Kısmet-i Askeriye Mahkemesi 59 Numaralı Sicil (H. 1143 / M. 1730-1731) cilt: 64, sayfa: 335 Hüküm no: 265 Orijinal metin no: [59a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Boyacı Halil Çelebi’nin varislerinden Ayşe Hatun’un terekeden hakkını aldığı
Husûs-ı âti’l-beyanın mahâllinde ketb ü tahrîri için savb-ı şer‘-i enverden irsâl olunan Mevlânâ Mustafa Efendi b. el-merhûm Yahya Efendi mahmiye-i İstanbul’da Kepenekçi Sinan mahâllesinde sâkine iken bundan akdem vefât eden Boyacı Halil Çelebi b. el-Hâc Mehmed’in menziline varıp zeyl-i vesîkada muharrerü’l-esâmi Müslimîn huzûrlarında akd-i meclis-i şer‘-i şerîf ettikde müteveffâ-yı mezbûrun verâseti zevce-i menkûha-i metrûkesi Safiye Hatun bt. Abdullah ile sulbiye kebîre kızı Âişe Hatun’a ve sulbiye sagīre kızı Hadîce’ye ve li-ebeveyn ammioğlu olup vilâyet-i Anadolu’da Kastamonu kasabasında sâkin el-Hâc Ahmed b. Hasan’a münhasıra olup lâkin müteveffâ-yı mezbûrun sülüs-i vasiyeti olmağla tashîh-i meselesi otuz altı sehmden olup sihâm-ı mezbûrenin on iki sehmi sülüse ve bâkī yirmi dört sehmin üç sehmi zevce-i mezbûreye ve sekizer sehmi kızları mezbûretândan her birine ve beş sehmi gāib-i mezbûr el-Hâc Ahmed’e isâbeti tahakkukundan sonra zâtı Mehmed Çelebi b. Mehmed ve Molla Mehmed b. Abdullah ta‘rîfleriyle mu‘arrefe olan mezbûre Âişe Hatun meclis-i ma‘kūd-ı mezbûrda müteveffâ-yı mezbûrun sülüs-i mâlını vesâyâsını tenfîze ve sagīre-i mezbûre Hadîce’nin tesviye-i umûruna bâ-hüccet-i şer‘iyye vasiyy-i muhtârı olmağla terekesine bi’l-vesâye vâzı‘ü’l-yed olan hâfizü’l-kitâb Osman Çelebi b. Abdurrahman mahzarında ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip babam müteveffâ-yı mezbûrun terekesi tahrîr ve ba‘de-ihrâci’l-masârıf ve’s-sülüs ber-mûceb-i kassâm-ı askerî tashîh-i mezbûr üzere benim hisse-i ırsiyeme isâbet eden üç yük yirmi dört bin üç yüz altmış dört akçeyi tereke-i müteveffâ-yı mezbûrdan olmak üzere vasiyy-i mezbûr Osman Çelebi işbu meclisde bana def‘ u teslîm ben dahi yedinden bi’t-tamâm ve’l-kemâl alıp kabz eyledim, fîmâ-ba‘d babam müteveffâ-yı mezbûrun emlâk ve zimem-i nâsda olan hukūkundan mâ‘adâ nukūd ve eşyâ ve boya semenlerinden vasiyy-i mezbûr Osman Çelebi yedinde ve zimmetinde bir akçe ve bir habbe hakkım bâkī kalmayıp babam müteveffâ-yı mezbûrun emlâk ve zimeminden mâ‘adâ dâhil-i defter ve hâric ez-defter kalîl ü kesîr ve celîl ü hakīr terekesine müte‘allıka âmme-i da‘vâ ve mutâlebât ve eymân ve muhâsamâtdan mezbûr Osman Çelebi’nin zimmetini ibrâ-i âmm-ı kātı‘ü’n-nizâ‘la ibrâ ve ıskāt eyledim, vechen mine’l-vücûh ve sebeben mine’l-esbâb da‘vâ ve nizâ‘ım yokdur dedikde gıbbe’t-tasdîkı’ş-şer‘î vâki‘ hâli mevlânâ-yı mezbûr mahâllinde tahrîr ve ma‘an mürsel Ali Çelebi b. Mehmed ve Ahmed Çelebi b. Mehmed ile meclis-i şer‘a gelip alâ-vuku‘ihî inhâ ve takrîr etmeğin mâ vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu.
Fî 7 Receb sene 1143
Şuhûdü’l-hâl: Hüseyin Çelebi b. Mehmed, Mehmed Çelebi b. el-Hâc Hasan, Ali Çelebi b. Fakih, el-Hâc Mustafa b. Hüseyin, Hasan Ağa b. İbrahim, İbrahim Yazıcı b. Halil, el-Hâc Mehmed b. el-Hâc Ahmed, el-Hâc Ali b. Mehmed, Süleyman Ağa b. İbrahim, İsmail Ağa b. İbrahim.
|