.:: İstanbul Kadı Sicilleri ::.


Evkaf-ı Hümâyûn Müfettişliği 1 Numaralı Sicil (H. 1016-1035 / M. 1608-1626)
cilt: 45, sayfa: 360
Hüküm no: 312
Orijinal metin no: [96b-1]
Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.


Vefat eden muhasebeci halifesi Hüseyin Efendi Vakfı’nın mütevellisi ile mirasçısı olduğunu iddia eden kardeşi Mehmed Bey arasındaki davanın vakıf lehine sonuçlandığı

Elhamdülillâhi rabbi’l-âlemîn ve’l-âkibetü li’l-muttakīn ve’s-salâtü ve selâmü alâ-resûlihî Muhammedin ve âlihî ve sahbihî ecma‘în hasbiyallahu lâ-ilâhe sivâhu. Ammâ ba‘d, işbu kitâb-ı sıhhat-nisâbın imlâ ve inşâsına bâdî ve tahrîrine sebeb-i dâ‘î oldur ki mahrûse-i İstanbul’da Molla Gürânî Câmi‘-i şerîfi kurbünde Ekmekçizâde mahallesinde sâkin iken bundan akdem müteveffâ olan muhâsebeci halîfesi merhûm Hüseyin Efendi b. el-Hâc Mustafa’nın verâseti li-ebeveyn karındaşı Mehmed Bey b. el-Hâc Mustafa nâm kimesneye münhasıra olduğu hâkim-i muvakkı‘ü’l-kitâb tûbâ-lehû ve hüsnü-meâb dâme ve tâbe mede’d-duhûri ve’l-ahkāb huzûrunda zâhir ve müte‘ayyen oldukdan sonra evkāf-ı âtiyeti’z-zikre vech-i âtî üzere da‘vâ için hâlâ hâkim-i mûmâ-ileyh lâ-zâle’l-hak câriyen beyne yedeyhi kıbelinden mütevellî nasb olunan Du‘âcı Mehmed Ağa b. Ferhad nâm kimesne meclis-i şer‘-i hatîr-i lâzımü’t-tevkīrde müteveffâ-yı mezbûrun karındaşı merkūm Mehmed Bey muvâcehesinde üzerine takrîr-i da‘vâ edip müteveffâ-yı merkūm hâl-i hayâtında ve kemâl-i akl ve sıhhatinde iken mezbûre Ekmekçizâde mahallesinde vâki‘ bir tarafı fahrü’l-ekâ[rim] Mehmed b. Ahmed mülkü ve kendinin âhar mülkü ve tarîk-i hâs ile bir tarafı Ümmühânî bt. Mehmed mülkü ile bir tarafı merhûm Hasan Bey vakfı ve Emine bt. Mustafa mülkü ile ve bir tarafı tarîk-i hâs ile mahdûd fevkānî bir büyük odayı ve iki bâb küçük odayı ve iki sofayı ve bir tahta-pûşu ve kenîfi ve tahtânî bir büyük odayı ve bir küçük odayı ve bir kilârı ve matbahı ve bir bi’r-i mâyı ve iki taş musluğu ve kenîfi ve yanında muttasıl bir bahçe[yi] müştemil olan menzilimi ve geri mahalle-i mezbûrede vâki‘ Yazıcızâde’den iştirâ olunmuş bir tarafı Nevbahar Hatun mülkü ile bir tarafı Emine bt. Mustafa mülkü ile ve bir tarafı kendinin âhar mülkü ve bir tarafı tarîk-i âm ile mahdûd fevkānî iki bâb odaları ve dahlîzi ve kenîfi ve tahtânî bir matbahı ve bir küçük odayı ve bir ahırı [97a] ve kenîfi ve taş musluğu müştemil olan menzilini ve geri mahmiye-i mezbûre Koruk mahallesinde vâki‘ bir tarafı Nesli Hatun mülkü İshak Ağa mülkü ile ve bir tarafı Mustafa mülkü ve Medîne-i Münevvere vakfı ve tarîk-i hâs ile ve bir tarafı Fâtıma Hatun mülkü ve Ahmed Çelebi evlâdı mülkleri ile ve bir tarafı tarîk-i âm ile mahdûd ve fevkānî iki bâb odayı ve köşk ve dahlîzi ve bir tahta-pûşu ve kenîfi ve tahtânî bir odayı ve bir su kuyusunu ve bir