|
Evkaf-ı Hümâyûn Müfettişliği 1 Numaralı Sicil (H. 1016-1035 / M. 1608-1626) cilt: 45, sayfa: 618 Hüküm no: 563 Orijinal metin no: [180b-1] Bu defter İBB Kültür A.Ş. ve Medipol Üniversitesi Hukuk Fakültesi ortaklığı ile hazırlanmıştır.
Yeniçeri Ocağı on dördüncü ağa bölüğü Cemaati korucularından Mustafa Beşe b. Abdullah’ın evini vakfetmesi
Yu‘melü bimâ-fîhî mâ lem-yüzhar münâfiyen fîhî nemakahü’l-fakīr Mustafa b. Pîr Mehmed el-Kādî bi-asker-i Rumeli -ufiye anhümâ-
Mâ hurrire fîhî min-asli’l-vakfı ve şerâitihî sahha ledeyye ve’t-tedaha beyne yedeyye ve hakemtü bi-sıhhatihî ve lüzûmihî âlimen bi’l-hilâfi beyne’l-eimmeti’l-müctehidîn -rıdvanullâhi te‘âlâ aleyhim ecma‘în- ve ene’l-fakīr Ebûsa‘îd Mehmed b. Es‘ad el-Kādî bi-medîneti Kostantıniyye el-mahmiye -ufiye anhümâ-
El-hamdü li-veliyyihî ve’s-salâtü alâ-nebiyyihî Muhammed ve âlihî ve sahbihî ecma‘în ve ba‘d bu kitâb-ı sıhhat-nisâbın tahrîr ve tastîrine bâ‘is ve bâdî budur ki, mahmiye-i İstanbul’da Şeyh Ferhad mahallesi sâkinlerinden olup yeniçeri ocağında on dördüncü ağa bölüğü cemâ‘ati korucularından olan sâhibü’l-hayrât ve’l-meberrât fahrü’l-eşbâh Mustafa Beşe b. Abdullah meclis-i şer‘-i şerîf-i lâzımü’t-tevkīrde vakf-ı âti’l-beyânı li-ecli’t-tescîl mütevellî nasb eylediği umdetü’l-eimmeti’l-kirâm Yusuf Efendi b. Behram mahzarında ikrâr-ı tâm ve takrîr-i kelâm edip mahalle-i mezbûrede vâki‘ bir tarafdan Saraylı Hatun Vakfı ve bir tarafdan Takyeci Hasan mülkü ve bir tarafdan Minas nâm zimmî mülkü ve taraf-ı âhardan tarîk-i âm ile mahdûd olup iki fevkānî ve üç tahtânî odayı ve sofa ve cüneyneyi ve bi’r-i mâ ve kenîfi ve ayn-ı cârîyi müştemil bennâ zirâ‘ıyla hesâb-ı şatrancî üzere beş yüz yirmi beş zirâ‘ arsası olan mülk menzilimi hasbeten lillâhi’l-ferd ve’s-samed vakf-ı sahîh-i şer‘î ve müebbed ve habs-i sarîh-i muhalled kıldığımdan sonra süknâsını hayâtda olduğumca nefsime ve benden sonra evlâdıma ve evlâd-ı evlâdıma ve evlâd-ı evlâd-ı evlâdıma ve ba‘de’l-inkırâz el-iyâzü billâhi’l-meliki’l-feyyâz menzil-i mezbûrun mezkûr Minas zimmî tarafından tûlen on sekiz zirâ‘ ve arzen yedi buçuk zirâ‘ arsa üzerinde vâki‘ iki tahtânî oda ve önünde sofa ve bi’r-i mâ ve ayn-ı cârîyi müştemil olan hissesini ihve ve ahavâtımdan süknâya muhtâc olanlar ve anların evlâdından dahi meskene ihtiyâcı olanlar sâkin olalar ve batn-ı sânîden dahi kezâlik süknâya muhtâc olanlar ile’l-inkırâz sâkin olalar, ammâ kız karındaşım Melek Hatun’un oğlu Şa‘ban ve Şa‘ban’ın oğlu Mehmed dâhil olmaya ve yine menzil-i