.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 191 Numaralı Sicil (H. 1000-1027 / M. 1591-1617)
cilt: 44, sayfa: 311
Hüküm no: 360
Orijinal metin no: [71b-1, Arapça]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Sultan Murad Han’ın cariyelerini azat ettiği

Elhamdülillâhi rabbi’l-erbâb ve mâliki’r-rikâb ve’s-salâtü ve’s-selâmü alâ-seyyidinâ ve mevlana Muhammedin el-hâdî ilâ-sebîli’s-savâb ve alâ-âlihî ve ashâbihî uli’l-elbâb ammâ ba‘d. İşbu mazmûnunda âzâd ikrârından bahseden elfâz ve me‘ânî cihetinden sahîh ve şer‘î bir hüccet ve usûl ve mebânî cihetinden sarîh ve mer‘î bir vesîkadır. Sultânü’l-a‘del ve’l-a‘zam ve hâkānü’l-efham kutbü’s-selâtînil-fihâm sultânü’l-berreyn hâkānü’l-bahreyn hâdimü’l-haremeyni’ş-şerîfeyn sultan ibnü’s-sultan ve’l-hâkān ibnü’l-hâkān Murad Han b. merhûm celîlü’ş-şân es-Sultan Selim Han, Rusiyyetü’l-asl, orta boylu, açık kaşlı, elâ gözlü Peymâne bt. Abdullah nâm câriye-i memlûkesini ve Rusiyyetü’l-asl, orta boylu, açık kaşlı, elâ gözlü, sarışın Hasna bt. Abdullah nâm câriye-i memlûkesini ve Rusiyyetü’l-asl, orta boylu, açık kaşlı, elâ gözlü Yasemin bt. Abdullah nâm câriye-i memlûkesini ve Rusiyyetü’l-asl, orta boylu, açık kaşlı, gök gözlü Zamane bt. Abdullah nâm câriye-i memlûkesini ve Rusiyyetü’l-asl, kısa boylu, açık kaşlı, buğday tenli Kadem bt. Abdullah nâm câriye-i memlûkesini ve Boğdaniyyetü’l-asl, uzun boylu, açık kaşlı Mihriban bt. Abdullah nâm câriye-i memlûkesini ve Kıbrısiyyetü’l-asl, ora boylu, açık kaşlı, gök gözlü Yasemin bt. Abdullah nâm câriye-i memlûkesini hasbeten lillâhi’l-azîm ve haseneten li-rûhi resûlihi’l-kerîm ve hereben min-ıkābihi’l-elîm yevme lâ-yenfe‘u mâlün velâ-benûn illâ men-eta’llâhe bi-kalbin selîm ve Resûlullah’ın “men-a‘taka rakabeten mümineten a‘taka’llâhü te‘âlâ li-küllî erebin minhâ ereben minhu mine’n-nâr” va‘adine uyarak âzâd ve tahrîr eyledi. Cevârî-yi merkūme bu sûretle sâir harâir-i asliyât gibi hürre oldu.

Cerâ zâlike ve hurrire fî-evâhiri şehri Rebî‘i’l-âhir li-sene selâse ve elf.

Şühûdü’l-hâl: ( )