.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Anadolu Sadâreti Mahkemesi 2 Numaralı Sicil (H. 1251-1257/ M. 1835-1841)
cilt: 94, sayfa: 232
Hüküm no: 186
Orijinal metin no: [51b-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Vefat eden Halil’in varislerine intikal eden Samsun’daki menziller ile değirmenin varislerince satılması

Ma‘rûz,

Anadolu’da Canik sancağında vâki‘ Samsun kazâsı ahâlîsinden olup bundan akdem fevt olan derûn-ı arzuhâlde ismi mezkûr Halil b. Ali b. Abdullah nâm kimesnenin verâseti zevce-i menkûha-i metrûkesi Hadice Hatun bt. Osman ile sulbî kebîr oğulları Asâkir-i Bahriye mülâzimlerinden Mehmed ve Ahmed ve sulbiye kebîre kızı Fâtıma Hatun’a münhasıra olduğu lede’ş-şer‘i’l-enver zâhir ve mütehakkık oldukdan sonra verese-i mezbûrûndan ashâb-ı arzuhâl mezbûrân Mehmed ve Ahmed ile zâtı mu‘arrefe bt. mezbûre Fâtıma Hatun’dan her biri Bâb-ı hazret-i fetvâ-penâhîde Anadolu mutasarrıfları dâ‘îlerine tahsîs buyurulan dâirede ma‘kūd meclis-i şer‘-i münîrde kezâlik zâtı mu‘arrefe zevce-i merkūme Hadice Hatun hâzıra olduğu hâlde zikr olunan Samsun kazâsı muhassıl vekîli Istabl-ı âmire Müdürü es-Seyyid Abdullah Bey necli’l-merhûm es-Seyyid Süleyman Paşa tarafından ber-vech-i âtî husûsda vekîlleri olduğu Mustafa b. el-Hâc Mehmed ve es-Seyyid Mustafa Ağa b. Ahmed şehâdetleriyle mahzar-ı hasm-ı câhidde ber-nehc-i şer‘î sâbit ve sübût-ı vekâletine hükm-i şer‘î lâhık olan Ali Efendi b. Mustafa muvâcehesinde kazâ-i mezbûr mahâllâtından Hançerli mahallesinde vâki‘ her biri ma‘lûmü’l-hudûd mağaza ve müştemilât-ı sâire-i ma‘lûmeyi hâvî iki bâb mülk menzil ile kazâ-i mezbûra tâbi‘ Afaili? karyesi hudûdu dâhilinde vâki‘ kezâlik ma‘lûmü’l-hudûd bir göz âsiyâb mûrisimiz babamız müteveffâ-yı mezbûr Halil’in hayatında ve ile’l-vefât her biri müstakıllen yedinde malı ve mülkü olup ba‘de vefâtihî bizimle hâzıra-i mezbûre Hadice Hatun’a mevrûs oldukdan sonra biz bin iki yüz elli dört senesi şehr-i Rebî‘ülevveli’nde işbu hâzır bi’l-meclis rüesâ-yı sefâyinden Hoca Mehmed Kapudan b. Mustafa nâm kimesneyi mârru’z-zikr iki bâb menzil ve âsiyâbda olan hisse-i irsiyemizi bey‘e tarafımızdan tevkîl eylediğimizde ol dahi ba‘de’l-kabûlü’l-vekâle hâzıra-i mezbûre Hadice Hatun ile ma‘an zikr olunan Samsun kazâsına gidip zikirleri sebkat eden iki bâb menzilleri bi-safkatin vâhidetin altı bin guruşa ve mârru’z-zikr âsiyâbı üç yüz guruşa bi’l-verâse ve bi’l-vekâle müvekkil-i mûmâ-ileyh Abdullah Bey’e bey‘ ve teslîm ve müvekkil-i mûmâ-ileyh dahi ber-vech-i muharrer iştirâ ve tesellüm ve kabûl etmiş idi. El-hâletü hâzihî zikirleri mürûr eden menzilleri târîh-i mezkûrda semen-i misilleri on üç bin guruş ve âsiyâb-ı mezkûrun kezâlik semen-i misli bin beş yüz guruş olup ol vechile bey‘-i mezkûr gabn-ı fâhiş ile olmağla zikirleri sebkat eden iki bâb menzil ve değirmenden keff-i yed birle mahâllinde bizimle hâzıra-i mezbûreye teslîme müvekkil-i mûmâ-ileyh es-Seyyid Abdullah Bey’e izâfetle vekîl-i merkūm Ali Efendi’ye tenbîh olunmak matlûbumdur deyü hâzıra-i merkūma ma‘an da‘vâ eylediğimizde vekîl-i mezbûr Ali Efendi dahi cevâbında vekîl-i hâzır-ı mezbûr Hoca Mehmed Kapudan ile hâzıra-i mezbûre Hadice Hatun zikirleri mürûr eden iki bâb menzil ve âsiyâbdan her birini mahallerinde lede’l-müzâyede inkıtâ‘i’r-rağbe menzileyn-i mezkûreyni ber-vech-i muharrer altı bin guruşa ve âsiyâb-ı mezkûru üç yüz guruşa müvekkil-i mîr-i mûmâ-ileyhe semen-i misilleriyle müsâvî olmak üzere bi’l-vekâle ve bi’l-verâse bey‘ ve temlîk ve teslîm etmişler idi deyü bizimle hâzıra-i mezbûrenin ber-vech-i muharrer müdde‘âmızı bi’l-vekâle inkâr ve ol vechile beynimizde ba‘de vukū‘i’l-münâza‘a muslihûn tavassutuyla beynimizde te’lîf olunup biz hâzıra-i mezbûre ile ma‘an tasaddî eylediğimiz da‘vâ-yı mezkûremizden vekîl-i merkūm Ali Efendi ile bi’t-tav‘ ve’r-rızâ üç bin beş yüz guruş bedel-i medfû‘ ve makbûza ba‘de akdi’l-musâlaha ve’l-kabûl bi’l-cümle husûs-ı mezkûra ve işbu târîh-i i‘lâma gelince sâir cemî‘ hukūk-ı şer‘iyyeye müte‘allika âmme-i de‘âvi ve kâffe-i mutâlebâtdan biz ve hâzır-ı mezbûre Hadice Hatun’dan her birimiz müvekkil-i mîr-i mûmâ-ileyhe izâfetle vekîl-i merkūm Ali Efendi’nin zimmetini ibrâ-i âmm-ı sahîh-i şer‘î ve iskāt-ı tamm-ı sarîh-i mer‘î ile kabûlü hâvî ibrâ ve iskāt edip fîmâ-ba‘d bizimle hâzıra-i merkūme Hadice Hatun’dan her birimiz husûs-ı mezkûra dâir müvekkil-i mîr-i mûmâ-ileyh es-Seyyid Abdullah Bey ile kat‘an da‘vâ ve nizâ‘ ve husûmetimiz kalmamışdır deyü mukırrûn-ı mezbûrûnun bi’l-cümle takrîr-i meşrûhlarını vekîl-i merkūm Ali Efendi ile hâzıra-i mezbûre Hadice Hatun’dan her birinin tasdîk eyledikleri [52a] tescîl ve huzûr-ı [âlîlerine i‘lâm olundu].

Fî 28 S sene 1257