Anadolu Sadâreti Mahkemesi 2 Numaralı Sicil (H. 1251-1257/ M. 1835-1841) cilt: 94, sayfa: 215 Hüküm no: 170 Orijinal metin no: [47a-2] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır. İstinye kayıkçılarına mahsus olan iskeleye Kanlıca kayıkçılarının kayık bağlamamaları Ma‘rûz, Sâdır olan fermân-ı âlîlerine imtisâlen zikri âtî husûsun mahâllinde bi’l-mu‘âyene keşf ve tahkīki için cânib-i şer‘-i enverden irsâl olunan vekāyi‘ kâtibimiz es-Seyyid Hüseyin Rıza Efendi dâ‘îleri ve bi’l-ma‘iyye rü’yete memûr evkāf müfettişi fazîletlü semâhatlü Mehmed Emin Âsaf Beyefendi kıbelinden meb‘ûs Kâtib Halil Efendi, Ebniye-i hâssa Müdürü Efendi hulefâsından es-Seyyid Mehmed Raşid ve Edhem Halîfeler ve İhtisâb Nâzırı sa‘âdetlü Mehmed Ağa tarafından mürsel Gavvâs Mehmed Ağa ile Ayasofya-i kebîr Câmi‘-i şerîfi Evkāfı musakkafâtından İstanbul hısnı ebvâbından Bâb-ı Caferî hâricinde Hasır İskelesi ta‘bîr olunan cibâyet-i meşâhire kenâr-ı deryâda vâki‘ münâza‘un-fîh olan iskele mahâlline varıp cerîdede mazbûtü’l-esâmî Müslimîn huzûrlarında akd-i meclis-i şer‘-i nebevî etdiklerinde mahrûse-i Galata’ya muzâfe İstinye nâhiyesi ahâlîsinden ashâb-ı arzuhâl es-Seyyid Mehmed Tahir Efendi b. el-Hâc Ali ve Mustafa Efendi b. Mahmud ve es-Seyyid Abdülhalim Efendi b. Mehmed Ârif ve Hasan Efendi b. Hasan ve Süleyman Ağa b. Abdullah ve Ahmed Ağa b. Numan ve diğer Süleyman Ağa b. Mehmed Emin ve Mehmed Ârif Ağa b. Abdullah ve sâir mazbûtü’l-esâmî kimesneler meclis-i ma‘kūd-ı mezkûrda vakf-ı şerîf-i mezkûrun kāimmakām-ı mütevellîsi evkāf-ı hümâyûn nâzırı ecille-i ricâl-i saltanat-ı seniyyeden atûfetlü Numan Mahir Beyefendi taraflarından mürsel vekîl-i şer‘îleri câbî-i vakıf el-Hâc Ali Ağa b. Mustafa hâzır olduğu hâlde derûn-ı arzuhâlde isimleri mastûr medîne-i Üsküdar’a tâbi‘ Kanlıcak Kayıkçıları Kethüdâsı es-Seyyid İbrahim Edhem b. Yahya ve Kayıkçı Ali b. Hüseyin ve Hasan b. Ahmed ve İbrahim b. Ahmed ve Ali b. İsmail ve Muhtar Mehmed Emin Efendi b. Ahmed nâm kimesneler muvâcehelerinde <> işbu üzerinde akd-i meclis-i şer‘-i âlî olunup Kandilli ve Rumelihisarı iskeleleri beynlerinde kâin halîfetân-ı mezbûrân misâhalarıyla tûlen on iki zirâ‘ yirmi bir parmak mahal ez-kadîm İstinye kayıkçılarına mahsûs olarak işbu yedimizde olan bin yüz yetmiş iki senesi Recebi’l-müreccebinin yirmi dokuzuncu günü târîhiyle müverrah bir kıt‘a temessük nâtık olduğu üzere senevî üç yüz altmış akçe mukāta‘a ile tasarrufumuzda olup öteden beri sâir iskele kayıkçıları iskele-i mezkûre kayık bend ve keşîdesiyle bî-vech müdâhale ve ta‘arruz vukū‘a gelmemiş iken Kanlıcak kayıkçıları merkūmûn bu esnâda iskele-i mezkûreye kayıklarını bend ve keşîde ederek iskele-i mezkûreyi fuzûlî zabt ve bî-vech müdâhale ve ta‘arruz etmeleriyle suâl olunup fîmâ-ba‘d iskele-i mezkûreye kayıklarını bend ve keşîdeleriyle bî-vech müdâhale etmemek üzere Kanlıcak kayıkçıları merkūmûna tenbîh olunmak murâdımızdır deyü da‘vâ etdiklerinde, onlar dahi cevâblarında fi’l-hakīka mahâll-i mezkûr zikr olunan İstinye kayıkçılarına mahsûs <> iskele olmak üzere müdde‘ûn-ı merkūmûnun ber-vech-i muharrer bâ-temessük-i mütevellî taht-ı tasarruflarında olduğunu ikrâr ü i‘tirâf edip, lâkin sâlifü’z-zikr Hasır iskelesi denilen mahâlde bize mahsûs iskele olmayıp ve İstinye kayıkçılarına mahsûs olup tasarruflarında olan sâlifü’z-zikr on iki zirâ‘ yirmi parmak mahal civârında kâin Kandilli ve Rumelihisarı ve Bebek kayıkçılarına mahsûs iskelelerden vâsi‘ olmağla öyle olucak sâlifü’z-zikr mahâll-i mezkûrdan bir kayıklık mahalle dahi biz tasarruf ederiz deyü eyledikleri takrîrlerini kâtibân-ı merkūmân dâ‘îleri mahâllinde ketb ü tahrîr ve ma‘an meb‘ûs ümenâ-i şer‘le Bâb-ı hazret-i fetvâ-penâhîde Anadolu mutasarrıfları dâ‘îlerine tahsîs buyurulan dâirede müfettiş-i mîr-i mûmâ-ileyh efendi hazretleri bi’l-ma‘iyye ma‘kūd meclis-i şer‘a gelip tarafeyn ve câbî-i vekîl-i merkūm bi-ecma‘ihim hâzır oldukları hâlde tasdîklerine mukārin alâ-vukū‘ihî ba‘de’l-inhâ ve’t-takdîr bu sûretde Kanlıcak kayıkçıları merkūmûnun ber-vech-i meşrûh îrâd eyledikleri kelâmları def‘a sâlih cevâb-ı şer‘î olmadığı kendülere tefhîm olunmağın mûcebiyle iskele-i mezkûreye ber-minvâl-i muharrer kayıklarını bend ve keşîde ile fuzûlî tasarruf ve bî-vech müdâhale ve ta‘arruz etmemek üzere Kanlıcak kayıkçıları merkūmdan her birine tefhîm olunduğu huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu]. Fî 9 S sene [1]257.