|
Evkaf-ı Hümâyûn Müfettişliği 1 Numaralı Sicil (H. 1016-1035 / M. 1608-1626) cilt: 45, sayfa: 247 Hüküm no: 187 Orijinal metin no: [62b-1, Arapça] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Üsküdarî Mehmed Çelebi b. el-Hâc Nuh’un vakfiyesi
Üsküdarî Mehmed Çelebi Medîne-i Münevvere’ye vakfeylediği vakfiyye sûretidir.
Elhamdülillâhi’l-vâkıf alâ-mâ fi’l-fuâd ve nusallî alâ-resûlihî Muhammed el-meb‘ûsu bi’l-Kur’ân, ammâ ba‘d, işbu mazmûnunda vakıf ikrârından bahseden hüccet-i sahîha-i şer‘iyye ve vesîka-i sarîha-i mer‘iyyedir. Mahmiye-i Üsküdar mahallâtından Kürde mahallesinde sâkin olan Mehmed Çelebi b. el-Hâc Nuh nâm kimse meclis-i şer‘-i şerîf ve mahfil-i dîn-i münîf el-masûn ani’t-tağyîr ve’t-tahrîfe hâzır olup şöyle ikrâr ve i‘tirâf eyledi ki, dünyâ-i deniyyenin âhiretin tarlası olduğunu idrâk edip âhiret azığı tedârik etmeyi murâd ettiğinde işbu vakıf ikrârının kendisinden sudûruna kadar mâliki olduğu ve taht-ı tasarrufunda bulundurduğu, mahalle-i mezbûrede vâki‘, üç bâb fevkānî hâneyi, iki fevkānî sofayı, fırını, su kuyusunu, kenîfi, bahçeyi ve eşcâr-ı müsmire ve gayri müsmireli muhavvatayı müştemil, hudûdu bir tarafından İsmihan Hatun bt. Mehmed mülkü, bir tarafından Mustafa b. Ahmed mülkü, bir tarafından Sâlike Hatun bt. ( ) ve Meryem Hatun bt. Musa mülkü, bir tarafından Mehmed b. Abdullah ve Mehmed b. Mehmed mülkü, bir tarafından tarîk-ı hâs ile mahdûd bulunan cemî‘ menzilini cümle tevâbi‘ ve levâhıkı ve kâffe-i menâfi‘ ve merâfıkı ile niyet-i sâfiye ve taviyet-i vâfiye üzere habsedip vakfetti. Menzil-i mezbûrda süknâyı evvelâ nefs-i nefîsesine sonra zükûr ve inâsdan evlâdına, evlâd-ı evlâdına neslen ba‘de neslin ve batnen ba‘de batnin ile’l-inkırâz şart etti. Nesilleri kesildiğinde -ne‘ûzü bi’llâhi min-kahri’l-feyyâz- süknâyı kız kardeşi Ümmi Hatun bt. el-Hâc Nuh’a şart eyledi. Ba‘de vefâtiha Medîne-i münevvere fukarâsına şart etti. Vâkıf-ı mezbûr sonra menzil-i mezkûru tescîl maksadıyla mütevellî nasbettiği bevvâb-ı sultâni el-Hâc Hasan Bey b. Mehmed’e teslîm etti. O dahî tesellüm eyledi. Hâl bu minvâl üzere iken vâkıf-ı mezkûr vakf-ı akār İmâm-ı A‘zam Hazret-i Ebû Hanîfe-i Kûfî hazretleri yanında lâzım değildir diyerek vakfiyyetten rücû‘ edip menzil-i mezkûrun silk-i mülküne idhâlini talep ve mütevellî-yi mezkûrdan istirdâd eyledi. Mütevellî redden imtinâ‘ edince hâkim-i muvakki‘ü’l-kitâb huzûrunda murâfa‘a edip tarafeynden hüküm taleb ettiklerinde hâkim-i mûmâ-ileyh, cânib-i vakfı ihtiyâr edip menzil-i merkūmun vakfiyetinin lüzûmuna -âlimen bi’l-hilâf beyne’l-eimmeti’l-eşrâf- hükmetmekle vakf-ı mezbûr, bey‘i, hibesi ve îrâsı câiz olmayacak şekilde, müseccel, müebbed bir vakıf olarak bi’l-ittifâk evkāf-ı lâzimeden oldu. Fe-men beddelehû ba‘de mâ semi‘ahû fe-innemâ ismühû ale’llezîne yübeddilûnehû inna’llâhe semî‘un alîm ve ecrü’l-vâkıf ale’l-hayyi’l-cevâdi’l-kerîm.
Cerâ zâlike ve hurrire fî-evâili Cumâdelâhire li-sene hamse ve ışrîn ve elf.
Şühûdü’l-hâl: Muslu Çelebi b. el-Hâc Kasım, Ahmed Çelebi b. el-Hâc Kasım el-cündî, Mehmed Çelebi b. Mustafa el-hammâmî, el-Hac Hasan b. ( ), Rıdvan Halife b. İlyas, Hüseyin Çelebi b. İlyas el-imâm, Ahmed Çelebi b. Pîrî el-müezzin, Ahmed b. Mustafa, Mehmed Çelebi b. Halil, Kurd Çelebi b. Ali, Hüsrev b. Abdullah, Mehmed b. Muslu, Mehmed Bey b. el-cündî, Mehmed b. Mahmud, Sadık b. Ca‘fer, Mustafa b. eş-şehîr bi-Zenci ve gayrühüm mine’l-hâzırîn
|