|
İstanbul Mahkemesi 334 Numaralı Sicil (H. 1280-1329 / M. 1863-1911) cilt: 99, sayfa: 245 Hüküm no: 253 Orijinal metin no: [77-4] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Musakkafât ve müstagallat-ı mevkufenin tasarrufu ile alakalı muvazaa maddesine dair
Taraf-ı âlî-yi Meşîhat-penâhîye
146
Ma‘rûz-ı bende-i dîrîneleridir ki,
Musakkafât ve müstagallât-ı mevkūfenin tasarrufu bahsinde beyne’n-nâs cârî [78] olan muvâza‘a maddesinin tasdîkini mûcib olan esbâb mündefi‘ olduğundan usûl-i mebhûsenin lağvı hakkında Vergi Emânet-i celîlesinden vukū‘ bulan iş‘âr üzerine Şûrâ-yı Devlet Tanzîmât Dâiresi’nde tanzîm ve Heyet-i Umûmiyesi’nden tezyîl olunup sûreti leffen irsâl-i sûy-i sâmî-i Fetvâ-penâhîleri kılınan mazbatada muvâza‘a usûlünün ilgāsı hakkında emânet-i müşârün-ileyhâdan vukū‘ bulan teklîf onun devamını mûcib addolunan iki sebebin mündefi‘ olduğuna binâ olunmuş ise de musakkafât ve müstagallât-ı mevkūfenin tevsî‘-i intikāli kānûnunun ihtiyâra mu‘allakıyeti hasebiyle muvâza‘anın neresini isti‘mâl menâfi‘ için lüzûm ve devamı zâil olmuş addolunamayacağından başka mudâyenâtca dahi ferâğ bi’l-vefâ terhîn-i emlâk yoluna gitmeyi istemeyenlerin muvâza‘ayı ihbâr etmesi ve ale’l-husûs cemâ‘at-ı mezhebiyeye âid ve şirketlere mahsûs emâkin ve akārâtın cinsi vakıfda olan mahlûl kā‘idesini muhâfaza-i mutlaka şahsı ismine geçirilmesi mecbûriyetini devam ettikçe muvâza‘anın dahi îcâb ve lüzûmu derkâr olacağından teklîf-i mezkûrun ihtiyârından sarf-ı nazarla ahvâl-i meşrû‘â tamamıyla bertaraf oluncaya kadar muvâza‘a mu‘âmelesinin devam-ı cereyânı tezekkür kılındığı gösterilmiş ve keyfiyet emânet-i müşârün-ileyhâ ile Adliye Nezâret-i celîlesine dahi teblîğ ve iş‘âr kılınmış olmağla ol bâbda emr ü irâde hazret-i men-lehu’l-emrindir.
Fî 20 Cemâziyelevvel sene [1]302 ve fî 2 Şubat sene [1]301.
Sadrıa‘zam Kâmil
Şûrâ-yı Devlet Tanzîmât Dâiresi’nin bin altı yüz yirmi sekiz numaralı mazbatası sûretidir
Müsakkafât ve müstagallât-ı mevkūfenin tasarrufu bahsinde beyne’n-nâs cârî olan muvâza‘a maddesinin tasdîkini mûcib olan esbâb mündefi‘ olduğundan usûl-i mebhûsenin lağvı hakkında Vergi Emâneti’nin Şûrâ-yı Devlet’e havâle buyurulmuş olan tezkiresi Meclis-i Emânet a‘zâsından başkâtib sa‘âdetlü Ziya Bey dahi hazır olduğu hâlde Tanzîmât Dâiresi’nde lede’l-kırâet vâkı‘â zikrolunan muvâza‘a maddesinin resmen kabûl ve tasdîki’çün mücbir addolunan iki sebebden biri îcâbının istimlâke me’zûn bulunmaması ve diğeri tevsî‘-i intikāl usûlünün evkāf-ı gayr-ı mazbûtaya ta‘mîm edilememiş maddeleri iken îcâbının istimlâke me’zûn edilmemesinden dolayı birinci sebeb mündefi‘ idiği gibi evkāf-ı gayr-ı mazbûta müsakkafât ve müstagallâtın mutasarrıflarının mürâca‘atları üzerine tevsî‘-i intikālinin icrâsı dahi ahîren karâr-gîr olmasına mebnî ikinci sebeb dahi mündefi‘ olmuş ve husûsan mu‘âmele-i mezkûre devletçe öteden berü nâ-merzî bulunmuş olduğu hâlde bu muvâza‘a maddesinin henüz butlânı i‘lân olunmamağla bundan tahaddüs eden münâza‘a üzerine nâ-müste‘âr sahibinin ikrârı veyâhûd tarafından verilmiş bir senedin ısbât-ı mazmûnu ile muvâza‘anın sıhhatinde sened-i resmînin ibtâliyle nâm-ı müste‘ârda bulunan emlâk ve akārın tashîh-i kaydına muhâkeme tarafından hükmedilmekde olmasına ve bu ise ma‘nen ve maddeten mahâzîri müstelzim olduğundan başka muvâza‘a maddesi muhâkemede kabûl olundukça te’mîn-i tasarruf hakkında senedât-ı resmiyenin muhâfaza-i i‘tibârı ve mu‘âmelâtında selâmet-i cereyânı kābil olamayacağının anlaşılmasına nazaran mu‘âmele-i mezkûrenin i‘lân-ı ilgāsıyla ba‘de ezîn bu bâbda vukū‘ bulacak mürâca‘atın istimâ‘ında mehâkimin men‘i lüzûmu esâsen tensîb edildiğinden sonra çünki bu karâr mâ-kabline şâmil olamayacağından el-yevm nâm-ı müste‘âr üzerine tanzîm olunmuş senedât hakkında ba‘demâ cereyân edecek mu‘âmele teferru‘âtıyla beraber bir karârnâme ile ta‘yîn olunmuş muhattam? görünen? emânet-i müşârün-ileyhâ ile bi’l-muhâbere üç maddeyi hâvî kaleme alınan karârnâme müsveddesi leffen takdîm kılınmış olmağla heyet-i umûmiyede mütâla‘asıyla îfâ-yı muktezâsı bâbında emr ü fermân hazret-i men-lehu’l-emrindir.
Fî 12 Şa‘bân sene [1]302 ve fî 15 Mayıs sene [1]301.
Heyet-i Umûmiye’nin zeyli sûretidir
Tanzîmât Dâiresi’nin işbu mazbatasıyla karârnâme müsveddesi Heyet-i Umûmiye’de kırâet ve işin mehâkime ta‘alluku cihetiyle Adliye Nezâreti ve makām-ı Meşîhat-penâhî ile muhâbere olundu. Nezâret cevâbında usûl-ı mezkûrenin ahkâm-ı kānûniyeye münâfî [79] ve âdâb ve âsâyiş-i umûmîyi muhîll olmasına göre men‘i îcâb eden ahvâl olduğu ve makām-ı müşârün-ileyhin cevâben gelen tezkiresiyle Meclis-i Tedkīkāt-ı Şer‘iyye’nin melfûf müzekkiresinde dahi muhâkeme-i şer‘iyece muvâza‘a da‘vâlarının istimâ‘ı zâten irâde-i seniyye muktezâsından olduğu beyânıyla ahvâl-i mezkûrenin devam veyâ men‘i husûsunun ta‘yîni umûr-ı irâdiyeden idiği bildirilmiş olduğuna keyfiyet heyetce müz[â]kere ve tedkīk olundu.
|