Rumeli Sadâreti Mahkemesi 127 Numaralı Sicil (H. 1090-1091 / M. 1679-1680) cilt: 55, sayfa: 226 Hüküm no: 200 Orijinal metin no: [50b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. Ayşe adlı küçük kızın vefat eden babasından miras kalan evin kendisine düşen hissesini vasîsi marifetiyle Hüseyin Ağa’ya sattığı Husûs-ı âti’l-beyânın mahâllinde ketb ü tahrîri iltimâs olunmağın savb-ı şer‘-i enverden irsâl olunan Mevlânâ Ebûbekir Efendi b. Abdülkerim sâbıkā medîne-i Yenişehir kādısı olan umdetü’l-mevâli’l-izâm zübdetü’l-fudalâi’l-fihâm Mustafa Efendi hazretlerinin mahmiye-i İstanbul’da Çukur Bostan kurbünde vâki‘ sa‘âdethânelerine varıp zeyl-i kitâbda muharrerü’l-esâmî olan Müslimîn huzûrlarında akd-i meclis-i şer‘-i Nebevî etdikde mahmiye-i mezbûrede Kesmekaya kurbünde Hoca Kasım Gönânî Mahallesi sükkânından iken bundan akdem vefât eden Nûşirevân Ali Ağa b. Mustafa’nın verâseti zevce-i metrûkesi Fâtıma bt. Ali nâm hatun ile sulbiye sagīre kızı Âişe’ye ve li-ebeveyn er karındaşı Hüseyin nâm kimesne[ye] münhasıra ve tashîh-i mes’elesi sekiz sehimden olup sihâm-ı mezbûreden bir sehmi mezbûre Fâtıma’ya ve dört sehmi sagīre-i mezbûre Âişe’ye ve üç sehmi mezbûr Hüseyin’e isâbet eylediği şer‘an zâhir ve müte‘ayyin oldukdan sonra sagīre-i mezbûre Âişe’nin tesviye-i umûruna savb-ı şer‘-i enverden mansûbe vasîsi olup zâtını ma‘rifet-i şer‘iye ile ârifân Ali Ağa b. Ebûbekir ve Mehmed Bey b. Kenan ta‘rîfleriyle mu‘arrefe olan vâlidesi mezbûre Fâtıma meclis-i ma‘kūd-ı mezbûrede râfi‘u’l-kitâb es-Seyyid Hüseyin Ağa b. es-Seyyid Mahmud mahzarında bi’l-vesâye ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip mahalle-i mezbûrede vâki‘ iki tarafdan Mahmudzâde Ali Efendi menzil ve bostanı ve bir tarafdan Memi Çavuş veresesi mülkleri ve bir tarafdan tarîk-ı âm ile mahdûd hâriciyesinde tabaka-i ulyâsı iki bâb oda ve bir kebîr orta sofa ve dehliz ve bir yan sofası ve bir mâbeyn odası ve tabaka-i vustâsı üç bâb oda ve bir kenîf ve tabaka-i süflâsı bir ahır ve bir su kuyusu ve bir mikdâr cüneyne arsasını ve dâhiliyesinde tabaka-i ulyâsı bir oda ve dehliz ve tabaka-i vustâsı dört bâb oda ve bir kenîf ve dehliz ve tabaka-i süflâsı bir matbah ve bir mahtab ve bir mikdâr cüneyne arsası ve bir su kuyusu ve bir harâbe matbahı müştemil bir bâb mülk menzil müteveffâ-yı mezbûrun ile’l-vefât silk-i mülkünde münselik olup ba‘de-vefâtihî hesâb-ı mezkûr üzre bir sehmi bana ve üç sehmi mezbûr Hüseyin’e ve dört sehmi vasîsi olduğum sagīre-i mezbûre Âişe’ye isâbet ve intikāl etmişidi lâkin ben ve mezbûr Hüseyin menzil-i mezkûrda olan hisse-i şâyi‘amızı mezbûr es-Seyyid Hüseyin Ağa’ya semen-i ma‘lûm ve makbûza bey‘ ve teslîm etmekle sagīre-i mezbûre Âişe’nin hissesi kābil-i intifâ‘ olmadığından mâ‘adâ menzil-i mezbûr müşrif-i [51a] harâb ve mâil-i türâb olup dahli harcına vefâ etmemekle sagīre-i mezbûrenin zikrolunan dört sehim hissesi semen-i misli ile âhara bey‘ ve semeni istirbâh olunmak sagīre-i mezbûre hakkında her vechile evlâ ve enfa‘ olmağın husûs-ı mezbûra vukūf-ı tâmmım olup ve müte‘ayyen olan dört yüz elli esedî guruşa sagīre-i mezbûre Âişe’nin menzil-i mezbûrda olan dört sehim hissesini vesâyetim hasebiyle mezbûr es-Seyyid Hüseyin Ağa’ya bey‘-ı bâtt-ı sahîh-i şer‘î ile bey‘ ve temlîk ve teslîm ol dahi iştirâ ve kabûl ve temellük ve tesellüm eyledikden sonra semeni olan meblağ-ı mezbûr dört yüz elli esedî guruşu mezbûr es-Seyyid Hüseyin Ağa yedinden tamamen alıp kabz eyledim fîmâ-ba‘d sagīre-i mezbûre Âişe’nin zikrolunan dört sehim hissesi ve hakkı mezbûr es-Seyyid Hüseyin Ağa’nın mülk-i müşterâsı olmuşdur keyfe mâ yeşâ’ mutasarrıf olsun dedikde gıbbe’t-tasdîkı’ş-şer‘î vâki‘ hâli merkūm Ebûbekir Efendi mahâllinde ketb ve terkīm edip ba‘dehû ma‘an ba‘s olunan Molla Hasan b. Ahmed ile meclis-i şer‘a gelip alâ-vukū‘ihî inhâ ve takrîr etmeğin mâ-vaka‘a bi’t-taleb ketb olundu. Fi’l-yevmi’t-tâsi‘ aşer min-Saferü’l-hayr li-sene ihdâ ve tis‘în ve elf. Şuhûdü’l-hâl: es-Sâbıkūn.