ-i lezîz-i merkūmdan bir masura mâ-i lezîz merhûm-ı mûmâ-ileyh Kâtibzâde Mehmed Refi Efendi’nin Haremeyn-i şerîfeyne meşrûta vakfı olmak üzere kırk altı seneden berü sâhilhâne-i merkūmeye benden mukaddem mutasarrıf olanların zamân-ı tasarruflarında ve ba‘dehû benim zamân-ı tasarrufumda müvekkile-i mûmâ-ileyhâ ile oğlu vekîl-i mûmâ-ileyhin muvâcehelerinde bilâ-nizâ‘ tasarruf olunarak bi-hak cereyân edüp hatta zikr olunan bir masura mâ-i lezîzden bin yüz doksan dokuz senesi Recebi’l-ferdi’nin on dokuzuncu günü ile muvarraha bir kıt‘a hüccet-i şer‘iyye nâtıka olduğu üzere ol târihde mutasarrıfı olan Kethüdâ Mustafa Efendi [89b] nısf masurasını ifrâz ve sâhilhâne-i mezkûrem civârında kâin hâlâ müderrisîn-i kirâmdan es-Seyyid Feyzullah Efendizâde es-Seyyid Süleyman Râşid Efendi’nin tasarrufunda olan diğer sâhilhânenin târih-i merkūmda mutasarrıfı mevâlî-i izâmdan es-Seyyid İbrahim Efendizâde es-Seyyid Osman Atâullah Efendi’ye ferağ edüp ol vechile kadîmden ve hâlâ nısf masurası sâhilhâne-i merkūmeme ve nısf-ı âharı mûmâ-ileyh es-Seyyid Süleyman Râşid Efendi’nin sâhilhânesine bi-hakkın cereyân eder dedikde vekîl-i mûmâ-ileyh Mehmed Şerîf Efendi def‘a-i sâniyede yine arz odasında mûmâ-ileyh es-Seyyid Ahmed Bey ile terâfû‘larında müvekkilem mûmâ-ileyhânın ve benim zikr olunan mâ-i lezîz sâlifü’z-zikr sâhilhânelere muvâcehemizde cereyân edegeldi ise dahi bizim ma‘lûmumuz olmayarak cereyân etmiş olduğundan mâ‘adâ ber-vech-i muharrer müvekkilem mûmâ-ileyhânın zikr olunan mâ-i lezîz mülkü olmak üzere da‘vâ etmişdim lâkin sâhilhâne-i mezkûrenin târih-i atîk ile müverrah bir kıt‘a mütevellî temessükü derûnunda zikr olunan mâ-i lezîz merhûme-i mûmâ-ileyhâ İsmihan Kaya Sultan Vakfı olarak tahrîr olunmuş olup kezâlik bizim ma‘lûmumuz değil iken hâlâ ma‘lûmumuz olmağla vakfiyet üzere bi’l-vekâle taleb ederim deyü vakf-ı mûmâ-ileyhânın bi’l-meşrûtiyye mütevellîsi Mehmed Beyefendi b. el-Hâc İbrahim Bey hâzır olduğu hâlde da‘vâ ettikte mütevellî-i mûmâ-ileyh Mehmed Beyefendi müdde‘î-i vekîl-i mûmâ-ileyhi da‘vâ-yı mezkûresinde tasdîk etmeyüp zikr olunan mâ-i lezîz kırk elli seneden berü eslafım olan mütevellîler zamânlarında ve benim zamân-ı tevliyetîmde bilâ-nizâ‘ cereyân edegelmişdir deyüp bu sûretde zikr olunan mâ-i lezîz kırk elli sene müddetde muvâcehelerinde bilâ-nizâ‘ sâlifü’z-zikr sâhilhânelere cereyânını müdde‘î-i vekîl-i mûmâ-ileyh i‘tirâf eder iken bizim ma‘lûmumuz değil idi demesi bu makūle zamân mürûr eden mecrâ da‘vâsında özr-i şer‘î olmayup kırk sene bilâ-özr terk olunan da‘vâ-yı mezkûre mesmû‘a olmamağla mûcebiyle vekîl-i mûmâ-ileyh müvekkile-i mûmâ-ileyhâyâ izâfetle da‘vâ-yı mezkûresiyle mûmâ-ileyh es-Seyyid Ahmed Bey’e bî-vech mu‘ârazadan men‘ olunup zikr olunan bir masura mâ-i lezîzin kemâ-kân mûmâ-ileyh es-Seyyid Ahmed Bey ve es-Seyyid Süleyman Râşid Efendi sâhilhânelerine kadîmi üzere icrası iktizâ eylediği İstanbul Mahkemesi’nden huzûr [-ı âlîlerine i‘lâm olundu.] Fî 17 Z sene [1]237