.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Evkaf-ı Hümâyûn Müfettişliği 1 Numaralı Sicil (H. 1016-1035 / M. 1608-1626)
cilt: 45, sayfa: 239
Hüküm no: 177
Orijinal metin no: [60a-2]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Bayram ve Halim kardeşlerin zaptettiği evin Haremeyn Evkafı’na ait olduğu

Dârü’s-saltanati’l-aliyye-i Kostantıniyye el-mahmiyede Haremeyn mütevellîsi olan merkūm Hasan Bey meclis-i şer‘de menzil-i âti’l-beyâna vâzı‘ü’l-yed edenleri nehc-i şer‘î üzere sâbit olan Bayram ve Halim evlâd-ı Safâ nâm karındaşlar mahzarlarında takrîr-i da‘vâ edip mahmiye-i merkūmede Samanveren mahallesinde vâki‘ bir tarafı Haremeyn Vakfı ve bir tarafı el-Hâc Ahmed mülkü ve bir tarafı tarîk-i âm ile mahdûd olup fevkānî üç bâb odayı ve üç sofayı ve tahtânî iki bâb odayı ve önünde bir sofa ve dehlîzi ve altında ahırı ve kenîfi müştemil olan menzili bundan akdem vefât eden Şâhanam bt. ( ) nâm hatun hâl-i hayâtında ve kemâl-i sıhhatinde mülkü iken evvelâ kendi nefsine ba‘dehâ evlâdına ve evlâd-ı evlâdına ve ba‘de’l-inkırâz Medîne-i Münevvere fukarâsına vakf ve teslîm-i mütevellî edip müteveffât oldukdan sonra bint-i sadriyesi Rukiye Hatun mutasarrıfe iken menzil-i merkūm ihrâk-ı bi’n-nâr oldukda mezbûre Rukiye’nin zevci olan Kantarcı Hasan Bey hâlâ mevcûd olan ebniyesini asl-ı vakfa mülhak üzere kendi mâlı ile teberru‘an binâ edip müteveffâ olmuşdur. Hâlâ zikr olunan menzil vâkıfe-i mezbûrenin evlâdı ve evlâd-ı evlâdı münkariz olmağla Medîne-i Münevvere fukarâsına âid olmuşdur. Tevliyetim hasebi ile fukarâ-i mezbûre için taleb ederim suâl olunsun dedikde gıbbe’s-suâl mezbûreyn Bayram ve Halim cevâb verip müteveffâ-yı merkūm Hasan Bey ebniye-i mezbûreyi ba‘de’l-ihrâk mülkü olmak üzere binâ edip içinde sâkin iken müteveffâ oldukda biz li ebeveyn kız karındaşı veledleri ve bi’l-inhisâr vârisleri olduğumuz cihetden bize intikāl etmişdir mülk-i mevrûsumuzdur vech-i merkūm üzere vakfolduğu ma‘lûmumuz değildir deyu münkirler olıcak mütevellî-i merkūma müdde‘âsını mübeyyen beyyine taleb olundukda udûl-i Müslimînden olup mahalle-i mezbûre sâkinlerinden el-Hâc Hüseyin b. İsmail ve Yusuf Dede b. Bayram ve el-Hâc Ahmed b. Mustafa ve el-Hâc İbrahim b. Abdullah nâm kimesneler meclis-i şer‘a li-ecli’ş-şehâde hâzırûn olup gıbbe’l-istişhâd fi’l-hakīka menzil-i mezbûrun bundan akdem mâlikesi olan müteveffât-ı mezbûre Şâhanam Hatun binâ-i sâbıkı iken şart-ı mezkûr üzere vakfedip ba‘dehâ kızı merkūme Rukiye Hatun şart-ı vâkıfe üzere mutasarrıfe iken ihrâk-ı bi’n-nâr oldukda arsa-i merkūmesi üzere hâlâ mevcûd olan ebniyesi zevci merkūm Kantarcı Hasan Bey kendi mâlıyla asl-ı vakfa mülhak olmak [üzere] teberru‘an binâ eylemişdir hâlâ vâkıfe-i mezbûrenin evlâdı münkariz olmağla arsa-i mezkûre ve üzerinde olan ebniye-i merkūmesi vech-i meşrûh üzere vakıfdır [biz bu husûsa] şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyu edâ-i şehâdet-i şer‘iyye ettiklerinde ba‘de ri‘âyeti şerâiti’l-kabûl şehâdetleri makbûle olmağın mûcebiyle hükmolunup mâ-hüve’l-vâkı‘ isre’t-taleb sebt olundu.

Fî-evâili Saferi’l-hayr li-sene hamse ve ışrîn ve elf.

Şühûdü’l-hâl:

[60b] Bâlâda tahrîr olunan hüccet-i şer‘iyyenin zeyl-i şâhidleri bunlardır gaflet olunmaya.

Mahmud Bey b. Abdullah el-bevvâb-ı sultânî, el-Hâc Ali b. Mustafa, Mustafa b. Hasan Kantarcı, Ahmed Çelebi b. Mustafa el-kâtib, Mehmed b. Hızır, Ali Çelebi b. Mi‘mâr, Halil Efendi el-kādî, Hüseyin Çelebi b. Ömer el-câbî, Mustafa b. Abdullah, Bayram b. Mehmed, Ferhad b. ( ) el-câbî, Mustafa b. ( ) el-kâtib, Abdurrahman Çelebi b. Hasan ve gayruhüm.