mezbûrdan zikr olunan Saraylı Hatun Vakfı tarafından tûlen on sekiz zirâ‘ ve arzen yedi buçuk zirâ‘ arsa üzerinde vâki‘ iki fevkānî ve bir tahtânî oda ve kenîfi müştemil olan hissesini sokak kapısı ile zükûr ve inâsdan utekā ve evlâd-ı utekāmdan süknâya muhtâc olanlar ve anların evlâdından dahi kezâlik süknâya muhtâc olanlar ile’l-inkırâz sâkin olalar ve akrabâ ve utekāmdan her kangısı mukaddem münkarız olursa hayâtda olan ferîkin süknâya muhtâc olanları menzil-i mezbûrun cümlesine mutasarrıf olalar ve ba‘de’l-inkırâzi’l-ferîkayn menzil-i mezbûr îcâr olunup her sene hâsıl olan gallesi Medîne-i Münevvere -alâ-münevvirihâ ekmelü’t-tahiyye- fukarâsına irsâl oluna deyu şart ve ta‘yîn edip menzil-i mezbûru fâriğan ani’ş-şevâgil mütevellî-i mezbûra teslîm ol dahi tesellüm edip sâir evkāf mütevellîleri gibi tasarruf eyledi dedikde vâkıf-ı merkūmu vech-i meşrûh üzere cârî olan ikrârında mütevellî-i mezbûr vicâhen tasdîk ve şifâhen tahkīk edip emr-i vakf tamâm ve kâr-ı tesbîl encâm buldukdan sonra vâkıf-ı mezbûr semt-i vifâkdan cânib-i şikāka teveccüh edip vakf-ı akār bazı eimme-i müctehidîn katında lâzım olmadığına binâen vakf-ı mezbûrdan rücû‘ edip menzil-i mezbûrun kemâkân mülküme idhâl murâdımdır dedikde mütevellî-i mezbûr cevâb verip eğerçi vakf-ı akār bazı eimme-i müctehidîn katlarında lâzım değil ise bazı ulemâ-i mâziyyînde lâzımdır deyu redden imtinâ‘ edip hâkim-i muvakkı‘-ı sadr-ı kitâb tûbâ-leh ve hüsn-me’âb hazretleri huzûrunda murâfa‘a olup herbiri mübtegāsınca hüküm taleb eylediklerinde hâkim-i müşârun-ileyh dahi cânib-i vakfı evlâ ve ahrâ görüp âlimen bi’l-hilâf vakf-ı mezbûrun sıhhat ve lüzûmuna alâ-kavli men yerâhü hükm edip min-ba‘d menzil-i mezbûr vakf-ı sahîh ve lâzım olup nakz [ve] nakzına mecâl muhâl oldu, “Fe-men beddelehû ba‘demâ semi‘ahû fe-innemâ ismühû ale’llezîne yübeddilûnehû innallâhe semî‘un alîm” ve ecrü’l-vâkıf ale’l-aliyyi’l-cevâdi’l-kerîm, cerâ zâlike.
[181a] Fi’l-yevmi’l-hâmis aşer min-şehri Recebi’l-ferd li-sene semân ve selâsîn ba‘de’l-elf.
Şühûdü’l-hâl: Veli Efendi b. Ahmed el-imâm, Abdünnebî Efendi el-imâm, Durmuş Ağa b. Abdullah, Ali Efendi el-müderris, Ali Beşe b. Mehmed er-râcil, Derviş Çavuş b. Mustafa, Mustafa b. Hüseyin, Ali b. Abdullah er-râcil, İbrahim Beşe b. Abdullah er-râcil, el-Hâc Mehmed Bey b. Mustafa el-yesârî, el-Hâc İbrahim Beşe b. ( ) er-râcil, Mehmed b. Yusuf el-müezzin, Hüsrev b. Abdullah, Pervane Bey b. Abdullah, Ahmed Ağa, Mehmed Subaşı b. Abdullah, el-Hâc Abdüllatif b. Abdülkerim.
|