|
Rumeli Sadâreti Mahkemesi 106 Numaralı Sicil (H. 1067-1069 / M. 1656-1658) cilt: 50, sayfa: 585 Hüküm no: 610 Orijinal metin no: [92b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Mustafa b. Mehmed’in ninesi Nazıra bt. Mustafa tarafından kendisine hibe edildiğini iddia ettiği menzilin Murtaza Ağa b. Mehmed’e satıldığının anlaşıldığı
Mahmiye-i Edirne’de Sarıca Paşa mahallesinde sâkin olup bundan akdem mahmiye-i İstanbul’da vefât eden Mehmed b. Abdullah nâm kimesnenin sulbî oğlu Mustafa nâm sagīrin tesviye-i umûruna kıbel-i şer‘den mansûb vasî olan Ömer Bey b. Mehmed nâm kimesne mahmiye-i mezbûre Edirne’de mahfil-i kazâda menzil-i âti’l-beyâna vâzı‘u’l-yed olan zahrü’l-eşbâh Murtaza Ağa b. Mehmed mahzarında üzerine takrîr-i da‘vâ edip sagīr-i mezbûrun ceddesi olan Nazıra bt. Mustafa nâm hâtun bin altmış yedi senesi Muharremü’l-harâmının on üçüncü gününde mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan Na‘lbend Kurd Beşe mülkü ve bir tarafdan Veli Beşe b. Abdullah mülkü ve tarafeyni tarîk-ı âm ile mahdûd bir tahtânî ve iki fevkānî odaları ve bir sofa ve bir ahır ve bir su kuyusu ve muhavvatayı müştemil mülk menzilini gıbbe’t-tahliyeti’ş-şer‘iyye sagīr-i mezbûra hibe ve temlîk ve târih-i mezbûrda vasîsi olan vâlidesi ( ) nâm hâtuna teslîm ol dahi vesayeti hasebiyle ittihâb ve kabûl ve tesellüm etmişiken mezbûr Murtaza Ağa menzil-i merkūma bi-gayrı hakkın vaz‘-ı yed edip tasarrufuma mâni‘ olur suâl olunup kasr-ı yedine tenbîh ve sagīr-i mezbûr için bana zabt etdirilmek matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezbûr Murtaza Ağa cevâbında târih-i mezbûrdan üç sene mukaddem bin altmış dört senesi Cumâdelâhıresi’nin on yedinci gününde mezbûre Nazıra Hâtun menzil-i mezbûru beş bin fıddî râyic fi’l-vakt akçeye bana bâtten bey‘ ve teslîm ben dahi iştirâ ve tesellüm ve kabz eylediğimden sonra semeni olan meblağ-ı mezbûr beş bin akçeyi bana hibe-i sahîha-i şer‘iyye ile hibe ve temlîk ben dahi ittihâb ve kabûl edip hatta bu vech üzere zikrolunan bin altmış dört senesinde mahmiye-i mezbûre Edirne’de Mahkeme-i suğrâ’da nâibü’ş-şer‘i’ş-şerîf olan Osman Efendi b. Ömer huzûrunda ikrâr edip hüccet-i şer‘iyye alıvermişdir deyu nâib-i mûmâ-ileyh imzâsıyla mümzât ve hatemiyle mahtûme ve mazmûnu min küllî’l-vücuh takrîrine mutâbıka hüccet-i şer‘iyye ibrâz edip alâ vechi’l-haseb feth ve kırâat ve istintâk olundukda vasiyy-i mezbûre mazmûn-ı hüccet-i mezbûreyi bi’l-külliyye inkâr etmeğin mezbûr Murtaza Ağa’dan mazmûn-ı hüccet-i mezbûreye beyyine taleb olundukda zeyl-i hüccet-i mezbûrede isimleri mastûr olup mârrü’z-zikr Sarıca Paşa mahallesinde sâkin Sarıca Paşa câmi‘i imâmı olan Hüseyin Efendi b. Nasuh ve Firuz Ağa mahallesinde sâkin el-Hâc Hüseyin b. Ali nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘a hâzırân olup gıbbe’l-istişhâd fi’l-vâki‘ mezbûre Nazıra Hâtun bizim huzûrumuzda zikrolunan Sarıca Paşa mahallesinde vâki‘ menzil-i mahdûd-ı mezbûru mârrü’z-zikr bin [altmış] dört senesinde nâib-i mezbûr huzûrunda mezbûr Murtaza Ağa’ya beş bin akçeye bâtten bey‘ ve teslîm ol dahi iştirâ ve tesellüm ve kabz eyledikden sonra semeni olan meblağ-ı mezbûru mezbûr Murtaza Ağa’ya hibe-i sahîha-i şer‘iyye ile hibe edip mevlânâ-yı mezbûr ba‘de’t-tahrîr işbu mahalle-i mezbûre Murtaza Ağa’ya vermişdir biz bu husûsa şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyu herbiri edâ-i şehâdet-i şer‘iyye eylediklerinde gıbbe ri‘ayeti şerâiti’l-kabûl şehâdetleri makbûle olmağın mûcebince vasiyy-i merkūm Ömer Bey menzil-i mezbûra ta‘arruzdan men‘ olunup mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu
Fi’l-yevmi’s-sâmin aşer min şehri Rebî‘i’l-evvel li-sene semân ve sittîn ve elf.
Şühûdü’l-hâl: Muslı Beşe b. Hamza Çelebi, Ramazan b. Üveys, Hasan Beşe b. Ömer, İbrahim Bey b. Ömer, İsmail Çelebi b. ( ), el-Hâc Ca‘fer, Mehmed Çavuş b. ( ), İvaz Ağa ser-muhzırân, Şâtır Receb Beşe.
|