Kısmet-i Askeriye Mahkemesi 59 Numaralı Sicil (H. 1143 / M. 1730-1731) cilt: 64, sayfa: 326 Hüküm no: 261 Orijinal metin no: [58a-4] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Vefat eden Rukıye Hatun’un varislerinden Şaban, Ramazan ve Kasım’ın terekeden haklarını aldıkları Husûs-ı âti’l-beyanın mahâllinde istimâ‘ ve tahrîri için savb-ı şer‘-i şerîf-i enverden Mevlânâ Burusî Mehmed Efendi irsâl olunup ol dahi mahmiye-i İstanbul’da Küçük Ayasofya kurbünde Hüseyin Ağa mahâllesinde sâkin İbrahim Efendi b. Abdullah’ın menziline varıp zeyl-i kitâbda muharrerü’l-esâmi [Müslimîn] huzûrlarında akd-i meclis-i şer‘-i şerîf ettikde mahmiye-i mezbûrede sâkine iken bundan akdem vefât eden sagīre-i mezbûre Rukıye bt. Ahmed’in li-ebeveyn ammi ve usûbet-i nesebiye cihetinden ber-vech-i âtî vâris olduğunu iddi‘â eden bâ‘isü’l-kitâb el-Hâc Şaban b. Hüseyin kendi tarafından asâleten ve li-ebeveyn er karındaşları olup vilâyet-i Anadolu’da Beypazarı kazâsına tâbi‘ Boğabükü nâm karyede sâkinler el-Hâc Ramazan ve Kasım b. Hüseyin b. Mehmed taraflarından husûs-ı âti’l-beyanda taleb ve da‘vâ ve ahz u kabz ve sulh ve ibrâya vekîlleri olduğu karye-i mezbûre sükkânından olup mahmiye-i mezbûrede Mahmudpaşa kurbünde Tahtahan’da misâfiren sâkin Hüseyin Beşe b. Ali ve Halil Beşe b. Ahmed şehâdetleriyle mahzar-ı hasm-ı câhidde sâbit ve mahkûmün-bih olmağla vekâleten meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda sagīre-i müteveffât-ı mezbûrenin hayâtında tesviye-i umûruna bâ-hüccet-i şer‘iyye vasiyy-i muhtârı olmağla terekesine bi’l-vesâye vâzı‘ü’l-yed olan el-Hâc Mehmed b. Mehmed mahzarında bi’l-asâle ve bi’l-vekâle üzerine da‘vâ ve takrîr-i kelâm edip sagīre-i müteveffât-ı mezbûre Rukıye’nin [58b] babası Ahmed ile benim babam Hüseyin li-ebeveyn karındaşlar olup babaları ismi Mehmed ve dedeleri ismi Abdullah ve vâlideleri ismi Âişe bt. Abdullah ve maskat-ı re’sleri mârrü’z-zikr Boğabükü karyesi olup sagīre-i müteveffât-ı mezbûrenin verâseti vâlidesi Ümmügülsüm Hatun bt. Abdullah ile li-eb kız karındaşı Saliha nâm sagīreye ve usûbet-i nesebiye cihetinden bana ve li-ebeveyn kız karındaşlarım müvekkilân-ı mezbûrân el-Hâc Ramazan ve Kasım’a ve âhar li-ebeveyn er karındaşım olup vilâyet-i Rumeli’nde Ruscuk’da sâkin Osman’a münhasıra ve tashîh-i meselesi yirmi dört sehmden olup sihâm-ı mezbûrenin sekiz sehmi vâlidesi mezbûreye ve on iki sehmi kız karındaşı sagīre-i merkūmeye ve bâkī dört sehmin her biri benim ile karındaşların mezbûrûndan her birimize isâbet edip zikr olunan dört sehme cihet-i merkūmeden bizden gayrı vâris ve müstahakk-ı âhar olmamağla sagīre-i müteveffât-ı mezbûrenin terekesinden bana ve karındaşlarım müvekkilân-ı mezbûrâna isâbet eden hisseleri vasiyy-i mezbûrdan taleb eylediğimde bana teslîmden imtinâ‘ eder, suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl ve’l-inkâr müdde‘î-i mezbûrdan müdde‘âsına beyyine taleb olundukda udûl-i ahrâr-ı