ahırı ve zât-ı eşcâr-ı müsmire ve gayr-i müsmire muhavvatayı müştemil olan menzilini ve Havâss-ı Kostantıniyye kazâsına tâbi‘ Makrihorya nâm karyede vâki‘ iki tarafı merhûm Sultan Bayezid vakfına ve iki tarafı tarîk-i âmma müntehî ve mahdûd tahtânî bir matbahı ve bir küçük anbârı ve bir samanlığı ve güğercinliği ve bir odayı ve bir sofayı ve su kuyusunu ve kenîfi ve zât-ı eşcâr-ı müsmire ve gayr-i müsmire muhavvatayı ve iki bâb büyük ahırları ve bir büyük dolabı ve zukāk kapısı cânibinde şatrancî üç yüz zirâ‘ arz-ı hâliyeyi ve fevkānî beş bâb odaları ve dahlîzi ve tahta-pûşu müştemil olan mülk çiftliğini ve geri mahmiye-i mezbûre hısnı ebvâbından Davud Paşa kapısı hâricinde iskele önünde vâki‘ iskele meydânı ile ve iki tarafı hısn-ı mezkûr ile ve bir tarafı leb-i deryâ ile mahdûd olan on beş bâb fevkānî odaları ve altlarında vâki‘ üç bâb dükkânı ve bir bozahâneyi ve ardlarında üç bâb tahtânî odayı ve bir sofayı müştemil olan emlâkini vakf ve kilid ve habs ve te’bîd edip cümlesinin süknâ ve gallesin evvelâ kendi nefsine ba‘dehû evlâdına ve evlâd-ı evlâdına ile’l-inkırâz şart edip ve ba‘de’l-inkırâz sâbıku’z-zikr Ekmekçizâde mahallesinde olan sâbıku’z-zikr menzilinin süknâsını müdebbiresi Emine bt. Abdullah nâm hatuna ba‘dehâ evlâdına ve evlâd-ı evlâdına batnen ba‘de batnin ve karnen ba‘de karnin ile’l-inkırâz tasarruf edip ve mutasarrıf olanlar her gün bir sûre-i İhlâs tilâvet edip sevâb-ı tilâvetin rûhuna hibe etmek üzere şart ve ta‘yîn edip ve geri sâbıkatü’z-zikr Ekmekçizâde mahallesinde vâki‘ Yazıcızâde’den müşterâsı olan menzil-i mezbûrun süknâsını müdebbire-i uhrâsı Ümmühânî nâm hatun ba‘dehâ evlâdına ve evlâd-ı evlâdına batnen ba‘de batnin ve fer‘an ba‘de aslin tasarruf edip ve mutasarrıf olanların her biri yevmî üçer İhlâs-ı şerîf tilâvet edip sevâbın vâlidesi rûhuna hibe etmek üzere şart ve ta‘yîn edip ve zikr olunan Koruk mahallesinde vâki‘ olan mârru’z-zikr bahçenin cümle tevâbi‘ ve levâhıkı ile tasarruf ve galle ve menâfi‘i ve zikr olunan çiftliğin tasarrufu ve galle ve menâfi‘i hemşîresi Âişe Hatun’a ve ba‘dehâ evlâdına ve evlâd-ı evlâdına batnen ba‘de batnin ile’l-inkırâz mahsûs olup dilerlerse sâkin olup dilerlerse icâre kābil olan mevâzi‘i îcâr edip ve bi’l-cümle menâfi‘ine keyfe mâ yeşâ mutasarrıf olalar deyu şart ve ta‘yîn edip ve evkāf-ı mezkûresini mutasarrıf olanlar esnâf-ı mezkûreden her kim olursa mutasarrıf oldukları mikdârın meremmete muhtâc olan yerlerini mâllarından meremmet edip ol vech üzere tasarruf edeler ve her bir sınıfın evlâdından tasarruf edenlerden biri mütevellî oldukda hissesi an-asl yok gibi i‘tibâr olunup sâirlerinin hisselerine zam oluna ve esnâf-ı mezkûreden her kangısı münkarız olursa asıllardan kendilere gelen vakf her ne ise Medîne-i Münevvere fukarâsı için