|
Evkaf-ı Hümâyûn Müfettişliği 1 Numaralı Sicil (H. 1016-1035 / M. 1608-1626) cilt: 45, sayfa: 253 Hüküm no: 192 Orijinal metin no: [65a-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Musa Ağa b. Abdülmennan’ın Küçükayasofya mahallesinde bulunan evinin vakfiyesi
Elhamdü li-veliyyihî ve’s-salâtü alâ-nebiyyihî Muhammedin ve âlihî ecma‘în ve ba‘d bu vakfiyye-i sahîha-i şer‘iyyenin sâhibi fahrü’l-akrân Musa Ağa b. Abdülmennan nâm kimesne meclis-i şer‘-i kavîmde mahmiye-i İstanbul’da Haremeyn-i Şerîfeyn Evkāfı’na bi’l-fi‘il mütevellî olup vakf-ı âti’l-beyâna li-ecli’t-tescîl mütevellî nasb ve ta‘yîn ettiği farü’l-akrân Hasan Bey b. Mehmed nâm bevvâb-ı sultânî mahzarında ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip mahmiye-i merkūmede Küçük Ayasofya mahallesinde vâki‘ iki bâb fevkānî beyti ve sofayı ve bir bâb tahtânî beyti ve ahır ve bi’r-i mâyı ve kenîfi ve muhavvatayı müştemil olup bir tarafdan mahalle-i mezbûre müezzinine mevkūf olan menzil ve bir tarafdan merhûm Hüseyin Ağa vakfı ve bir tarafı mezbûr Musa Bey mülkü ve bir tarafdan tarîk-i âm ile mahdûd olan mülk menzilimi hasbeten lillâhi’l-te‘âlâ vakfedip süknâsını evvelen kendi nefsime ba‘dehû evlâdıma ve evlâd-ı evlâdıma ve evlâd-ı evlâd-ı evlâdıma ba‘de’l-inkırâz îcâr olunup hâsıl olan ücreti Medîne-i Münevvere fukarâsına irsâl oluna deyu şart ettiğimden sonra menzil-i mezbûru mütevellî-i merkūma teslîm ol dahi kabz ve tesellüm edip sâir mütevellîler gibi tasarruf eyledi dedikde vâkıf-ı mezbûru ikrâr-ı meşrûhunda mütevellî-i mezkûr vicâhen tasdîk edicek vâkıf-ı mezbûr tekrâr da‘vâ edip vakf-ı mezbûrun sıhhatinde iştibâh yokdur lâkin İmâm-ı Azam ve hümâm-ı akdem Ebû Hanife el-Kûfî mezhebinde sıhhat lüzûmu müstelzim olmayıp rücû‘ emr-i meşrû‘ olmağın menzil-i mezbûru istirdâd ederin dedikde gıbbe’s-suâl mütevellî-i merkūm cevâbında İmâm-ı mûmâ ileyh katında sıhhat lüzûmu müstelzim değildir lâkin İmâmeyn-i hümâmeyn mezheblerinde sıhhat lüzûmdan mufârık olmamağın onların mezhebleri üzere hükm-i şer‘î taleb edip menzil-i mezbûru teslîmden imtinâ‘ edicek hâkim-i muvakkı‘-ı hâze’l-kitâb cânib-i vakf-ı mezbûra nazar ve mubtıl-i hayr olmakdan hazer edip İmâmeyn-i müşârun-ileyhâ mezhebleri üzere hükmettikden sonra min-ba‘d vakf-ı mezbûru vakf-ı lâzım olup tebdîl ve tağyîr adîmü’l-ihtimâl oldu “Fe men-beddelehû ba‘de mâ-semi‘ahu fe-innemâ ismühû ale’llezîne yübeddilûnehû innellâhe semî‘un alîm” ve ecrü’l-vâkıf ale’l-hayyi’l-kerîm.
Ve hurrire fî-evâili şehri Ramazâni’l-mübârek min-şühûri sene hamse ve ışrîn ve elf.
Şühûdü’l-hâl: Ahmed Çelebi b. Ali el-hamâmî, Ali Bey b. Hüseyin el-bevvâb, Handan b. Abdullah, Mahmud Dede b. Ömer, Durmuş Dede b. Kaya, Halil Bey b. el-medenî/ A‘rec, Muslu Çelebi b. Kasım el-Üsküdarî, İshak Bey b. ( ) el-cündî, Receb Bey b. ( ) el-bevvâb ve gayruhüm.
|