ricâl-i Müslimînden fi’l-asl karye-i mezbûre sükkânından olup zikr olunan Tahtahan’da misâfiren sâkin el-Hâc Hasan b. el-Hâc Mehmed ve İmam Hasan Efendi b. Hüseyin li-ecli’ş-şehâde meclis-i ma‘kūd-ı mezkûra hâzırân olup isre’l-istişhâd fi’l-hakīka sagīre-i müteveffât-ı mezbûre Rukıye’nin babası Ahmed ile işbu müdde‘î-i mezbûr el-Hâc Şaban’ın babası Hüseyin li-ebeveyn karındaşlar olup babaları ismi Mehmed ve dedeleri ismi Abdullah ve vâlideleri ismi Âişe bt. Abdullah ve maskat-ı re’sleri zikri mürûr eden Boğabükü karyesi olup sagīre-i müteveffât-ı mezbûrenin verâseti Ümmügülsüm Hatun bt. Abdullah ile li-eb kız karındaşı Saliha nâm sagīreye ve usûbet-i nesebiye cihetinden müdde‘î-i mezbûr ile li-ebeveyn er karındaşları olup karye-i mezbûrede sâkinler el-Hâc Ramazan ve Kasım’a ve âhar li-ebeveyn er karındaşları olup vilâyet-i Rumeli’nde Ruscuk’da sâkin Osman’a münhasıra ve tashîh-i meselesi yirmi dört sehmden olup sihâm-ı mezbûrenin sekiz sehmi vâlidesi mezbûreye ve on iki sehmi kız karındaşı sagīre-i merkūmeye ve bâkī dört sehmin her biri müdde‘î-i mezbûr ile karındaşları merkūmûndan her birine isâbet edip zikr olunan dört sehme cihet-i mezbûreden bunlardan gayrı vâris ve müstahakk-ı âhar olduğu ma‘lûmumuz değildir, biz bu husûsa bu vech üzere şâhidleriz ve şehâdet dahi ederiz deyü her biri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettikde ba‘de’t-ta‘dîl ve’t-tezkiye şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle ba‘de’l-hükm merkūm el-Hâc Şaban yine meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda vasiyy-i mezbûr el-Hâc Mehmed mahzarında bi’l-asâle ve bi’l-vekâle ikrâr ve takrîr-i kelâm edip sagīre-i müteveffât-ı mezbûre Rukıye’nin terekesi tahrîr ve ba‘de-ihrâci’l-masârıf ber-mûceb-i defter-i kassâm-ı askerî tereke-i menkūle semeni yirmi iki bin dört yüz akçe ve beynimizde ma‘lûm iki kıt‘a menzil hissesi semenleri otuz iki bin akçe ki cem‘an elli dört bin dört yüz akçeden tashîh-i mezbûr üzere benim ile müvekkillerim karındaşlarım mezbûrân el-Hâc Ramazan ve Kasım’dan her birimizin birer sehmden hissemize isâbet eden iki bin iki yüz altmış altışar akçeden cem‘an altı bin yedi yüz doksan sekiz akçeyi vasiyy-i mezbûr el-Hâc Mehmed bana def‘ u teslîm, ben dahi sagīre-i müteveffât-ı mezbûrenin terekesinden olmak üzere asâlet ve vekâletim hasebiyle yedinden tamâmen alıp kabz eyledim, ba‘de’l-yevm meblağ-ı mecmû‘-ı mezbûrdan vasiyy-i mezbûr yedinde bir akçe ve bir habbe bâkī kalmadı dedikde gıbbe’t-tasdîkı’ş-şer‘î vâki‘ hâli mevlânâ-yı mezbûr mahâllinde tahrîr ve ma‘an mürsel Ahmed Çelebi b. İsmail ve Ali b. Mehmed ile meclis-i şer‘a gelip alâ-vuku‘ihî inhâ ve takrîr etmeğin mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fî 26 min-Cemâziyelâhire sene 1143. Şuhûdü’l-hâl: el-Hâc Veli b. Mehmed, Ahmed Efendi b. el-Hâc Şaban, Mehmed Çelebi b. Abdülkadir, İbrahim Çelebi b. Mehmed, Ahmed b. İbrahim, Mehmed Efendi b. Ahmed