mütevellîsi yediyle zabt ve tâlibîne îcâr ve ücret ve gallesinden hâsıl olan her ne olursa ba‘de’l-cem‘ meremmetine sarf olundukdan sonra bâkī olanı Surre ile fukarâ-i mezkûrîne irsâl ve tasadduk edeler ve Davud Paşa kapısı hâricinde olan sâlifü’z-zikr odalar ve dekâkîn ve bozahâne ve sofa bir mütevellî <> tasarrufunda olup mütevellî-i mezbûr hasbe’l-âde îcâr edip icâresinden her sene hâsıl olan mâldan yevmî on iki akçesi zikri sebk eden Molla Gürânî Câmi‘-i şerîfi pîşgâhında olan merhûm Pîrî Paşa binâ ettirdiği zâviyede sâkin olan dervişâna zâviye-i mezbûreye mutassarıf olan [97b] Sencerî Efendi yediyle verile ve her hücrede sâkin olana bir akçe verilip sâkin olmayanlara verilmeye ve zikr olunan dervişândan her birer akçeye mutasarrıf olan derviş mukābelesinde yevmî üçer kerre sûre-i İhlâs ve birer kerre sûre-i Fâtiha tilâvet edip sevâbın vâkıfın akraba ve vâlideyni rûhlarına hibe ede ve her Cum‘a ve düşenbe ve Cum‘a gecelerinde ba‘de’t-tevhîd akraba ve müte‘allıkları rûhları için hulûs-ı kalb ile du‘â edeler ve zâviye-i mezkûre şeyhine yevmî üçer akçe ve mütevellî-i vakfa yevmî birer akçe verile ve bâkīsi mukāta‘a ve meremmete sarf olunup âhar yere zevâyid veyâ âhar tarîkle verilmeye husûs-ı mukāta‘asından fasl lâ-cerem merre ba‘de uhrâ hîn-i zarûrete değin meremmeti için ifrâz ve mu‘âmeleye verilip murâbaha-i şer‘iyye ile hâsıl olan dahi aslına zam olunup vakt-i zarûretde iddihâr oluna ve meremmâtından fâzıl olan ziyâde olursa sâbıkā zikr olunan evler ve çiftlik ve bahçenin meremmetlerine dahi re’y-i hâkim ile sarf oluna ve hâlâ zâviye-i mezkûrede şeyh olan kıdvetü’l-ashâbi’l-zühd ve’s-salâh üsvetü erbâbi’-izzi ve’l-felâh erşed-i mürşidîn mürşid-i müsterşidîn-i âlem ve âmil ve fâzıl ve kâmil eş-Şeyh Derviş Mehmed Efendi b. Receb Efendi hasbî nâzır olup mütevellînin muhâsebesin göre ba‘dehû zâviye-i mezkûrede yerine şeyh olanların her biri zamân-ı tasarruflarında kezâlik hasbî nâzır olup muhâsebesin göre deyu şart ve ta‘yîn edip ve zikr olunan evkāfı hîn-i vakfda mütevellî nasb eylediği fahrü’s-sülehâ Mustafa Dede b. Ömer nâm kimesne yedine teslîm etmiş iken mezbûr Mehmed Bey evkāf-ı mezbûre üzerlerine bi-gayrı hakkın vaz‘-ı yed etmişdir suâl ve üzerinde yed-i âdiyesin ref‘ ve şart-ı vâkıf üzere vakfa tasarruf için yedime teslîm ettirilmek matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl zikr olunan emlâk karındaşım müteveffâ Hüseyin Efendi’nin muhallefâtından olup bana hisse intikāl etmeğin tasarruf ederim vech-i mübeyyen üzere vakf ve şart ettiği ma‘lûmum değildir deyu münkir olup ve hâlâ yedinde oldukları şer‘an müsbit oldukdan sonra mütevellî-i mezbûrdan da‘vâsını mübeyyine beyyine taleb oluncak udûl ve ricâlden eş-Şeyh Derviş Efendi [b.] Receb ve Mehmed Efendi b. Ahmed ve Mehmed Efendi [b.] Hasan nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde hâzırûn bi’l-cümle olup gıbbe’l-istişhâd takrîr-i şehâde eylediler fi’l-hakīka müteveffâ-yı mezbûr Hüseyin Efendi hâl-i hayâtında ve kemâl-i sıhhatinde zikr olunan emlâkini bi-cümleti’t-tevâbi‘ ve’l-levâhık ve kâffeti’l menâfi‘ ve’l-merâfık şurût-ı mezkûre üzere vakf ve habs edip mütevellî nasb eylediği mezbûr Mustafa Dede’ye cemî‘an teslîm eyledi, hâlâ ol vech üzere cümle vakfdır, işbu husûsa bu vech üzere şâhidleriz şehâdet dahi ederiz deyu edâ-i şehâdet ettiklerinde ba‘de ri‘âyeti şerâiti’l-kabûl şehâdetleri makbûle olıcak mezbûr Mehmed Bey geri iâde-i da‘vâ edip karındaşım müteveffâ-yı mezbûr Hüseyin Efendi vech-i mübeyyen üzere vakfettiği mu‘ayyen olsa dahi İmâm-ı Azam ve hümâm-ı efham sirâcü’l-ümme mu‘tedi’l-eimme Ebû Hanife Numan b. Sâbit el-Kûfî cûziye hayrü’l-cezâ ve kûfiye katında geri sıhhati lüzûmdan ârî olduğu için âriyet menzelesinde olup geri bana mevrûs olmağa mâni‘ ve müzâhim yedimden zimâm-ı temellükü ihrâca bir mülzem ve mübrem yokdur deyu mütevellî-i mezkûru ol cihetden def‘ murâd edip mütevellî-i merkūm Du‘âcı Mehmed Ağa dahi evkāf-ı mezkûrei şürût-ı merkūmenin sıhhatine ve sıhhatinin lüzûmdan adem-i müfarâkatına zâhib olanların kavilleri üzere murâfa‘a oldukları hâkim-i müşârun-ileyh ahsena’llâhü fi’d-dâreyni ileyh cenâbından hükm taleb edicek hâkim-i mûmâ-ileyh lâ-zâle’l-hakku câriyen beyne yedeyhi hazretleri dahi emr-i evkāfda ihtilâfâtı eimme-i dîn rıdvânullâhi te‘âlâ aleyhim ecma‘în ihtilâfâtına vâkıf oldukları hâlde evkāf-ı mezkûrenin şürût-ı mezkûr üzere sıhhatine ve sıhhatinin lüzûmdan adem-i müfârakatına zâhib olan esâtîn kavilleri üzere sıhhat ve lüzûmlarına hükm-i muhkem ve kazâ-i mübrem eyledikden sonra cümlesini mütevellî-i mezbûra teslîm için merkūm Mehmed Bey’e ba‘de’l-ilzâm tenbîh etmeğin vâki‘ hâl gıbbe’t-taleb ketb ve tâlibi yedine def‘ olundu. “Fe-men‘ beddelehû ba‘de mâ-semi‘ahu fe-innemâ ismühû ale’llezîne yübeddilûnehû innellâhe semî‘un alîm” ve ecrü’l-vâkıf ale’l-hayyi’l-cevâdi’l-kerîm.

Şühûdü’l-hâl: Mehmed Çelebi b. Hasan el-kâtib, Mehmed Efendi b. Abdullah el-müteferrika, Mahmud Efendi b. Mehmed el-mukāta‘a’i, [98a] Hüseyin Efendi b. Mahmud Efendi el-kādî, Mustafa Efendi b. Mahmud el-müderris, Muharrem Çavuş b. Ahmed, Mustafa Çelebi b. Hudâverdi el-cündî, Süleyman Çelebi b. Ahmed Başzağarcı ve köpekçi, Ömer Efendi b. Üveys el-kâtib, Hızır Efendi b. Memi el-kādî, Ömer Çelebi b. Abdi el-cündî, Mehmed Çelebi b. Mehmed el-kâtib, Mustafa Çelebi b. Yusuf er-râcil, es-Seyyid Mehmed b. Seyyid Ali, Seyfullah Çelebi b. Mustafa el-cündî, İbrahim Bey b. Resul el-cündî, Abdurrahman b. İbrahim, el-Hâc Hüseyin Dede b. Mehmed el-müezzin, Çora Mehmed Çelebi el-cündî, Hasan b. İdris, Yusuf b. Abdullah el-cündî ve gayruhüm.