.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


İstanbul Mahkemesi 334 Numaralı Sicil (H. 1280-1329 / M. 1863-1911)
cilt: 99, sayfa: 420
Hüküm no: 465
Orijinal metin no: [188-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Memurların mahkeme hükmü olmadan azledilmemeleri

Sadâret’den

210

Taraf-ı Âlî-i Hazret-i Meşîhat-penâhî’ye,

Ma‘rûz-ı bende-i dîrîneleridir ki,

Me’mûrîn-i Mülkiye Terakkī ve Tekā‘üd Nizâmnâmesi’nin on altıncı maddesinin bir fıkrasında muharrer esbâbdan dolayı bir me’mûrun azline dâire-i müte‘allikasının salâhiyeti teslîm olunmakla beraber işden el çektirilip maznûnen mahkemeye tevdî‘ olunan me’mûrînin kable’l-hükm azilleri câiz olamayacağından bu kabîl me’mûrînin azl ve ta‘ayyünce netîce-i muhâkemeye intizâr edilmesi musarrah bulunmasına ve sû-i hâl ve isti‘mâlleri sâbit olan me’mûrînin haklarında verilecek hükme intizâren azl edilemeyerek vazîfelerinin vekâleten îfâ ettirilmesi mahzûrdan sâlim görülememekde olmasına binâen gerek esbâb-ı muhaffefe gerek esbâb-ı müşeddede dolayısıyla azli lâzım gelen me’mûrînin elde edilecek delâil-i sübûtiyeye istinâden evvel-emirde azl edilmesi ve ba‘dehû haklarında ta‘kībât-ı kānûniye icrâsı îcâb edenler için mehâkim-i müte‘allikasına mürâca‘at olunması ve esbâb-ı zarûriye-i azlin devâir-i mezkûrenin takdîrine bırakılması hakkında bir karâr ittihâzı lüzûmunu mutazammın Mâliye Nezâret-i Aliyyesi’nin Şûrâ-yı Devlet’e muhavvel tezkiresi üzerine şûrâ-yı mezkûre Tanzîmât Dâiresi’nden i‘tâ ve Meclis-i Mahsûs-ı Vükelâ’da kırâet olunan mazbatada me’mûrînin devletçe görünecek bir sebeb-i zarûriye binâen azl olunabilmesi ve sebeb-i zarû[ri]nin ta‘yîni maddesinin Meclis-i Vükelâ’ya âidiyeti Me’mûrîn-i Mülkiye Terakkī ve Tekā‘üd Karârnâmesi’nde muharrer olmasına nazaran sebeb-i zarûrinin ta‘yînini devâir-i müte‘allikasına bırakmak câiz olamayacağı gibi taht-ı muhâkemeye alınmasına lüzûm görünen me’mûrîni kable’l-muhâkeme azl ile yerlerine diğerlerini ta‘yîn etmek inde’l-muhâkeme berâeti ta‘yîn edenler hakkında mağdûriyeti müstelzim olacağı nazar-ı adâlete alınarak madde-i azilde kānûnen mûceb-i azl ef‘âl ve harekâtın tahakkuk etmesine hasredilmiş olduğundan o kabîl me’mûrîn hakkındaki ta‘kībât-ı kānûniyenin tesrî‘iyle netîce-i muhâkemeye göre mu‘âmele olunmak lâzım geleceği dermeyân kılınmış ve sâlifü’z-zikr karârnâme esâsen Meclis-i Umûmi’den geçmemiş olduğu gibi ahîren bi’t-tanzîm meclis-i mezkûrun tasdîkine ve irâde-i seniyyeye iktirân eden Tekā‘üd Kānûnu ise me’mûrîn-i mülkiyenin sûret-i azl ve nefyine dâir ahkâmı gayr-ı muhtevî bulunmuş olup Kānûn-ı Esâsî’nin otuz dokuzuncu maddesinde bi’l-cümle me’mûrînin nizâmen ta‘yîn olunacak şerâit üzere ehil ve müstehak oldukları me’mûriyetlere intihâb olunacakları ve bu vech ile intihâb olunan me’mûrların kānûnen mûcib-i azl hareketi tahakkuk etmedikçe ya kendileri isti‘fâ eylemedikçe yâhûd devletçe bir sebeb-i zarûri görülmedikçe azl ya tebdîl olunamayacakları muharrer bulunmasına nazaran Kānûn-ı Esâsî’nin bu maddesi ahkâmına tevfîk-i mu‘âmele olunması tabî‘i ve bunda bahs olunan esbâb-ı zarûriye-i azlin ta‘yîni mazbata-i mezkûrede gösterildiği vech ile Meclis-i Vükelâ’ya âid olmayıp Usûl-i Meşrûtiyet îcâbınca me’mûrların mensûb oldukları dâirelerin nâzırlarına râci‘ ve ma‘a hâzâ nezâretlerin takdîri üzerine infisâl edecekleri ale’l-usûl mürâca‘atla taleb-i hak ve ma‘delete salâhiyetleri bâkī bulunduğundan bu vech ile mu‘âmele olunması meclis-i mezkûr karârıyla bi’l-umûm devâire teblîğ kılınmış olmağla Dâire-i Celîle-i İlmiyece de mûcebince iktizâsının îfâsı bâbında emr u irâde hazret-i men-lehu’l-emrindir.

Fî 19 Zilka‘de sene 1327 ve fî 19 Teşrîn-i sânî sene 1325.

Sadrıa‘zam

Hüseyin Hilmi