Evkaf-ı Hümâyûn Müfettişliği 1 Numaralı Sicil (H. 1016-1035 / M. 1608-1626) cilt: 45, sayfa: 383 Hüküm no: 333 Orijinal metin no: [106b-3] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Kadı Mehmed Efendi’nin Haremeyn Vakfı’na intikal eden vakıf evin kullanım hakkına dair iddiasının şahitlerce doğrulanmadığı
Budur ki; zümre-i kuzâtdan fahrü’l-kuzât Mehmed Efendi b. Emin meclis-i şer‘-i şerîfde bi’l-fi‘il Haremeyn-i Muhteremeyn Evkāf-ı şerîfesine mütevellî olan ebnâ-i sipâhiyândan fahrü’l-emâsil ve’l-e‘âlî Hüseyin Ağa b. Memi mahzarında takrîr-i da‘vâ kılıp mahmiye-i Kostantıniyye mahallâtından Samanviran mahallesinde vâki‘ bir tarafı Medîne-i Münevvere vakfı ve bir tarafı el-Hâc Ahmed mülkü ve tarafeyni tarîk-i âm ile mahdûd olup üç fevkānî odayı ve üç sofayı ve tahtânî iki bâb odayı ve önünde bir sofayı ve dahlîzi ve ahırı ve kenîfi müştemil olan menzil Kantarcı Hasan nâm kimesnenin mülkü olup mülkünde iken evvelâ kendi nefsine ba‘dehû evlâdına ba‘de’l-evlâd bana ve benden sonra benim evlâdıma vakfedip minvâl-i meşrûh üzere vakfettiğine yedimde vakfiyyemiz [107a] dahi var iken Haremeyn-i Şerîfeyn evkāfı tarafından menzil-i mezkûr icâre-i mu‘accele ve müeccele ile hâzır bi’l-meclis olan Hâs Düğmecibaşı el-Hâc İsmail b. Abdullah’a îcâr olunup hâlâ yedimde olan vakfiyye mûcebince zabt etmek murâd ettiğimde mütevellî-i merkūm zabtıma mâni‘dir suâl olunup yedimde olan vakfiyye mûcebince bana zabt ettirilmek matlûbumdur dedikde gıbbe’s-suâl mezkûr Hüseyin Ağa cevâbında menzil-i mezbûr sâbıkda Şâhanam nâm hatunun mülkü olup mülkünde iken süknâsını evvelâ kendi nefsine ba‘dehâ evlâdına ba‘de’l-evlâd Medîne-i Münevvere fukarâsına vakfedip mutasarrıfe iken vefât edip vefâtından sonra menzil-i merkūmun hakk-ı süknâsı sadriye kızı Rukiye Hatun’un olup merkūme Rukiye Hatun dahi sâlifü’z-zikri menzili ber-mûceb-i şart-ı vâkıfe-i merkūme mutasarrıfe iken mezbûr Kantarcı Hasan mezkûre Rukiye Hatun’u tezevvüc edip menzil-i mezbûr muhterik olmağla vakfa teberru‘an bazı ebniye ihdâs edip hîn-i ihdâsda ihdâs ettiği ebniyeyi vakfa teberru‘ ettiğine cemm-i gafîr Müslimîni işhâd etmişdir bi’l-cümle merkūme Rukiye Hatun bu zevci Kantarcı Hasan vefât edip vâkıfe-i mezbûrenin mevkūfün-aleyhim olan evlâdından bir kimesnesi kalmamağın bin yirmi beş senesi Saferü’l-muzafferi’nin evâsıtında menzil-i mezbûr Medîne-i Münevvere Evkāfı tarafından zabt olunup el-ân dahi evkāf-ı mezbûre tarafından zabt olunup menzil-i mezbûr Şâhanam Hatun’un mukaddem vakfı olmuş olup merkūm Kantarcı Hasan ihdâs ettiği ebniyesi dahi Şâhanam Hatun’un vakfına teberru‘ olıcak Kantarcı Hasan menzil-i mezbûru vakfetmesine nice kādir olur deyicek merkūm Mehmed Efendi menzil-i mezbûr vech-i meşrûh üzere Şâhanam Hatun’un mukaddem vakfı olup ba‘dehû mezkûr Kantarcı Hasan ba‘de’l-ihrâk ihdâs ettiği ebniyeyi vakfa teberru‘ ettiğin inkâr edip mütevellî-i mezbûrdan takrîrine mutâbık beyyine taleb olundukda udûl-i müslimînden Ahmed b. Mustafa ve Derviş Budak b. Abdurrahman ve İbrahim Efendi b. eş-Şeyh Mehmed ve el-Hâc Yusuf b. Bayram ve Mehmed b. Ca‘fer nâm kimesneler li-ecli’ş-şehâde meclis-i şer‘-i şerîfe hâzırûn olup gıbbe’l-istişhâd edâ-i şehâdet-i şer‘iyye kılıp fi’l-hakīka menzil-i merkūm mukaddemâ Şâhanam Hatun’un mülkü olup mülkünde iken evvelen kendi nefsine ba‘dehâ evlâdına ba‘de’l-evlâd Medîne-i Münevvere fukarâsına vakfedip ba‘de vefâtihâ menzil-i merkūmun hakk-ı süknâsı mesfûre Rukiye Hatun’un oldukda muhterik olup zevci mesfûre Kantarcı Hasan dahi ebniye-i mezbûreyi ihdâs ettikde işbu ihdâs ettiğim ebniyeyi Şâhanam Hatun’un vakfına teberru‘ eyledim deyu <> teberru‘ ettiğine bizi işhâd dahi etti, bu husûsa şâhidleriz şehâdet dahi ederiz dediklerinde gıbbe’t-tezkiye ve’t-ta‘dîl şehâdetleri hayyiz-i kabûlde vâki‘ oldukdan sonra mûceb-i şehâdetleri hükmolunup mezkûr Mehmed Efendi da‘vâsından men‘ olundu.
Tahrîren fi’l-yevmi’l-hâmis aşer min-Recebi’l-mürecceb li-sene isneyn ve selâsîn ve elf min-hicreti men-lehü’l-izzü ve’ş-şeref.
Şühûdü’l-hâl: Mahmud Efendi Kâtib-i muvakkı‘ü’l-kitâb, Halil Efendi Kâtib-i muvakkı‘ü’l-kitâb el-müderris, Mehmed Çelebi b. Abdülgani, İbrahim b. Hayrullah, Osman Çavuş el-mübâşir, Kozacı Ali b. Mehmed, el-Hâc Ahmed b. Mustafa, Mustafa b. Abdullah, Hasan b. Yusuf, el-Hâc Ca‘fer b. Abdullah, Hüseyin b. Abdullah, Hüseyin b. Abdullah, Ali b. Abdullah Zerger, Halil Efendi el-bevvâb, Mustafa Bey el-cündî, Hüseyin Bey el-cündî, Ahmed Halîfe b. ( ) el-müezzin, Mustafa Çelebi b. Lutfullah el-bevvâbü’s-sultânî, el-Hâc Osman b. Hasan, el-Hâc Receb b. Abdullah ve gayruhüm mine’l-hâzırîn.
|