|
Evkaf-ı Hümâyûn Müfettişliği 1 Numaralı Sicil (H. 1016-1035 / M. 1608-1626) cilt: 45, sayfa: 87 Hüküm no: 29 Orijinal metin no: [7a-1, Arapça] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Ali Bey b. Abdullah’ın vakfiyesi
Elhamdülillâhi’l-vâkıf ale’d-damâir, el-âlimü bi’n-niyyâti ve’s-serâir, ve’s-salâtü ve’s-selâmü alâ-seyyidi’l-enâm nebiyyühu’l-Mustafa en-nebiyyetü’ş-şefî yevme yefirrü’l-mer’u min-ahîhi, ammâ ba‘d, işbu mazmûnunda vakıf ikrârından bahseden sahîh ve şer‘î bir hüccettir. Sâhibü’l-hayrât ve’l-hasenât Ali Bey b. Abdullah er-râcil, dünyânın fânî, âhiretin bâkī olduğunu idrâk ettiğinde âti’zikr vakfına tescîl maksadıyla mütevellî nasbettiği İsa Beşe b. Abdullah er-râcil nâm kimse ile birlikte meclis-i şer‘-i şerîf ve mahfil-i dîn-i münîfe hâzırân olup mütevellî-yi mezbûr mahzarında şöyle ikrâr ve i‘tirâf eyledi ki, işbu vakıf ikrârının kendisinden sudûruna kadar silk-i mülk-i sahîhinde ve taht-ı tasarrufunda olan, mahmiye-i Kostantıniyye mahallâtından Molla Fenârî mahallesinde kâin, fevkānî iki, tahtânî üç hâneyi, sofayı, odunluğu, bahçeyi, su kuyusunu, kenîfi, kapı üzerinde vâki‘ fevkānî iki odayı, tahtânî iki odayı, ahırı ve helâyı müştemil, bir tarafından Rahime Hatun bt. el-Hâc Hüsrev mülkü, bir tarafından Kasım Bey Vakfı, bir tarafından Ömer Beşe b. Abdullah er-râcil mülkü, bir tarafından tarîk-ı hâs ile mahdûd bulunan cemî‘ menzilini cümle hudûdu ve kâffe-i hukuku ile hâl-i sıhhat-i tasarrufâtında ve nefâz-ı teberru‘âtında niyet-i hâlise ve taviyet-i sâfiye ile vakf, habs, ta‘yîn ve tasadduk eyledi. Menzil-i mezbûrda süknâyı evvelâ müddet-i hayâtınca kendisine, vefâtından sonra evlâdına, neslen ba‘de neslin ile’l-inkırâz evlâd-ı evlâdına şart etti. Ba‘de’l-inkırâz Âişe bt. Abdullah nâm zevcesine, sonra onun evlâdına, ile’l-inkırâz evlâd-ı evlâdına şart eyledi. Ba‘de’l-inkırâz vakfı Medine-i münevvere fukarâsına şart etti. Şurût-ı vakfiyede tebdîl, tağyîr, taklîl ve teksîri müddet-i hayâtınca kendine şart eyledi. Vâkıf-ı mezbûr sonra cemî‘ vakf-ı mezkûru mütevellî-yi mersûma teslîm etti. O dahî tesellüm edip sâir mütevellîler evkāfda nasıl tasarruf eyledilerse öyle tasarruf eyledi. Vâki‘ ikrâr mütevellî-yi mezbûr tarafından bi’l-müvâcehe tasdîk edildi. Emr-i vakf bu minvâl üzere tamâm olduğunda vâkıf-ı mezbûr, vakf-ı akār İmâm-ı A‘zam Hazret-i Ebû Hanîfe-i Kûfî hazretleri yanında lâzım değildir diyerek vakfiyyetten rücû‘ edip menzil-i mezkûrun silk-i mülküne idhâlini talep ve mütevellî-yi mezkûrdan istirdâd eyledi. Mütevellî-i mezkûr her ne kadar vakf-ı akār imâm-ı kebîr ve hümâm-ı hatîr-i aleyhi’r-rıdvâni’l-kesîr yanında lâzım değildir lâkin imâmeyn-i hümâmeyn İmâm Ebû Yusuf-ı sânî ve İmâm Muhammed b. el-Hasan el-Şeybânî kavilleri üzere ba‘de’l-vakf ve’t-teslîm ile’l-mütevellî sıhhat-i vakf lüzûmdan müfârakat etmeyip vakıf sahîh olunca lâzım dahi olur demişlerdir diye cevap verip akār-ı mezbûru teslîm etmekde nizâ‘ ve vâkıf-ı müşârun-ileyhe redden imtinâ‘ edip hâkim-i muvakki‘ü’l-kitâb huzûruna murâfa‘a edip tarafeynden hüküm taleb ettiklerinde hâkim-i mûmâ-ileyh, cânib-i vakfı ihtiyâr edip menzil-i merkūmun vakfiyetinin lüzûmuna -âlimen bi’l-hilâf beyne’l-eimmeti’l-eşrâf- hükmetmekle vakf-ı mezbûr bey‘i, hibesi, irâsı câiz olmaz sûrette, bi’l-ittifâk evkāf-ı lâzimeden oldu. Fe-men beddelehû el-âyetü.
Cerâ zâlike ve hurrire fî yevmi’l-âşir min-Cemâziyelâhire li-sene tis‘a aşara ve elf.
Şuhûdü’l-hâl: Mustafa Halife b. Pervâne el-imâm, İbrahim Halife b. Abdülvehhâb el-imâm, Hasan b. Abdullah er-râcil, Ahmed Subaşı b. Hasan, Hüseyin Çelebi b. Hasan, Mehmed Çelebi b. Hasan, Mahmud Efendi el-hatîb
|