.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Kısmet-i Askeriye Mahkemesi 19 Numaralı Sicil (H. 1109-1110 / M. 1698-1699)
cilt: 58, sayfa: 595
Hüküm no: 464
Orijinal metin no: [109b-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Hacdan dönerken vefat eden Mustafa’nın malının bir kısmını tasadduk etmesi için diğer Mustafa’yı vasi tayin ettiği

Husûs-ı âti’l-beyânın mahallinde istimâ‘ ve tahrîri iltimâs olunmağın savb-ı şer‘-i enverden me’zûnen irsâl olunan İmâmzâde Mevlânâ Mehmed Efendi b. Ahmed Efendi Gılmân-ı Acemî mütekā‘idlerinden ve mahmiye-i İstanbul’da Edirnekapısı kurbünde Keçeci Pîrî mahallesi ahâlîsinden olup avdet-i hacc-ı şerîfde Ala nâm mevzi‘de vefât eden el-Hâc Mustafa b. Yusuf b. Oruc’un mahalle-i mezbûrede vâki‘ menziline varıp zeyl-i kitâbda muharrerü’l-esâmî Müslimîn huzûrlarında akd-i meclis-i şer‘-i şerîf eyledikde müteveffâ-yı mezbûrun verâseti zevce-i menkûha-i metrûkesi Bedahşan bt. Abdullah ile usûbet-i nesebiye cihetinden Hüseyin Beşe b. İbrahim nâm kimesneye münhasıra olduğu şer‘an zâhir ve mütehakkık oldukdan sonra mahmiye-i mezbûrede Kefeli mahallesinde sâkin işbu râfi‘ü’l-kitâb diğer el-Hâc Mustafa b. Ebubekir meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda mezbûr Hüseyin Beşe mahzarında üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip müteveffâ-yı mezbûr el-Hâc Mustafa b. Yusuf b. Oruc bi-emrillâhi te‘âlâ kazâ-i nahb eylediğimde cemî‘ malımdan evvelâ vech-i mesnûn üzere levâzım-ı techîz ve tekfînim görüldükden sonra bâkī kalan malımın sülüsü ifrâz ve kabz olunup vücûh-ı birr ü hayra sarf oluna deyü sene tis‘a ve mi’e ve elf Zilhiccesi’nin on altıncı günü Mekke-i mükerremede vasiyet ve tenfîzine mahzar-ı Müslimînde beni vasiyy-i muhtâr nasb ve ihtiyâr edip ben dahi muvâcehesinde ba‘de’l-kabûl musırran-alâ-îsâihî vefât etmeğin suâl olunup müteveffâ-yı mezbûrun sülüs-i malını bana teslîme merkūm Hüseyin Beşe’ye tenbîh olunmak matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Hüseyin Beşe cevâbında mûrisi müteveffâ-yı mezbûrun terekesine ber-vech-i muharrer vaz‘-ı yedini ikrâr lâkin vasiyet-i mezkûreyi inkâr edicek müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsına beyyine taleb olundukda udûl-ı ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden ve mahmiye-i mezbûre mahallâtından Çuka Mustafa Paşa kurbünde Sancakdâr Hayreddin mahallesi ahâlîsinden el-Hâc Halil b. Şa‘bân ve el-Hâc Mehmed b. İbrahim nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-vâki‘ müteveffâ-yı mezbûr el-Hâc Mustafa b. Yusuf b. Oruc bi-emrillâhi te‘âlâ kazâ-i nahb eylediğimde cemî‘ malımdan evvelâ vech-i mesnûn üzere levâzım-ı techîz ve tekfînim görüldükden sonra bâkī kalan malımın sülüsü ifrâz ve kabz olunup vücûh-ı birr ü hayra sarf oluna deyü sene tis‘a ve mi’e ve elf Zilhiccesi’nin on altıncı günü Mekke-i mükerremede vasiyet ve tenfîzine işbu müdde‘î-i mezbûr diğer el-Hâc Mustafa’yı bizim huzûrumuzda vasiyy-i muhtâr nasb ü ihtiyâr edip müdde‘î-i mezbûr dahi vesâyet-i mezbûreyi muvâcehesinde ba‘de’l-kabûl müteveffâ-yı mezbûr el-Hâc Mustafa musırran alâ-îsâihî vefât eyledi, biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettikde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle ba‘de’l-hükm vâki‘ hâli mevlânâ-yı mezbûr mahallinde tahrîr ve ba‘dehû ma‘an irsâl olunan Çukadâr el-Hâc Süleyman b. Abdullah ile meclis-i şer‘a gelip alâ-vukū‘ihi inhâ ve i‘lâm etmeğin mâ-vaka‘a kayd şüd.

Fî 2 Cumâdelûlâ sene 1110.

Şuhûdü’l-hâl: es-Seyyid Ahmed Çelebi b. es-Seyyid Abdurrahman, es-Seyyid Abdurrahman Çelebi b. es-Seyyid Şa‘bân, es-Seyyid Halil Çelebi b. Mustafa, es-Seyyid Hasan Çelebi b. es-Seyyid Abdurrahman, el-Hâc Mehmed b. Hüseyin, el-Hâc İbrahim b. Hayrullah, el-Hâc Mehmed b. Ali, Mustafa b. Nurullah, Ali Beşe b. Abdullah